19 Aralık 2010 00:00
Sığınaklar ve Da(ya)nışma Merkezleri Kurultayı başladı
KADINA yönelik şiddete karşı mücadelenin Türkiyedeki en geniş platformu 13. Sığınaklar ve Da(ya)nışma Merkezleri Kurultayı, Aydın-Sökede başladı. Türkiyenin birçok ilinden sığınak ve dayanışma merkezlerini bir araya getiren kurultay üç gün sürecek.
Kadın cinayetleri ana gündemiyle toplanan kurultayın sunum ve atölye başlıkları arasında Erkek Egemen Kültür ve Tecavüz, Feminizm ve Homofobi Karşıtlığı, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele ve Çocuk İstismarının Görünürlük Kazanması, Kadın Cinayetleri, Aile İçinde Kadına Yönelik Şiddete Ayrılan Bütçe ve Politik Sonuçları yer alıyor.
Kurultayın açılışında Sığınaklar ve Da(ya)nışma Merkezleri Kurultayı tarafından yapılan basın açıklamasında, kadınların en yakınları olan erkekler tarafından dövüldüğü, sakat bırakıldığı, hakarete uğradığı, hatta canlarına kıyıldığı belirtilerek Erkeklerin gerekçesi ya namus, ya kıskançlık, ya aşk... Bu gerekçelerle mahkemelerde Haksız tahrik indiriminden yararlanmayı umuyorlar. Çünkü biliyorlar ki, bu ülkede erkek şiddeti hâlâ meşru aslında. Karakola giden kadınlar şiddet gördükleri eve geri yollanabiliyor. Kadınlar 4320 sayılı Yasanın uygulanması, dayak atan erkeğin evden uzaklaştırılması için mahkemeye başvurduklarında aylarca karar beklemek zorunda kalıyorlar. Bu sırada şiddet görmeye devam ediyorlar. Son umut olarak sığınağa başvurmak istediklerinde çeşitli engellerle karşılaşıyorlar. Tecavüze mahkeme kararları ile gerekçe yaratılmaya çalışılıyor, dizilerle, pornografi ile cinsel şiddet unutturulmaya, sıradanlaştırılmaya çalışılıyor denildi.
Bütün bunların kabul edilmediği ve şiddetle barışmak istenilmediği belirtilen açıklamada:
Şiddet mağduru kadınlar için yeterli korumanın sağlanmaması, adli makamlara ulaşımı konusunda yaşanan sorunlar ve şiddet uygulayanın cezalandırılmaması, bize göre bu sistemin, erkek şiddetini olağan gören yapısının bir sonucu. Kadınlarla erkekler arasında eşitsizliklerin bir sonucu. Bu yüzden bizler, kadına yönelik şiddete karşı mücadele ederken, aynı zamanda da kadınlarla erkekler arasındaki eşitsizliklere karşı mücadele ediyoruz. Kota istiyoruz, siyasette daha fazla temsil edilmek istiyoruz. Ev işleri ve çocuk bakımı gibi geleneksel rollerle sınırlanmayı reddediyoruz. Kısacası daha çok özgürlük istiyoruz denildi.
(HABER MERKEZİ)
Evrensel'i Takip Et