30 Ağustos 1999 21:00
ABD'de ücret uçurumu
ABD'de ücret uçurumu
ABD'de yapılan bir araştırma, işçiler ile şirket yöneticileri arasındaki ücret farkının, büyük bir hızla artarak bir uçuruma dönüştüğünü ortaya koydu.
Politik Çalışma Enstitüsü (IPS) ve Adil Ekonomi İçin Birlik (UFE) adlı araştırma kuruluşları tarafından dün yayınlanan raporda, üst düzey bir şirket yöneticisi ile bir fabrika işçisi arasındaki ücret farkının, 1980'den 1998'a kadar, 1'e 42'den 1'e 419'a yükseldiği belirtildi. Yani, yıllık ortalama işçi ücreti 100 dolar kabul edildiğinde, şirket yöneticilerinin ücreti, 18 yıl içinde 4200 dolardan 41 bin 900 dolara çıktı.
Raporda, ortalama işçi maaşının, ortalama üst düzey yönetici maaşı kadar hızlı artması durumunda, bugün bir işçinin yılda 110 bin dolar kazanması gerektiği dile getirildi. ABD'de ortalama bir sanayi işçisinin ücreti, yıllık 29 bin dolar civarında bulunuyor. Aynı hesaplamayla, asgari ücretin de, saatte 5.15 dolar değil 22.08 dolar olması gerekli.
İki kuruluşun ortak çalışmasına göre, büyük bir şirketin yönetim kurulu üyesinin ortalama tazminatı, geçtiğimiz yıl 10.6 milyon dolar olarak gerçekleşti. Bu rakam, 1990'daki ortalama 1.8 milyon dolar rakamının beş katı.
Sadece geçtiğimiz yıl, şirket yöneticilerinin maaşı yüzde 36 artarken, işçi maaşı sadece yüzde 2.7 yükseldi.
Borsa patlaması
Uzmanlar, şirket yöneticilerinin maaş ve tazminatlarında görülen bu büyük artışın nedeni olarak, 1990'lı yıllarda şahlanan borsayı gösteriyorlar. ABD'li İnternet tekellerinin hisse senetlerinde görülen büyük yükseliş de, bu şirketlerin de yöneticilerine yansıdı. America Online (AOL)'ın başkanı Steve Case, geçen yıl 159 milyon dolar ücret alırken, Ebay Inc. yöneticisi Margaret Whitman, aynı dönemde 43 milyon dolar kazandı.
'Uzlaşma'nın sonu
ABD'li işçiler ile şirket yöneticilerinin gelirleri arasında oluşan korkunç uçurum, Reagan iktidarıyla birlikte başlayan "işçi-işveren uzlaşması" projesinin de sonunu haber veriyor. Sendika bürokratlarının, "hepimiz aynı gemideyiz" sözleri eşliğinde başlattığı sınıf işbirliği ve uzlaşması politikasına göre, şirketlerin iyi kâr ettiği koşullarda, hem patronlar, hem de işçiler bundan payını alacaktı. Zarar edilmesi durumunda da, külfet, işçi ile yöneticiler arasında paylaştırılacaktı. Ancak son 10 yıl boyunca, hemen hemen tüm sektörlerdeki şirketler kârlarına kâr katmalarına rağmen, işçi ücretleri reel olarak sürekli geriledi.
ABD'de yapılan bir araştırma, işçiler ile şirket yöneticileri arasındaki ücret farkının, büyük bir hızla artarak bir uçuruma dönüştüğünü ortaya koydu.
Politik Çalışma Enstitüsü (IPS) ve Adil Ekonomi İçin Birlik (UFE) adlı araştırma kuruluşları tarafından dün yayınlanan raporda, üst düzey bir şirket yöneticisi ile bir fabrika işçisi arasındaki ücret farkının, 1980'den 1998'a kadar, 1'e 42'den 1'e 419'a yükseldiği belirtildi. Yani, yıllık ortalama işçi ücreti 100 dolar kabul edildiğinde, şirket yöneticilerinin ücreti, 18 yıl içinde 4200 dolardan 41 bin 900 dolara çıktı.
Raporda, ortalama işçi maaşının, ortalama üst düzey yönetici maaşı kadar hızlı artması durumunda, bugün bir işçinin yılda 110 bin dolar kazanması gerektiği dile getirildi. ABD'de ortalama bir sanayi işçisinin ücreti, yıllık 29 bin dolar civarında bulunuyor. Aynı hesaplamayla, asgari ücretin de, saatte 5.15 dolar değil 22.08 dolar olması gerekli.
İki kuruluşun ortak çalışmasına göre, büyük bir şirketin yönetim kurulu üyesinin ortalama tazminatı, geçtiğimiz yıl 10.6 milyon dolar olarak gerçekleşti. Bu rakam, 1990'daki ortalama 1.8 milyon dolar rakamının beş katı.
Sadece geçtiğimiz yıl, şirket yöneticilerinin maaşı yüzde 36 artarken, işçi maaşı sadece yüzde 2.7 yükseldi.
Borsa patlaması
Uzmanlar, şirket yöneticilerinin maaş ve tazminatlarında görülen bu büyük artışın nedeni olarak, 1990'lı yıllarda şahlanan borsayı gösteriyorlar. ABD'li İnternet tekellerinin hisse senetlerinde görülen büyük yükseliş de, bu şirketlerin de yöneticilerine yansıdı. America Online (AOL)'ın başkanı Steve Case, geçen yıl 159 milyon dolar ücret alırken, Ebay Inc. yöneticisi Margaret Whitman, aynı dönemde 43 milyon dolar kazandı.
'Uzlaşma'nın sonu
ABD'li işçiler ile şirket yöneticilerinin gelirleri arasında oluşan korkunç uçurum, Reagan iktidarıyla birlikte başlayan "işçi-işveren uzlaşması" projesinin de sonunu haber veriyor. Sendika bürokratlarının, "hepimiz aynı gemideyiz" sözleri eşliğinde başlattığı sınıf işbirliği ve uzlaşması politikasına göre, şirketlerin iyi kâr ettiği koşullarda, hem patronlar, hem de işçiler bundan payını alacaktı. Zarar edilmesi durumunda da, külfet, işçi ile yöneticiler arasında paylaştırılacaktı. Ancak son 10 yıl boyunca, hemen hemen tüm sektörlerdeki şirketler kârlarına kâr katmalarına rağmen, işçi ücretleri reel olarak sürekli geriledi.
Evrensel'i Takip Et