20 Haziran 2016 17:28

‘Şebnem Hoca, Cizre’ye hemen koşup gelenlerdendi’

Bugün tutuklanan TİHV Başkanı Şebnem Korur Fincancı, Cizre’de işlenen suçlardan dolayı adalet talep etmiş, kapsamlı bir rapor hazırlamıştı.

Paylaş

Hasan AKBAŞ
Diyarbakır

Hem yaptığı bilimsel çalışmalar hem de insan hakları temelinde işlenen suçların tespitinde önemli yer tutan TİHV Başkanı ve Evrensel Yazarı Şebnem Korur Fincancı, Özgür Gündem'in nöbetçi yayın yönetmenliğini yaptığı için tutuklandı. Fincancı, Cizre’de işlenen suçlardan dolayı da adalet talep etmiş, kapsamlı bir rapor hazırlamıştı. TİHV Cizre Referans Merkezi Sekreteri İdris Üzen, Fincancı’nın gerçekleri açığa çıkartmak adına çabaladığını, kamuoyunun Fincancı'ya sahip çıkması gerektiğini söyledi.

‘HAZIRLADIĞI RAPORLARLA GERÇEĞİ AKTARMAYA ÇALIŞTI’

Fincancı’ya desteğin önemini, Cizre’yi Fincancı'yla birlikte dolaşan TİHV Cizre Referans Merkezi Sekreteri İdris Üzen anlattı. Üzen, Fincancı’nın iyi bir bilim insanı ve hak savunucusu olduğundan bahsederek tutuklanmasını eleştirdi. Üzen, Fincancı’nın 7 Haziran sonrası başlayan çatışmalı ortam sonrası başlayan abluka ortamında Cizre’ye karşı duyarlılığını hatırlatarak, “Şebnem hoca Cizre’de yaşananların ardından buraya hemen koşup gelenlerdendi. Detaylı incelemelerde bulunarak yaşanan gerçeği kamuoyuna anlatmak için çaba sarf etmişti. Hazırladığı raporlar ile gerçeği aktarmaya çalıştı. Evrensel gazetesinde yazdığı yazılarıyla da insani ve vicdani açıdan büyük katkılar sağlamış birisidir. Hem Türkiye’de hem de uluslararası alanda yaptığı çalışmalarla dikkate alınan bir insanın tutuklanması kabul edilir değildir. Bu çabaların tutuklanması anlaşılır değildir. Şebnem Korur Fincancı kamuoyu açısından önemli bir isimdir. Dayanışma ve desteklerin artırılması gerektiğini düşünüyorum” diye anlattı.

CİZRE’Yİ YAKANLARIN YARGILANMASINI TALEP ETMİŞTİ

Daha önce Bosna’da işlenen savaş suçlarını ve katliamlarını da takip eden Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Cizre’de yaptığı incelemeye ilişkin, “Cizre’de karşılaştığımız tablo, Bosna’nın çok ötesinde. Bosna’da ya da dünyanın herhangi bir yerinde savaşan insanlar oldu, ancak bu bodrumlarda katledilen insanların hepsi sivil. Bodrumlarda çocuklara ait kemik parçaları bulduk. Bodrumlarda 9-10 yaşlarında bir çocuğa ait çene kemiği bulduk. Bosna’da yetişkinlere ait insan kemikleri ve toplu mezarlar bulundu. Fakat Cizre’de yakılan çocuklardan bahsediyoruz. Burada devletin işlediği bir suçtan bahsediyoruz. Bu topraklara başka devlet, tank top kullanmayacağına göre bunu yapan bu devlettir. Bu toplar bu devlete aittir. Devletin işlediği bir suçtan bahsettiğimiz için incelemenin bağımsız heyetler tarafından yapılması gerekir. Burada işlenen suçlar uluslararası mahkemelerde yargılanacak. Bu insanlığa karşı işlenen suçtur. Bu suçun zaman aşımı olmaz. Bu vahşet, bir soykırım girişimidir” demişti.

Fincancı, Evrensel’deki köşesinde de, Özgür Gündem’le dayanışma göstermesini şu cümlelerle ifade etmişti, “Dayanışma yazımı hazırlarken yakın tarihin yollarında dolaşınca gördüm ki, 90’ların o dehşet verici saldırılarında da benzer bir dayanışma örgütlenmiş ve basın emekçileri gelerek birer gün gazetede çalışmışlar. Bugün umut verici olan yalnız basın emekçileri değil, her alandan insanın bu dayanışmayı güçlendirmesidir”.

ÖNCEKİ HABER

Kadınlar Çilem Doğan'ın serbest bırakılmasını kutladı

SONRAKİ HABER

Gazeteci Mürsel Çoban, Sur'da gözaltına alındı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa