28 Ekim 2002 22:00
CHP'ye girdikten sonra IMF'nin değil kendi programlarını uygulacaklarını belirten üniversite hocaları ve iktisatçılar bir bir çark ediyor. Türkiye Genç İşadamları Derneği (TÜGİAD) toplantısına katılan CHP'li Yakup Kepenek, 2004'e kadar IMF programını uygulamaya devam edeceklerini itiraf etti. Kepenek, IMF programını tümden reddeden Emek Platformu'nun hazırladığı Emek Programı'nın altına imza atmıştı. Kepenek aynı zamanda Bağımsız İktisatçılar Grubu'nda da yer alıyordu. Toplantıya katılan CHP Ankara milletvekili adayı Bayram Meral'e ise söz verilmedi.
TÜGİAD Ankara Şubesi dün CHP Ankara milletvekili adaylarını Etap Altınel Oteli'nde ağırladı. Eski işçi temsilcisi bugünün CHP'lisi Bayram Meral'in de aralarında bulunduğu milletvekili adayları karşılarında basın mensuplarını görünce epey şaşırdı. Toplantıyı açan TÜGİAD Ankara Şube Başkanı Murat Saraylı, CHP adaylarıyla gelecek politikalarını tartışmak için bir araya geldiklerini belirtti. Saraylı, sanayide yaşanan pahalı elektrik, bunalım gibi konulara CHP'nin nasıl bir çözüm getireceğini merak ettiklerini, ayrıca Türkiye'de kişi başına 15 dolar seviyesinde olan yabancı sermaye girişinin nasıl artırılacağını öğrenmek istediklerini söyledi.
Gazetecilerden rahatsız oldular Saraylı'nın ardından söz alan CHP Genel Sekreteri Önder Sav, basın mensuplarından rahatsız olmuş olacak ki "Toplantının daha samimi bir ortamda ve gazetecilerden uzak olarak yapılacağını düşünmüştük" diyerek konuşmasına başladı. Sav, yaklaşık yarım saat süren konuşması boyunca Saraylı'nın sorularına cevap vermekten kaçındı. Türkiye'nin bulunduğu ekonomik çıkmaza değinen Sav, bunun en büyük nedeninin yolsuzluklar ve hortumlamalar olduğunu dile getirdi. CHP'nin bu yüzden milletvekili dokunulmazlığını kaldıracağını öne süren Sav, bunun en önemli politikaları olacağını savundu. Ancak Sav'ın konuşması ne işadamlarını ne de basın mensuplarını tatmin etti.
Derviş savunusu Sav, gazetecilerin, "Türkiye'nin kötü tablosunu ortaya koydunuz, ancak herkes bu tablonun baş sorumlularından biri olarak Kemal Derviş'i görüyor. Derviş programıyla bu sıkıntıların aşılacağını düşünüyor musunuz?" sorusu üzerine, "Kemal Derviş programı diye bir şey yoktur. CHP'nin programı vardır. Kemal Derviş'i Türkiye'ye getiren ve ekonominin başına oturtan biz değiliz" savunmasını yaptı. Sav, CHP'nin bu süreç boyunca da Derviş'i rencide edecek bir üslup kullanmadığını, IMF programına ilişkin eleştirilerde bulunduklarını ileri sürerek, "Biz Derviş'in iyi bir ekonomist olduğunu söyledik. Niyeyse bir zamanlar Derviş'i el üstünden bırakmayanlar CHP'ye üye olunca birden düşman kesildiler" diye konuştu. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın, "2004 yılına kadar uygulanan IMF programını sürdüreceğiz" sözlerinin hatırlatılması ve CHP'nin IMF programını uygulamaya devam edip etmeyeceğinin sorulması üzerine Sav, topu iktisatçı Yakup Kepenek'e attı.
'Pot kırdım mı?' Emek Platformu tarafından oluşturulan Emek Programı'na imza atan bir iktisatçı olan ve Derviş'e yönelik ağır eleştirilerde bulunan Yakup Kepenek, IMF ve Derviş savunuculuğuna soyundu. Türkiye'nin birtakım sözleşmelerde taahhütte bulunduğunu ve alınan bir borcun bulunduğunu CHP'nin de bunlardan sorumlu olduğunu söyleyen Kepenek, Kemal Derviş'ten alıntı yaparak, "Derviş'in de sürekli altını çizdiği gibi, IMF ile yapılan anlaşmalarda sosyal boyutlar hep göz ardı edildi. Ekonomik Sosyal Konsey'in etkin çalışması, sosyal politikalar es geçildi" dedi. Bu tür uygulamaların da programın özünü değiştirmeyeceğine dikkat çeken Kepenek, "Ülkenin kurtarılması için bu programın uygulanması gerektiğinin bilincindeyiz. IMF'nin görevi Türkiye'nin borç çevrimini düzenlemek, ama bizim de üretimi artırmak gibi bir sorumluluğumuz var. 2004 sonuna kadar geçerli olan IMF programı uygulanacak" diye konuştu. Kepenek'in konuşmasını tamamladıktan sonra Sav'ın kulağına eğilerek, "Bir pot kırmadım değil mi?" diye sorması dikkat çekti.
Gazetecilerden rahatsız oldular Saraylı'nın ardından söz alan CHP Genel Sekreteri Önder Sav, basın mensuplarından rahatsız olmuş olacak ki "Toplantının daha samimi bir ortamda ve gazetecilerden uzak olarak yapılacağını düşünmüştük" diyerek konuşmasına başladı. Sav, yaklaşık yarım saat süren konuşması boyunca Saraylı'nın sorularına cevap vermekten kaçındı. Türkiye'nin bulunduğu ekonomik çıkmaza değinen Sav, bunun en büyük nedeninin yolsuzluklar ve hortumlamalar olduğunu dile getirdi. CHP'nin bu yüzden milletvekili dokunulmazlığını kaldıracağını öne süren Sav, bunun en önemli politikaları olacağını savundu. Ancak Sav'ın konuşması ne işadamlarını ne de basın mensuplarını tatmin etti.
Derviş savunusu Sav, gazetecilerin, "Türkiye'nin kötü tablosunu ortaya koydunuz, ancak herkes bu tablonun baş sorumlularından biri olarak Kemal Derviş'i görüyor. Derviş programıyla bu sıkıntıların aşılacağını düşünüyor musunuz?" sorusu üzerine, "Kemal Derviş programı diye bir şey yoktur. CHP'nin programı vardır. Kemal Derviş'i Türkiye'ye getiren ve ekonominin başına oturtan biz değiliz" savunmasını yaptı. Sav, CHP'nin bu süreç boyunca da Derviş'i rencide edecek bir üslup kullanmadığını, IMF programına ilişkin eleştirilerde bulunduklarını ileri sürerek, "Biz Derviş'in iyi bir ekonomist olduğunu söyledik. Niyeyse bir zamanlar Derviş'i el üstünden bırakmayanlar CHP'ye üye olunca birden düşman kesildiler" diye konuştu. CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'ın, "2004 yılına kadar uygulanan IMF programını sürdüreceğiz" sözlerinin hatırlatılması ve CHP'nin IMF programını uygulamaya devam edip etmeyeceğinin sorulması üzerine Sav, topu iktisatçı Yakup Kepenek'e attı.
'Pot kırdım mı?' Emek Platformu tarafından oluşturulan Emek Programı'na imza atan bir iktisatçı olan ve Derviş'e yönelik ağır eleştirilerde bulunan Yakup Kepenek, IMF ve Derviş savunuculuğuna soyundu. Türkiye'nin birtakım sözleşmelerde taahhütte bulunduğunu ve alınan bir borcun bulunduğunu CHP'nin de bunlardan sorumlu olduğunu söyleyen Kepenek, Kemal Derviş'ten alıntı yaparak, "Derviş'in de sürekli altını çizdiği gibi, IMF ile yapılan anlaşmalarda sosyal boyutlar hep göz ardı edildi. Ekonomik Sosyal Konsey'in etkin çalışması, sosyal politikalar es geçildi" dedi. Bu tür uygulamaların da programın özünü değiştirmeyeceğine dikkat çeken Kepenek, "Ülkenin kurtarılması için bu programın uygulanması gerektiğinin bilincindeyiz. IMF'nin görevi Türkiye'nin borç çevrimini düzenlemek, ama bizim de üretimi artırmak gibi bir sorumluluğumuz var. 2004 sonuna kadar geçerli olan IMF programı uygulanacak" diye konuştu. Kepenek'in konuşmasını tamamladıktan sonra Sav'ın kulağına eğilerek, "Bir pot kırmadım değil mi?" diye sorması dikkat çekti.
Evrensel'i Takip Et