03 Ekim 2015 15:53

‘Eşitsizliğe karşı aniden beliren sahte nefret’

İngiltere İşçi Partisi’nin sol kanat milletvekili olan Jeremy Corbyn diğer dört rakibini geçerek partinin yeni lideri oldu. Corbyn, yıllardır ulusal ve uluslararası alanda hak arama mücadelelerinin içinde; Kraliyet ailesine, NATO’ya, nükleer silahlanmaya, özelleştirmeye, düşük ücret ve sözleşmesiz işçi çalıştırmaya ve kesintilere karşı oldu. Bu yüzden Corbyn’in liderliği halk arasında çok tartışılıyor ve neler yapacağı da çok merak ediliyor.

Paylaş

Hazırlayan: Müslime Karabatak

 

İngiltere İşçi Partisi’nin sol kanat milletvekili olan Jeremy Corbyn diğer dört rakibini geçerek partinin yeni lideri oldu. Corbyn, yıllardır ulusal ve uluslararası alanda hak arama mücadelelerinin içinde; Kraliyet ailesine, NATO’ya, nükleer silahlanmaya, özelleştirmeye, düşük ücret ve sözleşmesiz işçi çalıştırmaya ve kesintilere karşı oldu. Bu yüzden Corbyn’in liderliği halk arasında çok tartışılıyor ve neler yapacağı da çok merak ediliyor.
Bununla beraber Corbyn karşıtı bir dalga da yaratılmaya çalışılıyor, kendi partisindeki rakipleri tarafından bile. Medyadaki bazı haberler Corbyn’in “cinsiyetçi” olduğu iddiasını körüklüyor. Muhalefet partisi olarak oluşturduğu Gölge Kabine’de önemli dört koltuğa sadece erkek milletvekillerini getirmiş olması eleştiriliyor.
Ancak bu tür iddialara cevap niteliğindeki yorumlar da dikkat çekici. opendemocracy.net editörlerinden Caroline Molloy attığı bir tweette “En önemli 4 bakanlığa kadınların getirilmemiş olması bir yanlış, ancak kadın karşıtı kemer sıkma politikalarını tamamen destekleyen yazar bozuntularının eşitsizliğe karşı aniden beliren sahte nefretinden bıktım” diyerek medyanın ikiyüzlülüğünü açığa çıkarıyor.
Yine opendemocracy.net yazarlarından Dawn Foster ise Corbyn’in yapacağını ısrarla vurguladığı, militarizmin sona erdirilmesi, kemer sıkma politikalarıyla mücadele, hak mücadelelerinin önünü kapatan yasaların ortadan kaldırılması gibi bazı şeyleri ele alarak kabinede önemli dört pozisyona kadınların atanmamasının Corbyn’in cinsiyetçi oluşuyla açıklanamayacağını söylüyor. Daha önceki kabinelerde önemli pozisyonlara kadınlar getirildiğinde bile emekçi kadınların çalışma ve yaşama koşullarının kötüye gittiğini hatırlatıyor.
Verilere göre ülkenin kesintilerden en çok zarar gören kesimleri kadınlar, kesintilerin yüzde 80’i kadınların sırtından çıkıyor. Bu kesintiler en çok sığınakların kapatılmasına, sağlık ve barınma haklarının azalmasına ve aile içi şiddetten kaçan ya da iş yerindeki eşitsizliğe maruz kalan kadınların yasal haklarının yok edilmesine yol açmış.

Ören Bayan ‘out’,  Ören Gerilla ‘in’
Sokaktaki duvar yazılarına oldukça aşinayız artık, değil mi? “Buraya çöp döken eşektir!” mesajlarından çok daha ötelere gittik, artık sanatçıların rengârenk graffitileriyle karşılaşabiliyoruz sokak aralarında. Sokak sanatına eklenen bir başka akım ise “Yarn-bombing”, Türkçesi “İplik Bombalama.” Ağacı, heykeli, direği, sokaktaki her şeyi ama her şeyi kroşe örgüleriyle kaplama sanatı; yani sokağa boyasız, yazısız iplerle, örgülerle renk verme sanatı. Sadece iplik bombalama diye değil, gerilla örgüsü, grafitti örgüsü, iplik fırtınası şeklinde de biliniyor. İsminden de anlaşılacağı gibi, rengârenk ve sıcacık olduğu kadar illegal de!
İskoçya’da YES (Yarrow, Ettrick, Selkirk) Sanat Festivali’ne katılmak isteyen “Souter Stormers” adlı bir örgü grubunun üyesi kadınlar talepleri geri çevrilince, gizlice hazırlıklarını tamamlamış ve Yarrow, Ettrick ve Selkirk kentlerinin her bir köşesini örgüleriyle donatıp YES festivalini böyle “bombalamış.” Grubun tek özelliği bu da değil. Aralarında 104 yaşında ve dünyanın en yaşlı sokak sanatçısı bir kadın da bulunuyor. Grace Brett isimli bu kadın evde torunlarına bere örmeyi değil, bu gerilla örgü grubunun fikir anası olmayı seçmiş. Sokak lambaları, telefon kulübeleri, banklar… Kentlerin en görünen yerlerine imzalarını böylece atan kadınlar, hazırlıkları nasıl tamamladıkları sorulduğunda ise asla sır vermiyorlar.

Dikkat! Bu haber reklam içerir
Kız çocuklarına bebekler pembeler, erkek çocuklarına arabalar maviler… Oyuncağından, okuma kitaplarına ve hatta boyama kitaplarına kadar çocukları toplumsal cinsiyet rollerine sokan ne varsa yavaş yavaş eleştirilmeye başlanıyor. İyi haber; alternatifleri de çıkıyor. “Dream Big! More than a Princess” (Hayalin Büyük Olsun! Bir Prensesten Daha Fazlası) Psikolog Stephanie Tabashneck tarafından hazırlanmış bir boyama kitabı. Tabashneck kitapla ilgili şunları söylüyor: “Her gün tek boyutlu, pasif rollere bürünmüş kız çocuğu imajı ile bombardıman altındayız. Bugün kız çocuklarının gücünü ve azimlerini de gösteren birkaç çocuk kitabı var. Ancak renklerle öğrenen kız çocukları için durum daha vahim. Bir psikolog olarak, çocuklar üzerindeki bu üstü kapalı mesajların yıkıcı etkisinin farkındayım. Bu yüzden çözümün bir parçası olmak istedim.”
Oyuncak cephesinde ise mükemmel beden ölçülerine sahip, her zaman makyajlı, ideal bebek Barbielere rakip var! Toplumdaki ideal beden algısını derinleştiren Barbielere darbe indiren kişi araştırmacı sanatçı Nickolay Lamm, yarattığı bebeğin ismi ise “Lammily Doll.” Nedir bu bebeğin özelliği diye sorarsanız, 19 yaşındaki genç kadınların ortalama beden ölçüleri uygulanmış ve selülitleriyle, çilleriyle, sivilceleriyle, yaralarıyla, sıyrıklarıyla içimizden biri. İki senedir “Fotoğrafçı Lammily” ve “Gezgin Lammily” piyasadaymış ve şimdi de regl olan Lammily sayesinde kız çocukları yaşayacağı bu süreci bebekleriyle oynarken öğrenecek.

ÖNCEKİ HABER

Galatasaray, Sneijder'in sözleşmesini 2018'e kadar uzattı

SONRAKİ HABER

Zozan İrina’yı kurtardı... Ya diğerleri?

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...