28 Ekim 2015 13:01

Bizim cevabımız belli

“...Daha iyi bir hayatın ilk koşulu ise barıştır." diyor Bertol Brecht. Biz de Tunceli Üniversitesi'nden arkadaşlarımızla konuştuk barışı, seçimleri ve bölge gençlerinin göbekten bağlandığı savaş koşullarını.

Paylaş

Hande Dilber NURLU
İsmail ÖKSÜZ
Tunceli Üniversitesi

Seçimlere bir haftadan az bir zaman kaldı. Kantinde, sınıflarda tüm tartışmaların gelip dayandığı nokta oluyor 1 Kasım! Hepimizin malumu, hiç de normal koşullarda gitmiyoruz seçimlere. Halkın iradesini yok sayan bir seçim bu sefer ki, dayatılan bir seçim. Savaşla garantiye alınmak istenen bir seçim! "Hayatı daha iyi kılmak özgürlüğü üstüne konuşulmadıkça, özgürlükten ve kültürden söz etmenin bir anlamı yoktur. Daha iyi bir hayatın ilk koşulu ise barıştır." diyor Bertol Brecht. Biz de Tunceli Üniversitesi'nden arkadaşlarımızla konuştuk barışı, seçimleri ve bölge gençlerinin göbekten bağlandığı savaş koşullarını. Çok yakın bir zamanda yaşadığımız Ankara Katliamı'nı, bu katliamından arkadaşlarımızın nasıl etkilendiğini konuştuk.
KORKU VE YILGINLIK DEĞİL CESARET ZAMANI
Kantinde otururken konuştuğumuz arkadaşlarımızdan biri olan Firaz Tekol, Ankara Katliamını sabah uyandığında çoğumuzun kullandığı bir sosyal medya ağıdan öğrenmiş. ''Sabah uyandığım zaman  Ankara'da ki barış mitinginde meydana gelen patlamayı öğrendim. Hemen telefonumu aldım ve orada bulunan arkadaşımı aradım. Arkadaşım iyiydi. İlginç olan ise arkadaşımın ''benim şimdi kapatmam gerekiyor polis saldıracak'' demesiydi. Bu durum aklıma Amed' de gerçekleşen patlamayı getirdi.'' diyor Firaz. Ankara'da gerçekleşen bu katliamın Firaz'da bir yılgınlık yaratıp yaratmadığını soruyoruz. Biraz düşündükten sonra gayet kararlı bir şekilde düşüncesini bizimle paylaşıyor: ''Aslında bu katliamlar, ölümler, cenazeler… Yani ölen insan yine bizleriz, ezilenleriz. Ezilenleri ölümle korkutmak zavallılıktır. Artık AKP politikası ile de barış olmayacağını çok daha iyi anladık. Ankara katliamı barış isteyenlerde, bende, korku değil, yılgınlık değil daha fazla mücadele isteği uyandırdı. Doğunun ve batının cenazelerdeki yoğun katılımını, yapılan protestoları, eylemleri yılgınlığının değil mücadelenin varlığına örnek olarak gösterebiliriz''
BARIŞ BİZ İSTERSEK GELİR
Tunceli Üniversitesi Sosyoloji bölümü ikinci sınıf öğrencisi olan Derya Çelik de katılıyor daha sonra sohbetimize. Derya, Firaz'ın aksine insanlar da bir yılgınlığın olduğunu düşünüyor. Bunun nasıl bir yılgınlık olduğunu soruyoruz Derya'ya; "Erdoğan katliamlarla pratik olarak bir şey elde etmedi ama psikolojik olarak elde etti'' diyor ve üzgün bir şekilde ekliyor. ''AKP hükümeti toplu katliamlarla halkı ölümlere alıştırdı. Aynı zamanda Ankara'da ölen çocuklara halkın ses çıkarmaması da çocuk ölümlerinin meşrulaşmasının göstergesidir.'' Barış herkes isterse gelir  diyor Derya. 1 Kasım'ın 7 Haziran'la benzer sonuçlar göstereceğini düşünen Derya, 1 Kasım seçimi sonrası içinse daha endişeli.
GELECEĞİMİZE SAHİP ÇIKIYORUZ
Arkadaşlarımızla yaptığımız sohbet böylece bitiyor. Biz bu yazıyı hazırlarken seçimler gerçekleşmemişti. Ancak sonuca dair ufak bir tahminimiz var ve onu da yazının sonuna sakladık. Arkadaşlarımızın da ifade ettiği gibi yıllarca savaşın gölgesinde büyüyen biz bölge gençleri dünden bugüne ısrarla barış diyoruz. Çünkü biz biliyoruz ki savaşlarla karartılmak istenen bizim geleceğimizdir ve bizler geleceğimize sahip çıkıyoruz. Tunceli Üniversitesi öğrencileri olarak 1 Kasım seçimlerinde de tercihimiz barıştan yana olacak. 7 Haziran da verdiğimiz cevabın mislini vereceğiz. Sarayın savaşı değil, barış kazanacak!


 FAİLLERE VE YÖNETENLERE...
Özgür Ayiş Tunceli Üniversitesi Türk Dili ve Edebiyatı bölümü 1.sınıf öğrencisi. Özgür, Ankara Katliamı'nın bilinçli bir şekilde barış isteyenlere, sol/sosyalist örgütlere yapıldığını düşünüyor. Şöyle ekliyor "Bütün savaş dayatmalarına karşı bizler barışı, kardeşliği ve eşit temeller üzerinde özgürce yaşayabileceğimiz özgür bir ülkenin savunuculuğunu elimizden geldiğince sürdüreceğiz. İnanıyorum ki Türkiye ve Kürdistan coğrafyası 1 Kasım'da Ankara'daki patlamanın yönetenlerine ve faillerine büyük bir cevap verecektir.''

 

 

ÖNCEKİ HABER

Abdullah Gül: HDP'nin meclisteki varlığı olumlu

SONRAKİ HABER

Karabağlar’da rantsal dönüşüme ikinci itiraz

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...