30 Ağustos 2004 21:00

Adana'nın tarihi 'tarih' oluyor

Dünyada en fazla medeniyetin izlerini taşıyan yerleşim merkezleri arasında gösterilen Çukurova'da, kaderi ile baş başa bırakılan tarihi eserler, kültür ve turizme kazandırılacak günü bekliyor.

Paylaş
Dünyada en fazla medeniyetin izlerini taşıyan yerleşim merkezleri arasında gösterilen Çukurova'da, kaderi ile baş başa bırakılan tarihi eserler, kültür ve turizme kazandırılacak günü bekliyor. Çukurova'da önemli bölümü Hitit dönemine ait olmak üzere, Persler, Roma, Bizans, Arap, Osmanlı medeniyetine ait binlerce eser bulunuyor. Ancak tarihi eserler genellikle ödenek yetersizliği ve bilinçsiz restorasyon nedeniyle ne yazık ki hak ettiği yeri alamıyor. Bu eserlerin arasında Nuh tufanını yansıtan ve Nuh'un gemisindeki hayvanların figüre edildiği Yüreğir ilçesine bağlı Yakapınar beldesindeki Misis Mozaik Müzesi, ödenek yetersizliği nedeniyle eksikleri tamamlanamadığı için yaklaşık bir yıldır kapalı tutuluyor. Bu bölgede gün ışığına çıkarılan mozaikler, Nuh'un gemisinin Çukurova'da battığı iddiasını gündeme getirdiği için yerli ve yabancı turistlerin de ilgisini çekiyor. Ancak önemli bölümü müze bahçesinde sergilenen mozaikler ve sütunlar müze kapalı olduğu için tarih meraklılarının kullanımına açılamıyor. Buradaki sütunların üstünde incir kurutuluyor, önemli bir sütun başı da bir çukurun üstünü örten kereste parçalarının kaymasını engelleme görevi üstleniyor. Müze bahçesinde güvenlik görevlisi tarafından serilen çamaşırlar ise dikkat çekiyor.

Yılankale'de aynı Bizans ya da Haçlılar dönemine ait olduğu sanılan Ceyhan yolu üzerindeki Yılankale de 700 metre uzunluğu, ayakta kalmayı başaran sağlam yapısı ile heybetli bir görünüm sergiliyor. Kale çok işlek bir yol üzerinde olmasına rağmen, düzenli bir yolu olmadığı için turistleri kendine çekemiyor. Kaleye çıkmak isteyenler en az 20 dakika süren ve ara ara sarp kayalarla kaplı parkuru aşabildikten sonra Şahmeran'ın yaşadığı iddia edilen bu mekâna ulaşabiliyor. Ceyhan ilçesine bağlı Kurtkulağı beldesinde bulunan Kurtkulağı Kervansarayı ise hatalı restorasyon kurbanı olmuş. Hollandalı bir firmaya yap-işlet-devret usulü ile verilen Osmanlı dönemine ait bu eser, sıva ile kaplanan tavanı, sütunların arasına yerleştirilen aslına uygun olmayan taşlar ile gerçek görünümünden oldukça uzaklaşmış.

Ödenek yok! Kurtkulağı Belediye Başkanı Talat Dayan, Vakıflar Bölge Müdürlüğü'ne, yapının yeniden restore edilmesi için başvuruda bulunduklarını, yetkililerin taş yapının üstüne kaplanan sıva ve orijinaline uygun olmayan taşların söküleceğini bildirdiklerini kaydetti. Kültür ve Turizm İl Müdürü Zeki Yılmaz da, yeterli ödenek olmadığı için ayakta kalabilen tarihi eserleri kültür ve turizme yeteri kadar kazandıramamanın sıkıntısını yaşadıklarını ifade etti. Yılmaz, hemen her gün bir arkeolojik bulgu için değişik beldelere arkeolog görevlendirdikleri ilde, yerüstündeki tarihi zenginliğin, yer altındakinin yüzde 1'i bile olmadığını kaydederek, şunları söyledi: "Kültür Teşvik Yasası'na rağmen vatandaşların yeterli bilince ulaşmaması, restorasyon için kaynak sıkıntısı sonucu maalesef eserleri yeteri kadar değerlendiremiyoruz. Örneğin Misis Mozaik Müzesi'nin sadece 50-60 milyar liraya ihtiyacı var. Yılankale'ye merdiven inşa etmenin maliyeti çok fazla değil. Hatta çok işlek bir yol üzerinde olan bu kale, böyle bir imkân sağlanması durumunda doyumsuz manzarası ile vatandaşların mola yeri bile olabilir."

ÖNCEKİ HABER

Başkanın alerjisi mi var?

SONRAKİ HABER

Konuşma bayramı!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...