14 Şubat 2007 01:00

GÜNLÜK


Siyaset tarihimiz zenginliklerle doludur.
Mesela, hırsızlar:
Bunlar nispeten kalender olup, ille de yüz milyarlar peşinde koşmazlar…
Aza kanat edip sürümden kazanmayı prensip edinirler!
Hortumcular:
Bu tür, seçicidir.
Hem beğenileri, hem yetenekleri gelişkin olup…
Küçük işlere bakmazlar…
Vantuzlu hortumu dayadımı, dolarları kasasıyla birlikte götürürler…
İhaleciler:
Bu arkadaşlar, pratisyen eğitimini tamamlamış…
Uzmanlık dalında mastır yapmışlardır…
Sadece ihale takibi yaparlar…
İşin kapsamına göre yüzde ondan başlayıp daha yukarılara çıkar…
Kansız ameliyat yapar…
Birkaç dönemlik görevlerini sonunda memleketin bir bölümüne ortak olurlar.
İlaççılar…
Bunlar nispeten yetenekleri gelişmemiş…
Dar bakış açılı arkadaşlardır!
Kapsamlı ilaç reçetelerinden yolunu bulmaya çalışırlar…
Bazen işin ucunu kaçırır…
Erkek olmalarına rağmen kendilerine jinekolog ilaçları yazdırırlar!
Geziciler…
Bunlar ikiye ayrılır:
Birinci gurupta hortumcu, ihaleci gibi büyük kapsamlı iş peşinde koşanlar yer alır.
Öyle aç gözlüdürler ki, iş bağlantıları için yurt dışı gezilerini bile resmi gezi kılıfına sokar, parayı millete ödetirler!
Diğerleri ise bedavadan gezi ve gezi harcırahlarıyla idare ederler.
***
Son dönemde kategorilere değişik bir tür eklendi.
Ki, hakkını vermek lazım siyaset sahnesi de bayağı bir renklendi:
Uyuyan Güzel.
Dışarıdan görüldüğü kadarıyla onun ismi akçeli işlerde pek geçmiyor!
Ya da karda yürüyor izini belli etmiyor!
Yoksa otellere, tatil köylerine bu kadar arazinin açıldığı…
Memleket topraklarının yağma Hasan’ın böreği gibi dağıtıldığı…
Limanların yabancılara hediye edildiği rant ortamında ortada beş kuruşun dönmediğini söylemek için ahmak olmak gerekir!
Malum, uyuyan güzelimiz devamlı surette uyuyor!
Arada uyanıp iki laf ettiğinde memleket renkleniyor!
O da haklı;
Uyku semesi ne dediğini bilmiyor!
Fakat uyuyan güzelimiz bu kez kendisi açısından da bir yeniliğe imza attı.
Beyefendi kürsüde memleketi nasıl kurtardığını anlatıyordu.
Uyuyan güzelimiz doğal olarak uyku modundaydı!
Fakat uyurken arada bir beyefendiyi alkışlıyordu!
Beyefendinin ne dediğini bilmiyor…
Ne konuşulduğunu dinlemiyor!
Ama alkışlıyor!
Vücut dilcilere yeni bir ders konusu:
Uyurken alkışlamak ne anlama geliyor?
Bir alkış da bizden!
Yücel Sarpdere

Evrensel'i Takip Et