Gelecek'SİZ'siniz!

Ali ALTUN
Ankara

Gelecek… Birçok insanın kafasında yer eden uzun tartışmalara, hayallere konu olur.  Değişken bir durum olmakla birlikte Kapitalist sistem içinde çok özel olan “gelecek”, bütün varını yoğunu bunun üzerinden kurar.  Peki bu planlarını kimin üzerinde uygular? Elbette ki cevabı açıkça ortadadır. Gençlik! Çünkü gençlik kafası açık, sorgulamaya hazır ve toplumun en geniş tabakasıdır. En dinamik güç olmakla beraber atılgandır.  Cesaretle ileri gitmek, eskimiş düşüncelerin yenisi, ileri olandır.

KOZLARI GENÇLİK

 İşte bu yüzden burjuvazi kozlarını gençlik üzerinden oynar. Çünkü onlar da iyi biliyorlar ki “Gençliği elinde tutan, geleceği elinde bulundurandır.” Burjuva kültürü, politik tutumu ve ideolojileri sürekli gençlere her alandan işlenmektedir. Gençler ise yaşamın gerçeğini dizilerde ki karakterler de arayıp işte o güzel günler umuduyla hareket etmeye çalışmaktadır. Kapitalizmin yoz kültürü ile gençleri yetiştirip sürekli politikadan, siyasetten uzaklaştırıp gerçeği ört bas etmeye çalışmaktadır.
 Sürekli ırkçı-şoven söylemler ile bir yandan işçi sınıfının birliğini ve onun temelinde yatan gençliğin biriliğini bozmaya çalışıyorlar. Bodrum katlarında birer birer ölen insanlar, ellerinde beyaz bayraklar ile bir yerden bir yere gidebilmek için ya da ölen bedenleri almak için kullanırken ülkemizin batısında bu durum ne kadar görünmektedir? Yandaş basınları bu durumları manipüle ederek gençlerin kendi talepleri etrafında ortak bir mücadeleden yoksun kalmaları için vargücüyle çalışıyor.

ÜRETİME HAZIR YENİ KUŞAK: MESLEK LİSELİLER

Bu tartışmaları en keskin şekilde meslek liselerinde görebiliyoruz. Çünkü yıllar boyu bütün ırkçı-şoven- mezhepçi söylemlerini işçi sınıfının birliğini bozmaktan yana kullanan sistem, temelde meslek liselerini etkiliyor. Meslek liselerinde bir yandan ırkçılığı besleyerek, son zamanlarda ülkede sıkça tartışılan asgari ücretteki zam, tazminatın kaldırılması gibi konulardan uzak tutmaya çalışmaktadır. Ama bu tartışmalardan meslek liselerinde okuyan gençler de nasiplerini almış durumda. Çünkü bu talepler her ne kadar işçi sınıfı talebi gibi görünse de, bizler yani meslek liseliler de geleceğin genç işçileri olarak tartışmaların başrollerinden biriyiz. Genç işçiler olarak gelecek kaygısı güden, her ne kadar “elim de mesleğim var” diye düşünseler de asgari ücrete zamla beraber temel besin gıdalarından ulaşıma kadar vergi zammını sıkça konuşup, buna çözüm bulmak istemektedirler. Çünkü yazının başında da dediğimiz gibi eskini yerine yenisidir meslek lisesi öğrencileri. Yorulmuş emeğin yerine, yeni üretime hazır bir kuşaktır.

RENAULT BİZİM İÇİN DE MÜCADELE EDİYOR

 Renault’ta başlayan mesaiye ye kalmama, birlik olarak yürüyüp “Ver Kurtul” diyerek başlattıkları yeni mücadele hattı meslek liselerini etkilemektedir. Çünkü onların verdiği bu mücadele geleceğin genç işçileri olan bizleri etkilemektedir. Renault’ta ki tazminat ve ek zam talepleri bizim de taleplerimizdir. Onlar sadece kendileri için değil kendilerinden sonraki genç işçi kuşakları için de mücadele etmektedirler.

İşte böyle zamanlarda “ne yapmalı?” sorusu geliyor aklımıza. Bizler gelecek kaygısı güden, her geçen gün bu yoz kültürle, ırkçı- milliyetçi-mezhepçi söylemlerle, tartışmayan sorgulamayan ve şükürcü olarak yetiştirilmek istenen gençliğiz. Bugün gençlik olarak bu sistemin bizler üzerinde kurduğu “gelecek”, kapitalizmin temelinde yatan, bizleri daha rahat sömürebilmek için kurduğu bir gelecektir.

Kiralık işçilik, taşeron işçilik, tazminatın kaldırılması, sosyal haklarımız, sağlığımız için geleceğin yeni kuşakları olarak birleşip meslek liseliler olarak bu yakıcı sorunlara karşı sınıf sınıf, okul okul örgütlenmeliyiz.
Bugün “gelecek” kaygısı güden her liseli arkadaşımız en acil taleplerde buluşup birlik olmalıdır. Bizler, bu Kapitalizmin düzeni içerisinde istediklerini yerine getirmek için mi var olalım? Gelceksizleştirmelerine izin mi verelim? Yoksa kendi geleceğimizi kendimiz mi yaratalım. Bugün Renault’ tan başlayan mücadele, bütün meslek lisesi öğrencilerin mücadelesidir. İşte bizde şimdi işçi görevimizi yerine getirmeli ve mücadele etmeliyiz. Kendi geleceğimizi ellerimiz için yazmak için.. Taleplerimiz ile mücadeleye.