31 Aralık 2008 00:00
Tevfik Fikretten Yağma Sofrası
GÜNÜN YAZILARI
Sevgili Ağabeyim, Dostum, yayınevimin gedikli saygın insanı A.Kadirin Bugünün Diliyle Tevfik Fikret başlıklı bir kitabı vardı. Diğer birçok kitabı gibi, bu da temel bir yapıttı. Elimde Ekim 1970te basılmış, genişletilmiş ikinci baskısı var.
1970ten sonra her hükümet, yani sivil diktatörler döneminde ve ayrıca her askeri hükümet, yani üniformalı diktatörler döneminde sık sık bu kitaba el atmışımdır. Hemen hemen tüm şiirler, günün Mana ve ehemmiyetine uygun düşen şiirlerdi. Ama bir tanesi vardı ki, o, ülkemizin can alıcı bir fotoğrafıydı sanki. Hele hele günümüzde, şu son 4-5 yılki AKP döneminde tam bir Türkiye fotoğrafıydı.
96 yıl önce yazmış Yağma Sofrasını Tevfik Fikret, 1912de. 1915te de ölmüş. Ama Yağma Sofrası aynı canlılığıyla bugün de yaşatıyor Tevfik Fikreti
Aynen alıyorum aşağıya, sevgili A.Kadirin nefis Türkçesiyle dilimize kazandırdığı bu şiiri:
Bu sofracık, efendiler, halkımızın varı yoğu, hayatı,
kan ağlayan, can çekişen halkımızın,
bekler sizi, efendiler, önünüzde titrer durur,
ama sakın çekinmeyin, yiyin yutun, şapur şupur,
yiyin, efendiler, yiyin, bu iştah veren sofra sizin,
doyuncaya, tıksırıncaya, patlayıncaya kadar yiyin!
Çok açsınız, efendiler, suratınızdan bellidir,
yiyin hadi, yemezseniz, yarına kalır mı, kimbilir,
sizi çağıranlar bu sofraya, bakın nasıl böbürlenir,
hakkınız bu, savaştınız, tamam, bu hak elde bir.
Yiyin, efendiler, yiyin, bu eğlenceli sofra sizin,
doyuncaya, tıksırıncaya, patlayıncaya kadar yiyin!
Hepsi bu nazlı beylerindir, ne varsa ortalıkta,
Soy, sop, onur, düğün, konak, saray, caka,
hepsi sizin, efendiler, konak da, saray da, gelin de, alay da,
hepsi sizin, hepsi sizin, hem hazırlop, kolayca,
yiyin, efendiler, yiyin, bu iştah veren sofra sizin,
doyuncaya, tıksırıncaya, patlayıncaya kadar yiyin!
Büyüklüğün hazmı azcık zor da olsa, ne çıkar,
gösterişin gururu var, öç almanın sevinci var.
Güler yüzünüzden, efendiler, bu sofra keyfe gelir, parıldar,
sizin şu baş, beyin, ciğer, bütün şu kanlı lokmalar.
Yiyin, efendiler, yiyin, bu cana can katan sofra sizin,
doyuncaya, tıksırıncaya, patlayıncaya kadar yiyin!
Verir bu fukara memleket, nesi var nesi yok, hepsini,
verir malını, canını, umudunu, düşünü,
rahatını, sağlığını, içinin bütün ateşini,
haydi yuvarlayın, düşünmeyin haram mıdır, helâl mi.
Yiyin, efendiler, yiyin, bu iştah veren sofra sizin,
doyuncaya, tıksırıncaya, patlayıncaya kadar yiyin!
Bu harmanın gelir sonu, kapıştırın giderayak,
yarın sönmüş bakarsınız, bugün çatırdayan ocak,
hazır mideler sağlam, hazır mideler sıcak,
atıştırın, tıkıştırın, kapış kapış, çanak çanak,
yiyin, efendiler, yiyin, bu haykıran sofra sizin,
doyuncaya, kusuncaya, patlayıncaya kadar yiyin!
Bu dizeleri okurken bilet kalpazanı sahte müslümanlar, sahte faturacı dinci şovmenler, oğullarını ketempereyle zengin edenler, ülkeyi nefes almadan satanlar ve daha niceleri geliyor gözlerimin önüne. Ne acıdır ki ülkemiz, değil dünyanın, tüm galaksilerin en büyük yağma sofrası oldu
Bülent Habora
Evrensel'i Takip Et