09 Mart 2004 22:00

Kadavra skandalı

California Üniversitesi'ne 'tıbbi araştırmalara katkı sağlamak' amacıyla bağışlanan kadavralardan bazı organların alıp satıldığı ortaya çıktı. Üniversitenin müşterileri arasında ilaç devi Johnson&Johnson firması da bulunuyor.

Paylaş

ABD, California Üniversitesi'nde (UCLA) ortaya çıkan kadavra skandalıyla sarsılıyor. Skandal, tıbbi araştırmalar için üniversiteye bağışlanan kadavralardan bazı organların alınarak satıldığı gerçeğini ortaya çıkardı. Ortaya çıkan son gerçek, UCLA'nın, 6 yıl boyunca tıbbi araştırmalar için üniversiteye bağışlanan 496 kadavrayı satan aracıya 704 bin 600 yani yaklaşık 930 milyar lira dolarlık fatura kesilmiş olduğu. Kadavra skandalının ilk resmi belgesi durumundaki faturaların dökümü Los Angeles Times gazetesi tarafından önceki gün yayınlandı. Söz konusu belgede yer alan bilgilere göre, üniversiteye bağışlanan kadavraların yasadışı ticaretini yapanların müşterileri arasında ilaç devi Johnson&Johnson firması da bulunuyor. Polisin elinde bulunan bilgilere göre, UCLA Gönüllü Kadavra Bağış Programı Direktörü Henry Reid, 1998 ile 2003 yılları arasında kadavraların özel firmalara satışına aracılık yapan Ernest Nelson'a 70 adet fatura düzenledi. Bu arada, UCLA Tıp Fakültesi Dekan Yardımcısı Dr. Gerald S. Levey, üniversite adına düzenlediği basın toplantısında, bağışta bulunanlar ve bunların yakınlarından özür diledi. Levey, 'İddia edilen bu suçlar bağışta bulunanların, yakınlarının ve UCLA'nın güvenini istismar etmiştir. Gerçekten içten özür dileriz' dedi.

'Yetkililerin haberi var' ABD'nin Los Angeles kentinde bulunan Kaliforniya Üniversitesi (UCLA) tıp merkezinden çalınan kadavra organlarını satın aldığı suçlamasıyla tutuklanan Ernest Nelson da, yaptığı organ alımlarının UCLA yönetiminin bilgisi dahilinde olduğunu iddia etti. Kadavra satışı skandalında tutuklanan ikinci isim olan Nelson, haftada iki kez UCLA tıp merkezinin yedinci katında bulunan kadavraların dondurularak depolandığı bölüme gittiğini ve elindeki çantada parçalanmış ceset organları ile herkesin gözünün önünde binadan ayrıldığını söyledi. Nelson, 80 ile 100 kişi arasında olduğunu söylediği müşterilerinin ihtiyaç duyduğu el, diz kapağı ve doku parçaları topladığını itiraf etti. Nelson ayrıca, kadavra satışı suçlamasıyla ilk tutuklanan isim olan gönüllü kadavra bağış programı direktörü Henry Reid ile yaptıkları bir protokol dahilinde hareket ettiğini ve bu protokolden UCLA yetkililerinin de haberdar olduğunu ileri sürdü. Kadavra parçaları ticaretiyle sadece bilimsel gelişmelere katkıda bulunmayı amaçladığını ileri süren Nelson, 'Gerçekler ortaya çıktığında benim ismim de temize çıkacaktır' dedi. Organ ticareti konusunda bir ilişkiler zinciri olduğunu ileri süren Nelson, 'Bu zincir ne Ernest Nelson ile başlıyor ne de Ernest Nelson ile sona eriyor' dedi.

ÖNCEKİ HABER

Acil'de sertifika zorunluluğu

SONRAKİ HABER

Fransa'da bilimin isyanı