4 Mart 2009 01:00
göçük mehmet
Biz ocak adamı olarak saplantıda olduğumuz öğle laflar vardır ki, silkinip de atamayız. O karanlıkdan o karanlığa kazma ucu doğrultusunda kan-ter çalışıp meşakkatli bir uğraş içinde cebelleşmek her adamın harcı olmadığından, bu laflar bizim meslek erbabı içinde tekrarlanır durur. Kazmanın ucunu aydınlatan lamba da bizde olmasına rağmen, hayatın içindeki karanlığa şavk edecek bir hamle yapamadığımızdan, ciğerimize yapışmış taş tozu gibi bu laflar dilimizde, yaşar dururuz. Hem de, ışıklarımız birleştiğinde karanlığın perdesini hepden yırtıp atacağımızı bile bile!
Neymiş bu ocak adamının silkinip de atamadığı laflar? diye, soracak olursanız, üç kalıptan misalle anlatıvereyim:
Birinci misal: Her adamın bir adamı vardır kalıbı. Menfaat meselelerinde herkesin birbiriyle temasta olduğunu ifade eden bu kalıp, taa en yukarıdan en aşağıya kadar kimin kimle ne haltlar karıştırdığını belleten okkalı bir laftır. Bir nevi saadet zinciri hakikatliliği yani...
İkinci misal: Onlar o işi ayarlarlar kalıbı. Bu da, yapılacak her işin başkaları tarafından nihayetlendirileceğine kanaat getirmeyi ifade eden, umarsızlığın dik alası bir lafdır. Aslında, birinci misallen bağlantısı kuvvetlidir. Çünkü, ayarlanacak bir mevzu varsa, onu da adamı olan adam ayarlar zaten.
Gelelim üçüncü misale. Bu kalıp da Yat gölgede para bölgede şeklinde hasıl olan bir kalıpdır. Sanki, iş var ama iş yapmaya keyfim yok, nasıl olsa salla başı al maaşı vaziyeti var, gider yazıhaneden paramı alırım durumunu idrak ettiren bir lafdır. Ama vaziyeti, birinci ve ikinci kalıplarnan temaslandırınca; neyin ne olduğu kabak gibi ortaya çıkaran bir laftır. Çünkü, hali hazırda hiç bir ocak adamı gölgede yatıp da para alacak keyfiyette değildir. Bu keyfiyet ancak ve de ancak, ocak adamına bu yakıştırmayı yapanların keyfiyetidir.
Şimdi geldi çattı seçim zamanı. Ocak adamı olarakdan bu hakikatli lafları, seçim için karşımıza dikilecek adaylara silkeleyip atalım. Onların cenahından lafları kalıplandıralım. Ciğerim gibi biliyom ki, bu laflar adaylara ve onların saadet zincirindeki her halkaya şıpınişi uyacaktır.
Fahri Bozbaş
Evrensel'i Takip Et