9 Mart 2007 01:00
talat paşa komitesi
Üstat, dedim, kim bu Talat Paşa? Bu Talat Paşa, dedi üstat, İttihat ve Terakkinin kafa adamlarından biridir. Bir Jön Türk. Osmanlı ülkesini I. Dünya Savaşına sokanlar işte bu zibidiler. Bunlar Alman hayranıdırlar. Almanya savaşı alır diye beklediler, olmadı. Olmayınca da hükümetten çekildiler. Doğu Anadoludaki Ermenileri süren de bu aklı selim Talat Paşadır. Bunlar üçlüdürler aslında: Talat Paşa, Enver Paşa ve Cemal Paşa. Enver de, Sarıkamışta 90 bin askerin donarak ölmesinden sorumlu olan şahsiyettir. Cemal Paşa ise Hasan Cemalin dedesidir.
O esnada Lozanda mahkemeye çıkan şahsiyete hakim sordu:
- Faşist misin sen!
Yanında Talat Paşanın ruhu olduğu halde yanıtladı kırmızı elma sevenler derneği başkanı:
- Değilim. Ben faşizme karşı mücadele ettim ömrüm boyunca.
- Afferim çocuğum. O yanındaki kim?
- Bu mu? Bu Rauf Tektaş, Kuzey Kıbrısın eski cumhur reisi!
- O değil evladım, öteki...
- Ha o mu? O Kemal Zalimdaroğlu! İstanbul Üniversitesi eski müdürü!
- Hayır çocuğum o değil, diğeri!
- Haaaaaaa! O mu? O Talat Paşanın ruhu!
- Çocuğum niçin ruh getirdiniz mahkemeye! Çıkartın onu dışarı!
- Çıkartamayız!
Üstatla sohbetimize devam ediyorduk... Üstat, Bu Talat Paşa dünya kamuoyunda Türkish Hitler olarak anılıyor. Maraş katliamını düzenleyen ülkücü komandoların ve liderleri Alparslan Türkeşin, bin operasyonun mimarı Mehmet Ağarın, vatan için kursun atan şerefli Korkut Ekenin, varlıklarıyla siyasi cinayetler döneminin sembolü olan Abdullah Çatlıların, Mehmet Ali Ağcaların ve benzerlerinin atasıydı, fikir babasıydı, modern derin devletimizin tohumlarını atanlardandı. Berlinde bir suikaste kurban giderek tüm Türkiye tarafından nefretle anılmaktan ve tabi eğer Türkiyeye dönerse maruz kalacağı yargılamalardan, muhtemel bir idam cezasından kurtuldu. Bunlar da kendilerini Talat Paşa Komitesi olarak adlandırıyorlar. Var, ötesini sen düşün! dedi. Üstat, dedim, bu Talat Paşa Komitesine benzer bir de Enver Paşa Komitesi kursalar acayip olur, dedim. Üstat, gülümsedi. O zaman onları Talat Paşanın ruhu da kurtaramaz, dedi.
Lozandaki mahkeme sürüyordu... Hakim yargılanan şahsiyeti fırçaladı:
- Lütfen sorularımı demeç verir gibi yanıtlamayınız. Ulusal Kanalda futbol maçı yorumu yapmıyorsunuz. Lütfen! Kısa ve öz cevaplar... Hayat akıyor, mahkeme sürüyor, elmacıbaşı ha bire konuşuyordu.
M. Öner
Evrensel'i Takip Et