16 Eylül 2015 15:50

Çözüm birlikte mücadelede

Unutmayalım ki bu savaş, mahallemizdeki, fabrikamızdaki, okulumuzdaki arkadaşlarımız ile bizi ayrıştırmaktan başka bir işe yaramıyor. Ulaşımdan barınmaya, birçok okul masrafı karşısında nitelikli eğitim alamama ve ucuz iş gücü olarak yaşayacağın gelecek Türk de olsan Kürt de olsan değişmeyecek.

Paylaş

Hazal OĞULKANMIŞ
Gaziantep

100 yıl önceydi… O zaman Cizre Diyarbakır’a bağlıydı. Hedef Ermeni mahallesinde komşu evlerin çatılarına saklanan firarileri yakalamak ve ayrıca nisan ayı başında valinin halkın silahları teslim etmesi gerektiği yolundaki emri uyarınca evlerde bulunan silahları toplamaktı. Yalnız toplanan gençler daha askerlik çağına bile gelmemişti ve evler aranırken şiddet kullanılıyordu, kadınlara tecavüz ediliyordu, insanlar öldürülüyordu…
100 yıl geçti…
Cizre yine aynı. Cizre’de sokağa çıkmak yasak, ekmek almak, su almak, hastaneye gitmek yasak… Sokağa çıkanlar keskin nişancılar tarafından vuruluyor. Kadınlar, çocuklar, gençler ölüyor yine.
KÖR DEĞİLSENİZ GÖREBİLİRSİNİZ
AKP Hükümeti ve Erdoğan, seçimlerden sonra 400 vekil çıkaramamanın öfkesiyle her yere saldırmaya başladı. “Cizre’de hiçbir sivil ölmedi” dedi Başbakan. Kör olmak gerekiyor sanırım 17 insanın öldürüldüğünü görmemek için. Belki Başbakan bu açıklamayı yaparken kokmasın diye buzdolabında çocuğunu saklayan anne çocuğunu izliyordu. İçişleri Bakanı “ölenlerin hepsi teröristti” diye açıklama yaparken ayrıca 7 çocuk annesi 53 yaşındaki Meryem Süne, 35 günlük bebek Muhammed Tahir Yaramış ve 10'lu yaşlarda çok sayıda çocuğun hangi terör örgütüne nasıl katılmış olabileceğinin açıklamasını da yapsaydı.
İçişleri Bakanı Selami Altınok'un, Cizre için, "Faaliyetlerimizi en kısa zamanda tamamlamak istiyoruz" sözlerinin ardından Cizre'ye yönelik saldırılar daha da artmaya başladı. Tıpkı Cumhurbaşkanı’nın bir televizyon programında sarf ettiği sözleri haber yaptığı için Hürriyet Gazetesi’ni hedef göstermesinin ardından AKP milletvekilinin de aralarında bulunduğu bir grubun Hürriyeti taşlaması gibi. Milliyetçi grupların bir anda ortaya çıkıp holigan taraftarlar gibi sokaklarda HDP binalarına saldırmaları gibi. Dün Ermenilere, Alevilere, bugün Kürtlere saldıran yine bu zihniyet aslında kendi çıkarları için çıkardıkları savaşı halklar arasındaymış gibi gösterip, kutuplaştırma politikaları güdüyorlar.
HEDEFLERİNDE GENÇLİK VAR
AKP ve MHP’nin, milliyetçi politikalarına kazanmayı hedeflediği ve sokağa dökmeye çalıştığı kesimlerin başında da gençlik geliyor. Özelikle okulların açılmasına bu kadar az kalmışken bu ırkçı ve gerici politikaları hedefinin orta yerinde biz varız.. Her gün cenaze haberlerinin geldiği, halkların kutuplaştırıldığı bir atmosferde parasız, bilimsel ve demokratik eğitim talebimiz etrafında bir araya gelmemizin koşulları zorlaşıyor. Karşı karşıya kaldığımız geleceksizliğin kendisi oluyor. İşte bu nedenle ırkçı, savaş çığırtkanlığı yapan politikaların karşısında birlikte mücadeleyi büyütmeliyiz. Birlik olmalıyız çünkü egemenlerin savaş politikalarından en çok zararı yine bizler çekeceğiz.
EN GÜZEL BİZ YAPARIZ!
Başkanlık sistemi, tek başına iktidar olma hayalleri uğruna harcanmak istenen bizlerin geleceği. Bunu çok açık görmeliyiz.
O zaman yapmamız gereken de çok açık; Türk ve Kürt halkının kardeşçe yaşamasının önüne, ırkçı söylemler ve saldırıların geçmesine izin vermeyelim. Unutmayalım ki bu savaş, mahallemizdeki, fabrikamızdaki, okulumuzdaki arkadaşlarımız ile bizi ayrıştırmaktan başka bir işe yaramıyor. Ulaşımdan barınmaya, birçok okul masrafı karşısında nitelikli eğitim alamama ve ucuz iş gücü olarak yaşayacağın gelecek Türk de olsan Kürt de olsan değişmeyecek. Paran varsa her ihtiyacın karşılanır, paran varsa istediğin gibi eğitim alırsın. Hatta paran varsa asker de olmazsın...
Biz gençler okullarımız açıldığında “parasız, bilimsel, demokratik, anadilde eğitim” talepleri etrafında bir araya gelmek zorundayız. Yoksa egemenlerin bir takım hayalleri karşısında ya birbirimizi yeriz, ya da daha hayatımızın bağrında bir hiç uğruna ‘vatan, millet, Sakarya’ edebiyatıyla egemenlerin çıkarları uğruna ölüp gitmiş oluruz.
Yaşamak ama insanca yaşamak için el ele vermemiz gerekiyor. Bunu da en güzel biz gençler yapabiliriz!

ÖNCEKİ HABER

Cizre'nin 9 günü

SONRAKİ HABER

Bizim geleceğimiz oyuncak değil

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...