7 Haziran 2006 21:00
"Basın yoluyla halkı askerlikten soğuttuğu" iddiası ile hakkında dava açılan Gazeteci-Yazar Perihan Mağden hakim karşısına çıktı. Tıpkı Şişli Adliyesi'nde görülen Orhan Pamuk ve Hrant Dink davalarında olduğu gibi bu davada da Hukukçular Birliği üyesi Avukat Kemal Kerinçsiz ve ekibi şov yaptı. Sultanahmet Adliyesi'nde olay çıkartan Kerinçsiz ve ekibi Mağden'e hakaretler yağdırdı. Grubun saldırısına maruz kalan Mağden ezilme tehlikesi geçirirken polisler tarafından adliyenin arka kapısından kaçırılmak zorunda kaldı. Sultanahmet Adliyesi'ne dün sabah saatlerinde gelen Perihan Mağden, adliye girişinde bekleyen Avukat Kemal Kerinçsiz'in başını çektiği Hukukçular Birliği ve Şehit Aileleri Derneği üyelerinin sözlü tacizlerine maruz kaldı. "Burası Türkiye, ya sev ya terk et" ve "Benim oğlum asker, burası Türkiye" sloganları atan grup, Mağden'in adliye binasına girmesini engellemeye çalıştı. Güçlükle içeri giren Mağden, adliye koridorlarında da grubun saldırısına uğradı. Mağden ve Mağden'e destek vermek için gelen aydınlarla grup arasında zaman zaman itiş kakış yaşanırken grup "Şerefsiz o….u", "Cariye", "Köpekler" "Niye dağlara çıkmıyorsunuz", "Vatan hainleri" gibi hakaretlerde bulundu. Duruşma salonunun önünü abluka altına alan çevik kuvvet polisleri, Kerinçsiz ve ekibini çember içine alarak Mağden'e yönelik fiziksel saldırıyı önlemeye çalıştı. Adliye içinde küfürler etmeye devam eden grup, duruşma sonuna kadar adliye binası dışına çıkarılmadı.

Mağden'e aydın desteği Güçlükle duruşma salonuna alınan Mağden'in yargılanmasına İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde başlandı. Mağden'e destek vermek için aralarında Şair Ataol Behramoğlu, İHD Genel Başkanı Yusuf Alataş, Yazar Ayşe Kulin, Vecdi Sayar, Müzisyen Şanar Yurdatapan, Gazeteci Cüneyt Özdemir, Evrensel Basım Yayın Genel Yayın Yönetmeni Cavit Nacitarhan, SDP Genel Başkanı Filiz Koçali, Üstün Akmen'nin de aralarında bulunduğu çok sayıda kitle örgütü temsilcisi ve aydın adliyede hazır bulundu. Yabancı, yerli basın mensuplarına ve Mağden'e destek verenlerin önemli bir bölümüne yer olmadığı gerekçesi ile duruşmayı izleme izni verilmezken salona çok sayıda sivil polis alındı. Yazısının halkı askerlikten soğutmak gibi amacı olmadığını söyleyen Mağden, 1970 yılında Birleşmiş Milletler tarafından tanınan bir 'hak'tan söz ettiğine dikkat çekti. Mağden, "Avrupa Konseyi'ne üye 46 üye arasında yalnızca Türkiye ve Azerbeycan'ın tanımadığı bir haktan bahsediyorum. Ben düşüncenin suç olmaktan çıkarıldığı bir ülkede yaşamak istiyorum" dedi.

Sayman beraat istedi Mağden'in avukatlarından Yücel Sayman, mahkemenin vereceği kararın, vicdanı ret hakkının bizzat varlığının halkı askerlikten soğutmaya araç olup olmadığının yanıtı olacağını kaydetti. Vicdanı reddin bir insan hakkı olduğunu vurgulayan Sayman, müvekkilinin beraatini talep etti. Şehit Türk Anneleri ve Kadınları üyelerinin davaya katılma talepleri, suçtan zarar görmedikleri gerekçesiyle reddedildi. Duruşma, Cumhuriyet savcısının esas hakkındaki görüşünü hazırlaması amacıyla 27 Temmuz'a ertelendi.

Arka kapıdan kaçırdılar Mağden, duruşma çıkışında da adliye koridorlarında bekleyen ülkücü grubun saldırısı nedeniyle ezilme tehlikesi geçirdi. Polisler eşliğinde asansöre bindirilen Mağden, adliyenin arka kapısından çıkarıldı. Adliye binası önünde açıklama yapan Büyük Hukukçular Birliği üyeleri, vicdanı reddin PKK'ya hizmet olduğunu savundular. Danıştay'a yönelik saldırılara ilişkin gözaltına alınan emekli subay Zekeriya Öztürk de basın açıklamasına katıldı. Öztürk, vicdanı redde karşı olduğu için burada bulunduğunu, Önce Vatan gazetesinde çalıştığını dile getirdi.


Kerinçsiz'in hedefinde şimdi de Elif Şafak var Beyoğlu Savcılığı, Kemal Kerinçsiz'in şikâyetiyle "Baba ve Piç" Romanı'nın yazarı Elif Şafak ve Metis Yayınları sorumlusu Semih Sökmen hakkında soruşturma açtı. Yazar ve yayıncı, dava açılması durumunda "Türklüğe hakaret" iddiasıyla yargılanacaklar. Yazar Şafak ve Metis Yayınları yönetmeni Semih Sökmen, Ceza Kanunu'nun (TCK) 301/1 maddesi ve "Türklüğü aşağılamak" iddiasıyla yürütülen soruşturma kapsamında Beyoğlu Savcılığına ifade verdiler. Yazar ve yayıncı ifadelerinde, kitabın bir edebiyat eseri olduğunu, roman karakterlerinin ağzından alıntılar yaparak bir roman yazarının suçlanamayacağını, şikayetin haksız olduğunu, şikayetin tam aksine kitabın insanlar arasında barışçı bir kültürün gelişmesine katkı amacını taşıdığını söylediler. Şafak, kitapların dava konusu olmasının hem ülkedeki demokratik gelişmelere, kültür ve düşünce hayatını etkileyeceğini, hem de uluslararası kamuoyunda, Türkiye'nin çıkarlarına ciddi zararlar verdiğini söyledi. Savcılık ise, bu ay içinde soruşturmasını tamamlayarak dava açılıp açılmayacağına karar verecek. 8 Mart'ta yayımlanan "Baba ve Piç", çok-satan kitaplar listelerinde yer alıyor.

Evrensel'i Takip Et