9 Ağustos 2009 00:00
Batı Papua: Endonezyanın Güneydoğusu
GÜNÜN YAZILARI
Endonezyayla ilgili ilk izlenim, Bu kadar farklı dilden, dinden, ekinden insan nasıl bir arada yaşayabiliyor? oluyor. İnsanların genellikle neşeli olması, bu şaşkınlığı pekiştiriyor. Ancak, Endonezyanın bir Batı Papuası var ki, bu şaşkınlığı hüzne bırakıyor. Batı Papua, 1828den 1963e dek bir Hollanda sömürgesiydi. Papuanın yarısı, Endonezyanın; diğer yarısı, Papua-Yeni Ginenin elinde. 2.6 milyon nüfusa 270 dilin düştüğü Batı Papuanın çoğunluğu İsacı.
Batı Papua, 1963ten beri Endonezyanın işgali altında. Bölge, Soğuk Savaşın bir diğer kurbanı. ABD, Batı Papua konusunda, Hollandaya karşı Endonezyayı desteklemişti; çünkü Endonezya ile Hollanda arasındaki yeni bir savaş nedeniyle, Endonez ortaklaşmacılarının (komünist) güç kazanmasından korkuyordu. 1963te Endonezya, BM kararıyla, adanın sahibi oldu. Anlaşmaya göre, 1969da Batı Papuada yapılan hileli oylamayla, bölge, kamusal olarak Endonezyanın bir parçası yapıldı. O zamandan beri, Endonezya, yabancı şirketlerle birlikte, Batı Papuanın altın, bakır, yeryağı (petrol) ve nikel yataklarını sömürüyor. Durum, her yanıyla bir sömürgecilik örneği. Endonezyanın güneydoğusu olarak adlandırabileceğimiz Batı Papua, 3. Dünyacılıkın yanlışını bir kez daha gösteriyor: Hollandanın eski sömürgesi olan Endonezyanın kendisi de bir sömürgeciye dönüşüyor.
Batı Papuanın altın ve bakır madenlerini 1967den beri işleten Freeport Şirketi, bir Amerikan şirketi. Şirketin Batı Papuada işlettiği altın kaynağı, dünyadaki en büyük altın kaynağı. Kurulduğundan beri, şirkete karşı birçok gösteri ve şiddet eylemi gerçekleştirildi. Temmuz 2009da ise, şirketten ve madenlerden gelen gelirleri paylaşma konusunda, polis ve asker arasında anlaşmazlık olduğu için silahlar konuştu; ölenler oldu. Polis ve asker, şirketi korumak için para koparıyor. Şirketin kendi açıklamasına göre, şirketi korumak üzere polise ve askere 2008de 1 milyon dolardan fazla para verildi. Askeri yönetim, polis yönetimine dönüşürken, eskiden askere giden para, polise gidiyor; ordu, bundan hoşnut değil. Şirketin geliri milyar dolarları bulurken, Batı Papua halkı yoksul ve en temel hizmetten bile yoksun.
Endonezya, 1966dan beri, Batı Papua dağlarını ve koyaklarını bombalıyor; köylüleri önce kendi mezarlarını kazmaya zorlayıp sonra da öldürüyor; yabanıllar, cesetlerle dolup taşıyor; köylüler elleri bağlanıp ya da boyunlarına taş bağlanıp denize atılıyor. Faili meçhuller yaygın. Sağlık hizmetinde ayrımcılık olduğu için, binlerce Batı Papualı, basit hastalıklardan öldü ve ölmeye devam ediyorlar. Batı Papua nüfusunun altıda birinin 40 yıllık Endonez işgali sırasında öl(dürül)düğü düşünülüyor. Kıyımlar, ibret olsun diye, köylülerin gözü önünde yapılıyor. Ölülerden toplanan kulak ve dudak koleksiyonları yaygın. 1975ten bu yana uygulanan göçmen siyasalarının bir ürünü olarak, bugün bölge nüfusunun en az yarısı, göçmen. Batı Papualıların topraklarına el konuluyor ve Endonezyanın diğer bölgelerinden gelen muhacirler buralara yerleştiriliyor. Endonez sömürgeciliği, Hollanda sömürgeciliğinden geri kalmıyor. Üstelik, Batı Papuanın komşusu olan bağımsız ülke Papua Yeni Gine, soydaşlık ilişkisine karşın, Batı Papualı sığınmacıları geri yolluyor; onların ölümüne yol açıyor.
1971de Batı Papualı yurtseverler, bağımsızlık ilan ettiler; ancak hareket, bastırıldı. Özgür Papua Hareketi, Batı Papuanın bağımsızlığı için savaşım veriyor. Özgür Papua Hareketine karşı, kimi yerliler, koruculuk düzeninde olduğu gibi silahlandırılıyor; Papualıyı Papualıya öldürtme tasarısı uygulanıyor. İşadamları ve yabancılar, korucular tarafından öldürülüp suç, Özgür Papua Hareketinin üstüne atılıyor. Ancak, cinayetleri kimin işlediğini bulup çıkarmak aslında o kadar zor değil; çünkü Özgür Papua Hareketi, Endonez ordusunun elindekiler kadar gelişmiş silahlara sahip değil. Bir cinayet, gelişmiş silahlarla işlenmişse, bu, ordu ya da korucular tarafından işlendiğinin kanıtı sayılıyor. Öte yandan, hareketin, az sayıda da olsa, asker ve polis silahlarını ele geçirdiği biliniyor. Yani, durum, sanılandan daha karışık. Korucular eliyle olay çıkartılarak, Askere hâlâ gerek olduğu havası verilmeye çalışılıyor; böylece, bölgede ordunun varlığı gerekçelendirilmiş oluyor.
Batı Papualılar, bütün bunlara karşı, barışçıl bir tepki olarak, bağımsızlık bayrağını dalgalandırıyorlar. Bayrağı dalgalandıranlara, sorgusuz sualsiz ateş açılıyor. Endonez Ordusunun sivillere ateş açması, sıradan bir olay. Bağımsızlığı simgeleyen Sabah Yıldızı bayrağını dalgalandırmanın cezası, 7-20 yıl hapis. Batı Papualılar, yine de, bu gösterileri yıllardır sürdürüyor.
Batı Papua, Doğu Timor gibi bağımsızlığını kazanabilecek mi? Bunu öngörmesi zor. Zor çünkü Doğu Timorun bağımsızlığı da beklenmedik bir olaydı. Ancak, Doğu Timorun bağımsızlığı, daha düşük olasılıklıydı. Endonezya, sömürgecilikten vazgeçip Batı Papualıların olanı kendilerine verirse ve askeri düzeni bırakıp sivilleşirse; bağımsızlık isteği için en büyük nedenlerden ikisi ortadan kalkmış olacak. Ancak, Endonez egemenlerinin böyle büyük bir rant kapısını öylece bırakacaklarını sanmak, saflık olur...
Dr. Ulaş Başar Gezgin
Dr. Ulaş Başar Gezgin
Evrensel'i Takip Et