Erdoğan'ın hedefi medya

Başbakan Erdoğan partisinin grup toplantısında muhalefete ve özellikle medyaya yüklendi. Erdoğan Kızılcahamam kampı ile ilgili yazılanların hayal ürünü olduğunu savunarak şunları söyledi: "Kriz bekleyenler hafta sonu hayal kırıklığına uğradı. Köşelerinden yazanlar Kızılcahamam kampında bir kişi konuşabildi, bir diğeri hiç kimse konuşmadı diyor. Halbuki benim oturumlarımda sadece 81 kişi söz aldı. Abdullah Bey'in oturumunda söz alan arkadaşların sayısı 27. Toplamda 108 arkadaş söz almış. 81 arkadaşın ifadelerine genelleme cevabı verdim. Hiç de onların söylediği gibi antidemokratik bir havanın olmadığı ortaya çıktı." Maliye Bakanı Unakıtan ile ilgili iddialar konusanda ise ikna edici bir açıklama getirmeyen, ancak yan gelip yatma dönemi ve çıkar sağlama dönemi bittiğini öne süren Erdoğan, şöyle devam etti: "Bunu hazmedemeyen çevrelerin bu milletin iktidarını tabiki hazmedemeyecekler. Bu onurlu yürüyüşünü sürdürecektir. 'Benim oğlum bina okur döner döner yine okur' gibi daha çok okuyacaklar. Biz hizmetteyiz onlar lafta farkımız bu. Ya sizin heybenizde bir şey yok mu çıkarın şunu görelim. Şu ilde şu ihtiyaç var bilelim. Atalarımız boşuna söylememiş mevye veren ağaç taşlanır. Ortada eser var. O yüzden karalama ve iftira atıyor. Onların devri geçti artık. Karalamak ile bir yere varılamaz. Sadece müfteri olursunuz. Ülkeye anahtar deliğinden bakıyorlar. Ülkeye geniş açıdan bakanlar böyle büyüyor. Kızılcahamam kampında yazılanlara şaşıyorum. Nasıl bir gazetecilik anlayışıdır. Kendilerinin sorularına cevap verdik. Bunların yanında bir başlık bakıyorsunuz. AKP bölündü, parçalandı. Bir başkası Kızılcahamam'da bütünlük çıktı yazıyor. Bu kadar tezat olmaz ki. Nasıl bakarsanız öyle görürsünüz. Bu niyet okuyuculuğudur. Hafızanızda ne varsa o. Niyet okumayı da doğru yapamıyorlar. Gelişenler biraz isabet kaydediyor. Bunu medyaya siyasete sivil toplum kuruluşlarına soruyorum."