liseli

* Koca bayram tatilinin televizyon seyircisi için anlamı belli; bütün kanallar tarafından eski Yeşilçam filmi bombardımanı. Pazar sabahının filmlerinden Liseli Kızlar’la ben şahsen süreci başlattım. Orhan Elmas’ın yönettiği, 1977’nin liseli kızlarının hikayesi, Küçük Sırlar’a falan pek benzemiyor haliyle. Necla Nazır’a yavuklusundan mektup gelmesiyle başlayan sahne çok dokunaklıydı. Necla Nazır’ı zaten o ana kadar Jeyan Tözüm seslendiriyordu, o sahneden sonra da Nazır şarkı söylemeye başladı. Söylediği şarkı Bana Yalan Söylediler, bu sefer de ses Semiramis Pekkan’a ait! Aynı şarkı yıllar sonra Issız Adam’la yeniden meşhur olacaktı ama demek çoktan bu filmin müzikleri arasında imiş. Bir de adamdan sevgi dolu mektup alınca, bu kız neden “Bana yalan söylediler, kaderden bahsetmediler” diye şarkı söylemeye ve aynı anda ormanda gelinliğiyle ona doğru koştuğu hayalini kurmaya başladı, onu hiç anlamadım.
* Magazin programlarında bu hafta da haber oldu; Okan Bayülgen, Tolga Çevik’i Komedi Dükkanı nedeniyle hırsızlıkla suçlamış. Bir yönetmenin komutlar verip beceriksiz adamı yönlendirmesi üstüne kurulu komediyi ilk kendisinin yaptığını daha önce de söylüyordu. Çok da orijinal bir fikirden bahsetmiyoruz burada aslında. Üstelik zaten farklı bir şey yapıyorlar. Engin Günaydın’ın hâlâ bulup güldüğümüz videoları var. Ama Tolga Çevik ve yönetmeni de gayet başarılılar. Kimin fikri meselesine hiç bu kadar takılmaya gerek yok.
ÇAĞDAŞ GÜNERBÜYÜK