07 Şubat 2016 09:57

Temel Liseler Ne İşe Yarar?

Paylaş

Canberk YILDIRIM
Kartal Fen Bilimleri Temel Lisesi
İSTANBUL


Ben bu yazıyı ülkemizde varlığını yitirmiş bir eğitim sisteminin mağduru olmuş bir temel lise öğrencisi olarak yazıyorum. Uzun yıllardır AKP hükümeti kendi istediği gibi dindar, kindar, gerici, bilimsel düşünemeyen bir nesil yetiştirmek için kurduğu baskıyla yasalarla yapboz misali oynayarak kendine bir düzen oturtmaya çalışıyor. Bu eylem bizim gibi gerçeğin ve olması gerekenin farkında gençleri de içine çekip, bizim aydın fikirlerimizi bir kara delik gibi yutmaya çalışıyor. AKP'nin bu tavrının son örneği ise Temel Liseler.
Temel Liseler neden oluşturuldu?


Bu sorunun cevabı net. AKP'nin diline doladığı "paralel yapı" denen cemaatin yerleşmiş sitemini yıkmak ve AKP'yi 10 yılı aşkın süredir parmağında oynatan bu yapıyı bitirmek için cemaatin dershaneleriyle birlikte tüm dershaneler kapatıldı. Bunun bir sonucu olarak dershaneler de varlığını temel lise olarak devam ettirdi. Ayrıca devlet okullarındaki eğitimin içi boşaltıldı ve verilen eğitim seviyesi de öğretmenler de vasıfsızlaştırıldı. Bu sayede maddi durumu iyi olan öğrenciler bu içi boş, bilimsel ve laik olmayan devlet okullardan ayrılıp temel liselere geçti. Böylece eğitimi özelleştirme hareketi hız kazandı.
Temel Liselerin eğitim anlayışı ne?


Ülkemizde sınav sistemi gerçeği var. Belki de hayatımızı belirleyen tek şey bu sınavlarda geçen birkaç saat. Temel liselerin tek amacı öğrencilerinin bu sınavlardan yüksek puanlar alıp, onlar üzerinden reklam yaparak daha çok para kazanmak. Bu okullarda verilen eğitim bu yüzden sadece sınav odaklı ve ezbere dayalı. Sadece belli kalıplar ezberletiliyor ve bizim de bunların dışına çıkıp sorgulayarak öğrenmemizi engelliyorlar. Bu yüzden sınavda yüksek puan alabilsek bile çoğu konuyu layıkıyla öğrenemiyoruz.
Kısaca devletin siyasi hamlelerinin eğitime yansımasının sonucunda oluşturulan temel liselerin öncelikli amacı kar ve reklam. Temel liselerde verilen eğitim bu nedenle sadece sonuca odaklı ve bilimsel eğitim esaslarına dayanmayan insanların sorgulama gücünü azaltan bir sistemdedir.


BOZUK KANTAR

 

Ozan Hekimoğlu

Çukurova Üniversitesi Hukuk Fakültesi

Bir hukuk fakültesi öğrencisi olmaktan önce bu toplumun bir bireyi olarak dikkat çekmek istediğim konu, hukukun nesnelliğini ve işlevselliğini gün geçtikçe kaybederek öznel ve keyfi bir hale gelmesidir.


TCK madde 2'de kabul edilen kanunilik ilkesi uyarınca kanunun açıkça suç saymadığı bir fiil için kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz. Pratik olarak bir fiilin suç sayılması için bunun TCK'da açıkça belirlenmiş olması gerekir. Bununla birlikte geçtiğimiz günlerde bir TV programına telefon ile bağlanan kadının 'çocuklar ölmesin' açıklaması TCK'da suç kapsamına girmemesine rağmen soruşturma açılırken, barış inisiyatifi oluşturan akademisyenler için sanki kanunen bir suç işlenmişcesine hareket ediliyor. Bu kapsamda evleri basılıyor, görevden uzaklaştırılıyor, hedef gösteriliyor ve hatta tehdit ediliyor. Önemle vurgulamak gerekir ki bir insanın canlı yayında 'çocuklar ölmesin' demesi, akademisyenlerin 'suça ortak olamayacağız' açıklamaları TCK'da hiçbir suretle suç kapsamına girmemektedir. Bununla birlikte akademisyenlerin oluşturduğu inisiyatife karşı bir kişinin 'oluk oluk kan akacak, kanlarında banyo yapacağız' gibi insanlık onuruna sığmayacak tehditler söz konusu olmakta. Saray iktidarına tabi olmayan, bu ülkede barış isteyen insanların demokratik ve hukuka uygun fiilleri hukuka aykırıymışcasına işlem görürken saray iktidarına yakınlık gösteren kimselerin hukuka aykırı filleri ki burada 'oluk oluk kanlarını akıtacağız, kanlarında banyo yapacağız' diyen kişinin hukuka aykırı fiili TCK md. 106'yı ihlali dolayısıyla bir suç niteliğindedir, gayet hukuka uygun bir fiilmişcesine işlem görmektedir.


Bahsetmek istediğim, hukukun belli kişi ve kişiler eli altında kendi güçlerine boyun eğen ve boyun eğmeyenlere göre keyfi, güvensiz, nesnel olmayan, hukukun temel ilkelerine aykırı, bilimsellikten uzak bir hal almasıdır. Maalesef 13 yıl içinde yüzlerce hukuksuzluğun yapıldığı bu hukuksuzlukların bir şekilde yasal zemine dayandırıldığı, yapılan ahlâksızlıkların türlü dinsel söylemlerle gölgelendiği bir ortam içerisindeyiz.


Buna tepki koymayanlar, bunu bilmesine rağmen saray iktidarının sempatizanlığını yapanlar ve saray iktidarı, unutmayın:
Bozduğunuz kantar, gün gelir sizi de tartar.
 

ÖNCEKİ HABER

Son

SONRAKİ HABER

Sitelerin Genç İşçileri

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...