20 Ocak 2003 22:00
Özelleştirme durdurulsun
Türk-İş, hükümetin açıkladığı özelleştirme programına ve Yüksek Planlama Kurulu'nun işçi aleyhine kararlarına tepki gösterdi. Özelleştirmelerin durdurulmasını isteyen Türk-İş Genel Başkanı Salih Kılıç, hükümetin YPK'da işçi aleyhine aldığı kararların çalışanları alanlara davet etmek anlamına geldiğini söyledi.
13 Ocak'ta açıkladığı özelleştirme programı ve işçi haklarından tasarruf etme amaçlı kararları nedeniyle işçilerin hükümete tepkisi artıyor. Türk-İş Özelleştirmeyi İzleme Komisyonu'nun toplantısından önce açıklamalarda bulunan Salih Kılıç, bugüne kadarki özelleştirme uygulamalarının üretimi gerilettiğini ve dışa bağımlılığı arttırdığını söyledi. Tarım ve hayvancılığın çökmesinin arkasında Yem Sanayi'nin, Et Balık Kurumu'nun ve Süt Endüstrisi Kurumu'nun özelleştirilmesinin yattığını ifade eden Kılıç, TEKEL'in özelleştirilmesiyle yüzbinlerce tütün üreticisinin açlığa terk edileceğini belirtti. Enerji üretimi ve dağıtımının, POAŞ'ın, PETKİM'in, Telekom'un, Taksan'ın, SEKA'nın, TZDK'nın, TÜPRAŞ'ın özelleştirilmesinin ülke savunması ve ekonomisi üzerindeki olumsuz etkilerinin tartışılmasına gerek olmadığını vurgulayan Kılıç, özelleştirilmelerin durdurulmasını ve sendikalarla görüşülerek soruna çözüm aranmasını istedi.
Özelleştirmenin bir biçimi olan taşeronlaştırma ve fason üretimin en alt düzeye indirilmesi gerektiğini de kaydeden Kılıç, çözümün özerkleşme ve demokratikleşme olduğunu ifade etti. Kılıç, "Yağmaya, talana, her türlü haksız kazanca karşı durmaya ve haklarımıza sahip çıkmaya devam edeceğiz" dedi.
İşçilere her yıl verilen 2 ikramiyenin bundan sonra verilmemesi, sürekli ve geçici işçilerin memuriyete geçirilmesi, toplusözleşme görüşmelerinde mümkün olan en düşük zammın verilmesi ve geçici işçilerin çalışma sürelerinin kısaltılmasından söz edildiğini belirten Salih Kılıç, bu şekilde 405 trilyon lira tasarruf edilmesinin planlandığını hatırlattı. "Bu tedbirler IMF'den yada Dünya Bankası'ndan, kimden gelirse gelsin, hükümetin bu tür uygulamaları getrimesini içimize sindiremeyeceğimiz gibi evet de diyemeyiz. İktidar daha sağlıklı düşünmelidir" diyen Kılıç, banka hortumcularına aktarılan, vergi affı ile vazgeçilen gelirlerin işçilerden yapılacak tasarrufun kat be kat üstünde olduğunu ifade etti. Bu tedbirlerin gündeme gelmesinin "çalışanları alanlara davet etmek" anlamına geldiğini kaydeden Kılıç, IMF'ye "Türkiye'ye iyilik etmek istiyorlarsa, verdikleri borcun faizini ertelemeleri çok daha iyi olur" tavsiyesinde bulundu.
Evrensel'i Takip Et