Şemdinli’deki gibi bu açıklama da boş çıkmasın

Hrant Dink’in avukatı Erdal Doğan:
“Bu gerçeğin kabulü her şeyden önce, Türkiye halklarının barış ve yaşam güvencesi bakımından önemlidir. Hrant Dink’in, müvekkilimin, öldürülmeden önce tedirginliğine neden olan Veli Küçük’ün adı Susurluk olayında geçmesine rağmen soruşturulmaması, ifade vermemesi ve adı birçok cinayetle birlikte anılan bir kurum olan JİTEM’in kurucusu olması da üzerinde düşünülmesi ve durulması gereken bir husustur.
Başbakan Erdoğan’ın Şemdinli vakasından sonra “ucu nereye varırsa varsın bu olay çözülecektir” beyanı gibi bu açıklamalarının da boşa çıkmamasını umuyorum. Baştan beri söylediğim bir husus da Hrant Dink’in yargılanmasının başladığı süreçte müvekkilime sözlü sataşma ve linç girişimleriyle tehditte bulunan grupların içinde yer alan ve davaya müdahil olmak isteyen kişileri soruşturma kapsamında araştırması gerekiyor.
Biz bu cinayetin üstüne gitmezsek, tüm yönleriyle açığa çıkartamazsak, emekçiler buna sahip çıkmazsa, ırkçılık yaygın ve egemen olabilir; derin devlet hiç de derin olmaya bile gerek duymaz.”

Doç Dr. Yücel Sayman:
“Bir başbakanın böyle antidemokratik oluşumlar karşısında cesaret göstererek açıklamalar yapması önemsenmesi gereken bir şeydir. Ecevit de başbakanken benzer açıklamalar yapmış ama daha sonra geri adım atmıştı. Başbakan, Danıştay, Şemdinli gibi olaylarda da ‘nereye kadar giderse oraya kadar gideceğiz’ dedi. Ancak sonuçları hüsran oldu. Türkiye’de derin devlet ve bunun çeşitli biçimlerde örgütlenmelerinin oluşmasının olanakları var. Mesela Başbakanlık Kriz Merkezi gibi örgütlenmeler yasal olarak nasıl çalıştıkları ne tür mevzuata uymaları gerektiği belli olmayan kurumlardır. Şimdi Başbakan yaptığı açıklamanın arkasında durarak görevini yapmalıdır.”

Avukat Ergin Cinmen:
“Başbakan’ın söylediği doğru, derin devlet olgusu Osmanlı’dan bu yana var olan bir olgu. Bugüne kadar bütün iktidarlar da bunu biliyordu ve bununla beraber iktidarlarını sürdürdüler. Bakanlar, bakan olduklarında ellerine kırmızı kitap verilir. Bu kırmızı kitap devletin illegal ama artık kendisini legalleştirmiş anayasasıdır. Derin devlet yasal devletin bizatihi kendisi oldu. Derin devlet olgusu çözülmediği sürece Türkiye’nin demokratik bir ülke olmasına imkan yok.” (İstanbul/EVRENSEL)