Fabrika mı cezaevi mi?

Güneşli Sanayi Bölgesi’nde tek kural haline gelen kuralsızlık, her fabrikada karşımıza çıkıyor. Karahan Tekstil’de ise yasa ve kural tanımazlık had safhaya ulaşmış durumda. Yaklaşık bir ay kadar önce “İşçiler cep telefonları ile işbaşında çok zaman geçiriyor” gerekçesiyle Karahan Tekstil’e sinyal bozucu GSM Jammer cihazları kuruldu.
Kullanımı TSK, Sahil Güvenlik ve MİT gibi belli kurumlar dışında yasak olan bu cihaz, işçilerin haberleşme hakkını ortadan kaldırmasının yanı sıra sağlık sorunlarına da yol açıyor.
SAĞLIKLARI BOZULDU
Karahan Tekstil’e kurulan işçilerin haberleşme hakkını da ortadan kaldıran bu GSM Jammer cihazının marifetleri, yalnızca cep telefonu sinyallerini bozmakla kalmıyor. Kurulduğu günden beri işçilerin hayatını cehenneme çeviriyor. Bu cihazlarla ilgili görüştüğümüz bir işçi, “Hemen hepimizde yoğun bir baş ağrısı var. Gözlerimiz yanıyor ya da derimizde yanma hissediyoruz. Jammer’a arkası dönük çalışmak zorunda kalan arkadaşlarımızda ise yoğun sırt ağrıları oluyor” diyerek, yaşadıkları rahatsızlıkları dile getiriyor.
Bu rahatsızlıklardan dolayı ilk olarak işyeri hekimi olan Dr. Fazilet Erözgen’e danışan işçiler, “Uzmanlık alanı olmadığı için bize net bir bilgi vermedi. Zaten işyeri hekimi düzenli olmuyor. Bazı haftalar 5 gün, bazı haftalar 3, bazen de hiç gelmiyor” diyerek, fabrika yönetiminin işçi sağlığı konusundaki tutumunu da gözler önüne seriyorlar.
ŞİKAYET KUTUSU KÂR ETMEDİ
İşçiler, cihazın sağlıklarına olumsuz etki yaptığını ve yaşadıkları sağlık bozukluklarını anlattıkları bir şikayet dilekçesini bütün bölümlerde imzalayarak şikayet kutusuna atmışlar, fakat hiçbir gelişme ya da açıklama olmamış. Karahan Tekstil’de konuştuğumuz işçilerden bir diğeri, şikayet dilekçesini fabrikanın yüzde 95’inin imzaladığını belirterek, “Çünkü herkesin sağlığı bozulmuş durumda. Bu imzaları şikayet kutusuna attık. Çünkü şikayet kutularının anahtarı yalnızca patronumuz Ali Karahanlı’da var. Ama bir ayı aşan bir süre geçmesine rağmen bize hiçbir açıklama yapılmadı” dedi. Bir diğer Karahan işçisi ise “Cep telefonları ile çok zaman harcadığımız doğru değil. Zaten yoğun bir çalışma temposu içerisinde bizden istenen sayıları yetiştirmeye çalışıyoruz. Hiç kimse laf olsun diye telefonda görüşüp işinden olmayı zaten istemez” diyerek, Jammer’ların hangi amaca hizmet ettiğini anlayamadıklarını belirtti. Görüştüğümüz Karahan Tekstil işçileri, kötü çalışma koşulları ve aldıkları düşük ücretten dolayı bu yıl Taksim’de yapılacak olan 1 Mayıs kutlamalarına katılmak istediklerini de belirttiler. (İstanbul/EVRENSEL)

---

GSM JAMMER NERELERDE KULLANILIR?


Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nun yayınladığı yönetmeliklerde, GSM Jammer cihazları, 2813 sayılı Telsiz Kanunu’nun 20. maddesinde “telsiz işletilmesindeki tekniklere ve usullere uyulmamasından” ve aynı kanunun 29 maddesinde yer alan “bu cihazların ithali ve imali izne tabidir” mevzuatlarına uymadığından yasaklanmış. Kilis Valiliği, Milli Eğitim Bakanlığı (okullar için), Ankara Ticaret Odası, TRT, Sağmalcılar Cezaevi, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı ve bazı akaryakıt istasyonları, GSM Jammer cihazı kurmuş ya da kurmak istemiş, ancak bunların talepleri reddedilmiş ya da kurulanlar toplatılarak yasal işlemler BTK tarafından yapılmıştır.

---

ANAYASAYA AYKIRI BİR DURUM

Erhan Karaçam ( Elektrik Mühendisleri Odası Başkanı): Jammer’lar sinyal yayan cihazlardır. Sinyal yayan cihazlar vasıtasıyla yurttaşların iletişim özgürlüğünü engellemek Anayasa’ya aykırı bir durum. Sinyal yayıcı cihazların kullanımı Bilgi Teknolojiler ve İletişim Kurumunun yönetmeliklerinde düzenlenmiştir. Ama denetim mekanizmaları olmadığı için nasıl ki herkesin telefonları yasa dışı bir biçimde dinleniyor, bu tür iletişimi engelleyici cihazları da temin etmek ve kullanmak mümkün olabiliyor. Bu konuda dünyada gelişmiş ülkelerde epidemik araştırmalar yapılmakta ve raporlar hazırlanmaktadır. Biz de ise ancak üniversitelerin yüksek gerilim hatlarının zararlarına dönük bazı çalışmaları var. Sinyal yayıcı elektro manyetik cihazlarda olduğu gibi Jammer’larda da insan sağlığına psikolojik ve fiziksel zararları olduğuna inanıyoruz.


Can Denizci