8 Şubat 2008 00:00

TEKEL işçisi Muzaffer Babacan (44) özelleştirme stersinden beyin kanaması geçirdi. İnönü Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezi Beyin Cerrahisi’nde yoğun bakımda olan Babacan’ın son sözleri özelleştirme üzerine oldu.
4 yıl önce Diyarbakır TEKEL İçki Fabrikası’nın kapatılmasıyla Malatya’ya geldi Muzaffer Babacan. İki çocuk babası Babacan, 4 yıl önce 4-C’ye geçen 20 bin TEKEL işçisinden şanslı görüyordu kendini. Ancak devletin özelleştirme uygulamalarındaki kararlılığı Babacan’ın işini kaybetme korkusu yaşamasına neden oldu. Eşi ve iş arkadaşları özelleştirmeden dolayı Babacan’ın sağlığının bozulduğunu söyleyerek “Beyin kanaması geçirmesinin tek nedeni özelleştirmedir” dediler. Hâlâ hayati tehlikeyi atlatamayan Babacan’ın beyin kanaması geçirmeden önceki sözleri, 18 Şubat’ta fabrikalarının kapatılacağı hayatlarının sone ereceği yönünde oldu.
Evdeki tek konu özelleştirme
Muzaffer Babacan’ın eşi Filiz Babacan yaşadıklarını şöyle anlattı: “Sürekli eve gelirdi, morali bozuktu. Evde konuşulan tek konu özelleştirme olmuştu, özellikle son günlerde.”
Filiz Babacan, eşinin hiçbir sağlık problemi olmadığını, Diyarbakır İçki Fabrikası’nın kapatılmasının ardından tansiyon sorunu çıkmaya başladığını anlattı. Eşinin beyin kanaması geçirmeden önceki gün 4-C’ye geçen arkadaşlarıyla telefonda görüştüğünü belirten Babacan, arkadaşlarının “Ne yapıyorsanız yapın özelleştirmeyi durdurun. Kafanıza sıkın 4-C’ye geçmeyin” dediklerini söylediğini dile getirdi.
Babacan, eşiyle beyin kanaması geçirmeden önceki gece aralarında geçen konuşmayı aktardı: “‘14 gün sonra sonumuz gelecek, pimimiz çekilecek’ dedi. Ne 14 günü, dedim. ‘14 gün sonra özelleştirme olacak sonumuz gelecek’ dedi. ‘4-C’ye geçersem 500 YTL ile nasıl geçiniriz bu kadar çocukla’ dedi.”
14 gün sonra…
İş arkadaşı TEKEL işçisi Mehmet Abbasoğlu ise Babacan ile birlikte 4 yıl önce Malatya’ya geldiklerini söyledi. Özelleşirime ile birlikte hayatlarının kabusa döndüğünü dile getiren Abbasoğlu, “Her yönüyle tahrip etti bizi özelleştirme. Tüm işçiler aynı durumdayız. Eşime, çocuklarıma da yansıyor. Muzaffer sendikacılık yapmış biri. Bilinçli, ne yaptığını bilen, bize yol gösteren biri. Bize moral vermeye çalışırdı. Beyin kanaması geçirdiği gün de yine özelleştirmeden bahsediyordu. ‘14 gün sonra işimiz bitiyor’ demişti” diye konuştu.
Tek Gıda-İş Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölge Başkanı Servet Akbudak, geçen yıl İnönü ve Dicle üniversiteleri ile birlikte yaptıkları araştırmada, özelleştirmenin TEKEL işçilerinin sağlığını olumsuz yönde etkilediğinin ortaya çıktığını söyledi. Özelleştirme nedeniyle işçilerin sürekli stres içinde, işlerini kaybetme korkusuyla yaşadıklarını anlatan Akbudak, “18 Şubat’ta yapılacak ihale, arkadaşımızın beyin kanaması geçirmesine neden oldu” dedi. (Malatya/EVRENSEL)

Yüzde 70’inde bedensel sorunlar

Özelleştirme işçilerin büyük çoğunluğunda önemli ruhsal ve bedensel sağlık sorunlarına yol açtı. Dicle ve İnönü üniversitelerinin TEKEL işçileri üzerinde yaptığı araştırma da bunu doğrular nitelikte. Sadece Malatya TEKEL fabrikalarında çalışan işçilerin yüzde 68’inde bedensel yıkımlar yaşandığına işaret edilen araştırmada, yüzde 62’sinde endişe hali, yüzde 79’unda takıntılı düşünceler, yüzde 70’inde depresyon, yüzde 72’sinde kişiler arası duyarlılık yaşanıyor. Yüzde 65’inde kuşkuculuk yaşanırken, yüzde 60’ında öfke, yüzde 77’sinde uyku ve yeme bozukluğu saptanıyor. Yapılan araştırmaya göre ruhsal belirtilerin en yoğun görüldüğü yer Malatya olarak ifade ediliyor. Araştırmada, fabrikanın kapatılmasının gündeme getirilmesinin, bu belirtilerin artışında etkili olduğu düşüncesine işaret ediliyor.
Derya Karaçoban

Evrensel'i Takip Et