Kara sevda
Ne zamandır Beşiktaşlıyım hatırlamıyorum. Kendimi bildim bileli Beşiktaşlıyım. Neden Beşiktaşlı oldum onu bile hatırlamıyorum.
Gökhan DURMUŞ
Ne zamandır Beşiktaşlıyım hatırlamıyorum. Kendimi bildim bileli Beşiktaşlıyım. Neden Beşiktaşlı oldum onu bile hatırlamıyorum. Taraftarın görkeminden mi? Yoksa evde herkes farklı bir takımı tuttuğundan mı Beşiktaş’ı seçtim hatırlamıyorum. (Muhalif olmak doğuştan geliyor galiba)
Ama kazandığı şampiyonluklardan dolayı Beşiktaş taraftarı olmadığım kesin. Beşiktaş taraftarı tıpkı Türkiye’de yaşayan vatandaşlar gibi her duyguya alışkın. Şampiyonluğunu ilan etmesine rağmen derin bir oh çekemiyorsun. Bu yazı yazıldığı gün Konyaspor’a 2-1 yenildik. İşte tam da böyle bir şey Beşiktaşlılık. Her an her duyguyu yaşatabilen bir takım. O yüzden belki Beşiktaşlılık başarıya bağlı bir taraftarlığı barındıramıyor içinde. Tıpkı kara sevda gibi içinde mutluluğu barındırdığının iki katı acı barındırıyor. Büyük bir heyecan ile gittiğin stattan yüzler düşük “Abi bu maçı çok kolay almaları lazımdı”, “Biz mi uğursuz geliyoruz takıma acaba” sözleri eşliğinde çıkılan Gümüşsuyu yokuşuyla biten bir maç günü. Kim bilir kaç defa yaşanmış ve yaşamışımdır bu sahneyi.
KİMLİĞİNİ TARAFTARDAN ALAN TAKIM
Spor kulüpleri genellikle başarılarıyla gündeme gelir, şampiyonluklarıyla taraftar toplarlar. Bu durumu bozan Türkiye’de bir iki spor kulübü vardır. Bunların başında da Beşiktaş Jimnastik Kulübü gelir.
Başarıları da azımsanmayacak kadar çok olan Beşiktaş’ı her daim gündemde tutan taraftarıdır. Her takımda fanatik taraftar toplulukları vardır ancak Beşiktaş’ın taraftarı fanatikliğiyle değil ülke gündemine dair söyledikleriyle hep ön plandadır.
“Zulmedenler nasıl bir yıkılışla devrileceklerini yakında görecek“, “Kitap aklın santrforudur“, “Nükleersiz Türkiye“, “Bu alemde iki büyük var Beşiktaş ve 70’lik rakı”, “Bırakın Hasan keyfine baksın, Hasankeyf sular altında kalmasın”, “Tanka karşı taş, savaşa karşı Beşiktaş”, “Ferhat da dağları deldi ama Şirin için; Siyanür öldürür”, “Kanserden ölmesin Karadeniz, yeter ulan.”
Dünyada başka örneği var mıdır bilmem ama Beşiktaş taraftarı “Hükümeti devirmeye teşebbüs ve darbe yapma girişimi” iddiasıyla hakim karşısına çıkmış bir taraftar grubudur.
Bu kadar yaratıcı bir taraftar topluluğu olan Beşiktaş diğer kesimlerin de sempatisini kazanmıştır hep.
ŞİMDİ AVRUPA ZAMANI
2015-2016 sezonunda şampiyon olan Beşiktaş artık vites yükseltmelidir. Statsız geçirdiği üç yılın ardından yeni stadına da kavuşan takım, yeni başarılar da eklemelidir hanesine. Avrupa kupaları maçlarında sadece taraftarının şovları, desibel rekorları ile değil galibiyetleri ile de gündem olmalıdır.
Bunun için elinde önemli bir koz var Beşiktaş’ın. O da Şenol Güneş gibi her oyuncusundan maksimum verim almayı becerebilen bir hoca. Yapılacak birkaç takviye ile bu takım Avrupa’da da başarılara imza atacaktır. Başarı elde edemese de biz Beşiktaşlı olmaya devam edeceğiz tabii. Başarıları için değil renklerini sevdiğimiz için.
‘Boş tencere’ iktidarın neresinde?
Tehlike nedir?
Yeni anayasa tartışmaları, AKP’ye can suyu olur mu?
Erdoğan'ın Irak ziyaretinin 3 sebebi ve değişim rüzgarı!
Özgürlükçü Anayasa
1 Mayıs ve sonrası
Galatasaray kaparak, Fenerbahçe kaptırmayarak…
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
