9 Şubat 2007 01:00

küresel şer odağı


Ev hanımı Ayşe teyzenin Buzul Mahallesi, Kyoto Sokak, Güneş Palas No:7’deki dairesine herkesten evvel gelen, ilkokul öğrencisi Hasan’dan başkası değildi. Ayşe sinsice süzdü meymenetsiz veledi, kapının dışına doğru kafasını uzatıp sağa solu kontrol ettikten sonra içeri aldı. Biraz sonra kapı tekrar vuruldu. Bu kez gelenler şoför Mehmet’le köylü Ali’ydi; suratlarından kalleşlik akıyordu. Ali “Yeni bi dene gaçak guyu açtum bu zabah. Sırf su sarfıyatı ossun deyi! Tarlayı dün suladığım halde govalarlan çekip suyu, yola yolağa dökü döküveedim! Böyle gideese çok yakında küresel illet, her bi yanı sarıveecek!” diye bağırdı öküz gibi. Ev hanımı Ayşe teyze “Kes sesini sersem!” diye kalayı bastı köylü Ali’ye, “Biri duyacak, yakayı ele vereceğiz. Çevreden ve Ormanlardan Sorumlu Devlet Bakanı Osman Pepe’nin açıklamalarından haberin yok herhal senin!” “Ne açıklaması beyav!” dedi köylü Ali gevşek gevşek. Ayşe “Len!” diye seslendi Hasan’a “Şu komodinin üstündeki gasteyi getir bakem!” Hasan gazeteyi getirdi. Ayşe sayfaları karıştırıp haberi buldu, okumaya başladı: “Türkiye’nin küresel ısınmaya karşı mücadele timinde yer alan Çevre ve Orman Bakanı Osman Pepe ‘Küresel ısınma konusunda ev hanımı Ayşe teyzeden, ilkokul öğrencisi Hasan, kamyon şoförü Mehmet, köylü Ali’ye kadar herkesin sorumluluğu bulunuyor’ dedi.” Şoför Mehmet sinirli sinirli “Adam resmen açık etmiş isimlerimizi. Deşifre olduk!” diye söylendi. Köylü Ali dut yemiş bülbüle dönmüştü. Ev hanımı Ayşe teyze “Metanetinizi yitirmeyin çocuklar” dedi, “Eylemlerimiz sürecek; fakat titizliği elden bırakmak yok.” “Peki n’apıcaz abla şimdi?” diye sordu şoför Mehmet. Ayşe teyze “Pepe Osman, küresel ısınmaya karşı, tıraş olurken musluğun açık tutulmamasını, evlerde düdüklü tencere kullanılmasını, banyo ihtiyacını küvet değil duş kullanılarak karşılanmasını istemiş. Mehmet sen tıraş olurken musluğu kapatmayacaksın! Sular hep boşa aksın. Hasan! Annenin düdüklü tencerelerini araklayıp boş bir arazide imha et! Ali, senden yeni kuyular bekliyoruz. Fakat gece çalış, başımızı belaya sokma! Ben de her akşam küvete gireceğim!” diye sürdürdü konuşmasını. Dünya an be an ısınırken küresel şer odağı sinsi planlarını tartışmaya devam ediyordu.
M. Öner

Evrensel'i Takip Et