12 Kasım 1999 22:00
'Enerji politikası yok'
'Enerji politikası yok'
TMMOB Yönetim Kurulu eski Üyesi Necdet Pamir, Enerji Bakanlığı'nın Türkiye'nin enerji ihtiyacına ilişkin tahminlerinin abartılı olduğunu belirterek, son dönemde "Türkmenistan ve Azerbaycan gazını da alalım. Bakü-Ceyhan da olsun Mavi Akım da olsun" gibi açıklamaların Türkiye'nin gerçek ihtiyacını yansıtmadığını söyledi. Pamir, Türkmenistan ve Azerbaycan gazının Türkiye için en uygun seçenek olduğunu belirtti.
Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'nda uzun yıllar çalışmış olan Pamir, önceki gün TMMOB'de "Uluslararası boru hatları ve Türkiye" konulu bir konferans verdi. Pamir, Türkiye'nin enerji ihtiyacına ilişkin çalışmaların sadece Enerji Bakanlığı tarafından yapıldığını, ancak bunların da abartılı rakamlar olduğunu söyledi.
AGİT Zirvesi'nde Bakü-Ceyhan projesinin imzalanacağına ilişkin haberlere ise Pamir, AGİT'te "hükümetler arası anlaşmalar"ın, "geçiş ülkeleri anlaşmaları"nın, "anahtar teslimi anlaşması"nın ve "Hazine garantisi anlaşması"nın imzalanacağını; ancak projenin hayata geçmesi için gerekli olan "Througthput garantisi" (petrolü verecek olan ülkenin boru hattına yıllara göre ne kadar petrol koyacağını ilişkin anlaşma) ve "hattın hisse dağılımı", "hattın işletme anlaşması", "kredi anlaşmaları"nın ortada olmadığını vurguladı.
Enerji sektöründe tam bir başıbozukluğun hakim olduğunu söyleyen Pamir, yanlış bilgiler üzerinden yanlış açıklamalar yapıldığını ve bunun da Türkiye'nin zararına olduğunu vurguladı. Projelerin olabilirliğinin ve Türkiye'nin çıkarlarının değerlendirilmesinin gerektiğini ifade eden Pamir, Türkiye'deki resmi kurumların dağınık olduğunu ve bunların değerlendirmesinin yapılmadığını ve her hükümet döneminde farklı sonuçlar çıkarıldığını belirtti.
TPAO özerk olmalı
TPAO'nun 1980'den sonra sadece arama ve üretim şirketi haline getirildiğini hatırlatan Pamir, uluslararası şirketlerin TPAO'nun aksine arama, üretim, taşıma, rafinaj, dağıtım, pazarlama işlerinin hepsini yürüten büyük şirketler olduğuna dikkat çekti.
Pamir, BOTAŞ'ın TPAO'dan ayrıldığını, TÜPRAŞ, Petrol Ofisi, BİTAŞ, PETKİM ve TÜMAŞ'ın da özelleştirme kapsamında olduğunu hatırlatarak, Türkiye'de enerji politikalarının olmamasının üstüne bir de böylesi bir dağınıklığın yaşandığına işaret etti.
TPAO'nun üretiminin düştüğünü söyleyen Pamir, TPAO'nun yapısının son derece politize olduğunu ve üst yönetimlerin işi bilenlerle değil, yandaşlarla doldurulduğunu kaydetti. Pamir, sektörde kurumlar arası çatışmanın da yaşandığını dile getirerek, TPAO'nun siyasilerden arındırılıp özerk olması gerektiğini vurguladı.
TMMOB Yönetim Kurulu eski Üyesi Necdet Pamir, Enerji Bakanlığı'nın Türkiye'nin enerji ihtiyacına ilişkin tahminlerinin abartılı olduğunu belirterek, son dönemde "Türkmenistan ve Azerbaycan gazını da alalım. Bakü-Ceyhan da olsun Mavi Akım da olsun" gibi açıklamaların Türkiye'nin gerçek ihtiyacını yansıtmadığını söyledi. Pamir, Türkmenistan ve Azerbaycan gazının Türkiye için en uygun seçenek olduğunu belirtti.
Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı'nda uzun yıllar çalışmış olan Pamir, önceki gün TMMOB'de "Uluslararası boru hatları ve Türkiye" konulu bir konferans verdi. Pamir, Türkiye'nin enerji ihtiyacına ilişkin çalışmaların sadece Enerji Bakanlığı tarafından yapıldığını, ancak bunların da abartılı rakamlar olduğunu söyledi.
AGİT Zirvesi'nde Bakü-Ceyhan projesinin imzalanacağına ilişkin haberlere ise Pamir, AGİT'te "hükümetler arası anlaşmalar"ın, "geçiş ülkeleri anlaşmaları"nın, "anahtar teslimi anlaşması"nın ve "Hazine garantisi anlaşması"nın imzalanacağını; ancak projenin hayata geçmesi için gerekli olan "Througthput garantisi" (petrolü verecek olan ülkenin boru hattına yıllara göre ne kadar petrol koyacağını ilişkin anlaşma) ve "hattın hisse dağılımı", "hattın işletme anlaşması", "kredi anlaşmaları"nın ortada olmadığını vurguladı.
Enerji sektöründe tam bir başıbozukluğun hakim olduğunu söyleyen Pamir, yanlış bilgiler üzerinden yanlış açıklamalar yapıldığını ve bunun da Türkiye'nin zararına olduğunu vurguladı. Projelerin olabilirliğinin ve Türkiye'nin çıkarlarının değerlendirilmesinin gerektiğini ifade eden Pamir, Türkiye'deki resmi kurumların dağınık olduğunu ve bunların değerlendirmesinin yapılmadığını ve her hükümet döneminde farklı sonuçlar çıkarıldığını belirtti.
TPAO özerk olmalı
TPAO'nun 1980'den sonra sadece arama ve üretim şirketi haline getirildiğini hatırlatan Pamir, uluslararası şirketlerin TPAO'nun aksine arama, üretim, taşıma, rafinaj, dağıtım, pazarlama işlerinin hepsini yürüten büyük şirketler olduğuna dikkat çekti.
Pamir, BOTAŞ'ın TPAO'dan ayrıldığını, TÜPRAŞ, Petrol Ofisi, BİTAŞ, PETKİM ve TÜMAŞ'ın da özelleştirme kapsamında olduğunu hatırlatarak, Türkiye'de enerji politikalarının olmamasının üstüne bir de böylesi bir dağınıklığın yaşandığına işaret etti.
TPAO'nun üretiminin düştüğünü söyleyen Pamir, TPAO'nun yapısının son derece politize olduğunu ve üst yönetimlerin işi bilenlerle değil, yandaşlarla doldurulduğunu kaydetti. Pamir, sektörde kurumlar arası çatışmanın da yaşandığını dile getirerek, TPAO'nun siyasilerden arındırılıp özerk olması gerektiğini vurguladı.
Evrensel'i Takip Et