en büyük asker kim?

“Çetrefil bir mevzu bu Kurtlar Vadisi mevzuu! Neresinden tutsan elinde kalıyor. Şimdi geçen yıl Kurtlar Vadisi-Irak filmi gösterime girdiğinde ilkin Tayyip ve yandaşları izlemedi mi bu filmi? İzledi. Hem de özel gösterim yapıldı bunlara… Sonra da şöyle güzel, böyle güzel demediler mi? Dediler. Emine Erdoğan bile acayip beğenmişti filmi. Peki ne ne oldu da bugün diziyi yayından kaldırdı bu efendiler? Ne olacak aga, milliyetçi yükseliş piyasacılıktan, kafatasçılığa doğru kaydı! Bu dizi şimdi MHP’nin oylarını yükseltecek diye tırsıyor bunlar! Yoksa, dizinin toplumu, özellikle de gençleri şiddete sürüklemesi umurlarında mı sanıyorsun? Bir haber çıktı geçenlerde gazetelerde, liseli bir genç kavgada kullandığı sopanın üzerine “Polat Alemdar” ismini kazımış. Mevzu bu raddeye geldiyse, dizinin yayından kaldırılması mubahtır aga bana göre!” dedi Süleyman abi. Bursa terminalinde otobüsün hareket etmesini bekliyorduk. Terminalde bir curcuna vardı ki öfff! Acayip… Asker uğurlaması, çığlıklar, bağırtılar. Bir ara tuvalete çıkayım dedim. Ön kapının önü tıklım tıklım, adım atacak yer yok. Gençler uzun eşek oynar gibi kafalarını birbirlerinin apış aralarına sokup otobüsün ön kapısından diğer otobüse doğru uzayan yay şeklinde uzuuun bir uzun eşek oluşturmuşlar. Asker adayının adı Ercan’mış. Ercan bunların üzerine basa basa ön kapıya kadar yürüdü. Ben de yerime geri döndüm çaresiz. Bütün mahalle toplanmış otobüsün etrafına, bağırıyorlar: En büyük asker bizim asker! Ama her otobüsün etrafı aynı şekilde çepeçevre insan. Onlarda da aynı tezahürat: En büyük asker bizim asker! Kimdi acaba en büyük asker? Ercan mıydı, yoksa diğerlerinden biri miydi? Süleyman abiyle ben anlayamadık. Sonra otobüs hareket etmeye başladı. Güruh otobüsün önünü kesti, bırakmıyor otobüsü. Bir bayrak açıldı. Sonra bağıra bağıra İstiklal Marşını söylemeye başladı bunlar çatlak sesleriyle. Marş bitti, otobüsün önü jandarma müdahalesiyle açıldı da yola devam edebildik.
Şoförün arkasında oturan genç kız ve annesi artık tutamadı kendilerini ve gülmeye başladılar. Kadın “Bu uzun eşek üzerinden otobüse bindirme olayını da ilk görüyorum” dedi. Sonra kahkaha sesleri tüm otobüsü sarmaya başladı. Bir ara Ercan’a dönüp baktım, o da sırıtıyordu.
M. Öner