2 Mart 2011 13:25

Ece Temelkuran: Bu alçalmanın dibi var mı?

SABAH Gazetesi Yazarları, Emre Aköz ve Engin Ardıç’ın kendi köşelerinden kadınlara yönelik hakaret içeren yazılar yazmasını çarpıcı bir dille eleştiren Habertürk Yazarı Ece Temelkuran, “Ne Engin Ardıç’ı ne de Emre Aköz’ü yazar olarak da insan olarak da ciddiye almıyorum” dedi.

“Hem ayarları bozuk hem de şişmanlar herkesten!” başlığı altında yayımlanan yazısında meslektaşlarına da seslenen Temelkuran, “Genç kadınların ‘öpülerek’ kendilerine getirilmesi gerektiğini konuşuyorlar köşe yazılarıyla. Siz kendinizi bu adamlarla aynı mesleği yaparken görmek istiyor musunuz? Yok mudur bunun bir dibi? Bu iki adam istifa etsin demeyecek mi hiç kimse? Bu kadar mıyız biz? Bu kadarcık mıyız? Bu kadar düşkün, kötürüm ve zavallı mıyız?​” diye sordu. İşte Temelkuran’ın dün yayınlanan yazısından bazı bölümler:

“Ne Engin Ardıç’ı ne de Emre Aköz’ü yazar olarak da insan olarak da ciddiye almıyorum. Herhalde ben de onların favorisi değilimdir. Ama mesele buradan çıktı artık. Artık soru şu: Bu alçalmanın dibi var mı?

Hadi bu adamlar, tıpkı memleketteki, önünü kaşıyıp duran ve kadınların “Öpülünce adam olacağını” düşünen binlerce benzerleri gibi, dipsizler. Ama bu yazıları o köşelere koyan editörlerin, genel yayın yönetmenlerinin de mi dibi yok?

Komple mi haysiyetsiz gazeteciler?
(...)

AH BU BASININ İÇİ!

Neden? Çünkü tecavüz haberleriyle dalga geçilen yazı işleri masaları vardır. Küçük kızlara yapılan tecavüzler hakkında şaka yapabilen adamlar ve bu şakalara kikirdeyen kadınlar vardır.

Çalıştığımız gazetelerde erkeklerin bu tür belden aşağı esprilerine, bin çeşit aşağılık, kadın düşmanı şakalarına kah kah kah gülebilen genç kadınlar vardır.

Arka sayfa için kadın poposu fotoğrafı gerektiğinde erkek dünyasına yaranmak için ayakları kıçına vura vura koşturup popo fotoğrafı bulabilen kadınlar vardır.

Eylemde bebeğini düşüren genç, öğrenci kadın hakkında “Demek hem sosyalist, hem de orospu!” diyebilen, sizin dışarıdan bakınca adam sandığınız, allame-i cihan bildiğiniz adamlar vardır. Ama bu müptezelliğin bu kadar ortalara saçılması... Bari bu olmasın. Bari pislik içeride kalsın. Bari Engin Ardıç çıkıp “Çirkin, kara kuru solcu kızları öpseydin sana yumurta atmazlardı Emre Aköz’cüğüm” diye yazı yazmasın, yazamasın. Bunun ötesi ne? Bunun ötesi o “öpme” lafıyla kastettiği fiili adlı adınca yazmak...

O kızların sizin gibi ayarsız şişkolardan tiksineceğini hiç aklınıza getirmiyor oluşunuz ancak kendinizin meczubu olmanızla açıklanabilir. Büsbütün gitmiş kafa, Allah selamet versin!
(...)

SİZ HAYSİYETSİZ MİSİNİZ?

Arkadaş! Sevgili editörler, muhterem genel yayın yönetmenleri! Bir millet topyekün kadınlarına ve çocuklarına karşı taarruza geçmiş, her gün en az bir kadın öldürülüyor ve kim bilir kaç çocuk ensest kurbanı oluyor.

Bir şehrin neredeyse bütün ileri gelenleriyle üzerinden geçtiği 14 yaşındaki N.Ç. ile ilgili “Reddedebilirdi, kendisi istemiş” yollu bir mahkeme kararı veriliyor, o da yetmiyor mahkeme “Müsterihiz” açıklaması yapıyor iftiharla.
Bu memleketin üniversitelerinden birinde dekan diye koltuğa oturttukları bir adam, dekolte ve tecavüz arasında illiyet rabıtası kuruyor, bilimsel milimsel süsler vererek suratına. Başörtülü yazar kadınlar, bu saçmalığı eleştirdiği için Ergenekoncu ilan ediliyor. Kadın cinayetlerine, utanmadan, hâlâ “Cinnet!” başlığı atıyor gazeteler, bu cinnetlerde niyeyse hep kadınların öldürüldüğüne hiç şaşırmayarak.

“Hayatım tehlikede” diye mahkemeye başvuran kadınları bile korumayan (Koruyamayan değil, isteyerek ve bilerek korumayan) bir devlet var elimizde. Bu ahval ve şerait içinde işte iki cingöz çıkmış, bu duruma göbeklerini tuta tuta gülüyorlar. Genç kadınların “öpülerek” kendilerine getirilmesi gerektiğini konuşuyorlar köşe yazılarıyla.
Siz kendinizi bu adamlarla aynı mesleği yaparken görmek istiyor musunuz? Yok mudur bunun bir dibi?

Bu iki adam istifa etsin demeyecek mi hiç kimse? Bu kadar mıyız biz? Bu kadarcık mıyız? Bu kadar düşkün, kötürüm ve zavallı mıyız? (MEDYA SERVİSİ)

Evrensel'i Takip Et