6 kentte 7 YPG'liyi on binler toprağa verdi

Rojava'da IŞİD ile yaşanan çatışmalarda hayatlarını kaybeden YPG savaşçıları Mazlum Koç (Dilgeş Zilan),  Kerim Dayan'ın (Rizgar Kato) cenazesi, Hakkari'de, Erbil Kırmızıgül'ün (Engin Varto) cenazesi Muş Varto'da, Adem Özbek'in cenazesi Suruç'ta, Ahmet Coşkun'un (Erdal Herekol) cenazesi Adana'da, YPJ savaşçısı Lalihan Acar'ın (Evindar Botan) cenazesi Beytüşşebap'ta, YPJ'li Hatice Can'ın cenazesi ise Dargeçit'te on binlerin katıldığı cenaze törenleri ile son yolculuğuna uğurlandı.

HAKKARİ

Hesekê kentinde 30 Nisan tarihinde IŞİD ile girilen çatışmalarda yaşamını yitiren YPG savaşçıları Mazlum Koç (Dilgeş Zilan) ve Kerim Dayan'ın (Rizgar Kato) cenazeleri getirildikleri Hakkari'de, Özgürlük Meydanı'nda yüzlerce araçlık konvoy ile karşılandı. Yol güzergahında bulunan köylerden yurttaşlar da konvoya katılırken, YPG'lilerin cenazeleri daha sonra Hakkari Devlet Hastanesi'ne getirildi. Koç ve Dayan'ın yakınları gözyaşlarını tutamazken YPG'lilerin tabutları sarı, kırmızı ve yeşil renklerle süslendi. Hastanedeki işlemlerin ardından on binlerce yurttaş YPG'lilerin cenazelerini alarak, saygı duruşunun ardından Serê Solan Mezarlığı'na doğru yürüyüşe geçti. Törene katılan esnaf, kepenk kapatırken çeşitli kurumlarda çalışan yurttaşlar ise işlerini bırakarak törene katıldı.

Sık sık, "Bijî serok Apo", "Katil DAIŞ işbirlikçi AKP" ve "Bijî Serok Apo" sloganları atan kitle, PKK, KCK, YPG'lilerin fotoğrafları ve PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın dev posterlerini açtı. Kantar kavşağında 50 bin kişiye ulaşan kitlenin arasında HDP Hakkari milletvekili adayları Nihat Akdoğan ve Abdullah Zeydan, belediye eşbaşkanları, HDP ve DBP eşbaşkanları ve kitle örgütü temsilcileri de yer aldı.

Mezarlık yakınlarında araçlardan indirilen cenazeler, mezarlığa kadar omuzlarda taşınırken, bazı kadınlar fenalaştı. Kılınan cenaze namazının ardından cenazeler dualar eşliğinde defnedildi. Hep bir ağızdan "Çerxa Şoreşê" marşının okunmasının ardından DBP İl Eşbaşkanı Musa Çiftçi, Mahabad'ta çalıştığı Tara Oteli'nde, İtilaat elamanlarının tecavüzünden kurtulmaya çalışırken yaşamını yitiren Ferinaz Xostawanî'nin direnişini hatırlatarak, İran rejiminin Kürdistan halkına yönelik baskısını kınadı. İran'daki saldırıların, IŞİD'in saldırıları ve AKP'nin Kürtler yönelik saldırıların birbiriyle bağlantılı olduğunu söyleyen Çiftçi, Rızgar Kato ve Dılgeş Zilan'ın ailesine ve Kürt halkına başsağlığı diledi.

Her iki aile adına söz alan YPG Savaşçısı Mazlum Koç'un babası Bedirhan Koç ise, iki gündür cenazeler nedeniyle ayakta olan Kızıltepe ve Hakkari halkına gösterdikleri ilgi nedeniyle teşekkür ederek, yaşamını yitiren YPG'lilerin Kürdistan'ın çocukları olduğunu söyledi.

Konuşmaların ardından kitle Medrese Mahallesi'nde ve Işıklı köyünde kurulan taziyeleri ziyaret etti.

BEYTÜŞŞEBAP

YPJ savaşçısı Lalihan Acar'ın (Evîndar Botan) cenazesi Şırnak'ın Beytüşşebap ilçesine bağlı Germavê (Ilıcak) köyünde binlerce kişinin katılımıyla son yolculuğuna uğurlandı. Cenaze, aralarında HDP Şırnak Milletvekili ve Adayı Faysal Sarıyıldız ve kurum temsilcilerinin de bulunduğu binlerce kişi tarafından Beytüşşebap ilçesinde karşılandı. Ardından, onlarca araçlık konvoy ile Kato Dağı eteklerinde bulunan Germavê (ılıcak) köyüne doğru yola çıkıldı. Köy girişinde duran konvoyu binlerce kişi, PKK Lideri Abdullah Öcalan ve Acar'ın fotoğrafları ile PKK, YPJ bayraklarını açarak "Şehîd namirin" sloganları eşliğinde karşılarken, Acar ailesinin evinin önüne kadar yürüyüş yapıldı.

Cenaze töreninde, okunan duaların ardından konuşan MEYA-DER Cizre Şubesi Eş Başkanı Mele Kasım Yiğit, YPJ'li Acar'ın kadın özgürlüğünü Rojava direnişinde gördüğünü ve yönünü oraya çevirdiğini belirterek, Rojava'nın özgürlüğünün tüm Ortadoğu halkların özgürlüğü olduğunu söyledi.

Şırnak Milletvekilli Sarıyıldız, özgür yaşamın savunulması her zaman için büyük bedeller gerektiğine vurgu yaparak, artık hiçbir Kürt gencinin köle yaşamı kabul etmediğini, özgür ve yeni yaşam için de yönünü dağlara çevirdiklerini dile getirdi.

YPJ savaşçısı Acar'ın babası Abdülcelil Acar ise, kızlarının Kürdistan şehidi olduğunu belirterek tüm Kürt halkına başsağlığında bulundu.

Baba Acar'ın konuşmasından sonra Acar'ın cenazesi tekrar kadınlar tarafından omuzlara alınarak yürüyüş ile köy mezarlığında "Şehîd namirin" sloganları eşliğinde toprağa verildi.

VARTO

Rojava'nın Cizirê Kantonu'na bağlı Til Temir bölgesinde 30 Nisan'da çıkan çatışmada yaşamını yitiren YPG'li Erbil Kırmızıgül'ün (Engin Varto) cenazesi, Muş ve Bingöl yolu üzerindeki Yaygın (Ziyaret) beldesinde binlerce yurttaş tarafından karşılandı. HDP Muş Milletvekili Demir Çelik, HDP Muş milletvekili adayları, MEYA-DER, HDP, DBP yöneticilerinin de aralarında bulunduğu kitle, cenaze aracının arkasında Varto'ya doğru yola çıktı. Kepenklerin kapalı olduğu Varto'da ilçe girişinden ilçe çıkışına kadar binlerce yurttaş yol kenarlarına çıkarak sloganlar ile cenazeyi Goşkar (Yarlısu) köyüne doğru uğurladı. Goşkar köyü girişinde PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın posterleri ve KCK, PKK, HPG, YPG, YPJ bayrakları ile binlerce kişi cenazeyi karşıladı. Goşkar köyünün girişine getirilen cenaze buradan 15 bin kişilik kitle ile "Şehit namirin", "Bijî Serok Apo", "Bijî berxwedana YPG/YPJ/HPG", "Bijî berxwedana Kobané" sloganları ile ailesinin yaşadığı eve getirildi. Cenaze daha sonra tekrardan kitle tarafından yürüyüş ile Goşkar Köyü Cem Evi önüne getirildi. Cem evi önündeki alanda 15 bin kişinin katılımı ile cenaze töreni düzenlendi. Saygı duruşu ve "Çerxa Şoreşê" marşının hep bir ağızdan okunması ardından HDP Muş Milletvekili Adayı Mansur Işık kısa bir konuşma yaptı.

Işık, "Engin yoldaş omuzlarımıza çok büyük bir grev bırakarak ebediyete gitti. Bu yoldaşlarımızın kanında kimin elinin olduğunu çok iyi biliyoruz. Biz Kürdistan'ın kutsal topraklarından bu gökyüzünün altından diyoruz; ey şehit, sen bize onurlu bir yaşamın ne olduğunu çok iyi gösterdin. Biz de sana söz veriyoruz ki, Kürdistan'ı özgür bir ülkeye kovuşturacağız" diye konuştu.

HDP Muş Milletvekili Demir Çelik ise, şunları söyledi: "Engin yoldaş, Kobanê destanını yazan yoldaşımızdan sadece biridir. On binlerin, yüz binlerin, milyonların selama durduğu bu tarihi destanın önünde saygı ile durmak Kürt ve Kürdistan halkının görevidir. Onlar nasıl ki, aşklarını, gençliklerini hiçe sayarak biz özgür olalım diye canlarını verdiler. Bize düşen bu onurlu mücadeleye sahip çıkmaktır. Onun başbakan olması, onun Cumhurbaşkanı olması gerçeği tersyüz etmeye yetmez. Siz ki, Kürt'ün ve Kürdistan umudunu karartmak adına, siz ki insanlık değerlerini kirletmek adına vahşi DAİŞ'e destek vermediniz? Sizin döktüğünüz kan Kürt'ün kanıdır. Döktüğünüz kan özgür Kürdistan'a sevdalı olanların kanıdır. Bunun üzerinden hesap yapmayın, hesabınızı kursağınızda bırakırız."

YPG'li Engin Varto'nun babası Süleyman Kırmızıgül ise, "Kürdistan halkı başım ve gözüm üzerine geldiniz. Halkı için canını veren gerilla onurlu ve şerefli insanlardır. Onlar Kürt ve Kürdistan halkının şehitleridirler. Tüm Kürdistan halkının şehididir. Bu şehitlerimiz halkının onuru ve şerefi için canlarını veriyorlar. Hepimiz tek vücut gibi birlik olmalıyız" diye konuştu.

Cemevi önünde yapılan cenaze töreninin ardından binler, YPG'li Kırmızıgül'ün cenazesini omuzlayarak köy mezarlığına sloganlarla getirdi. Saygı duruşu ve dini vecibelerin ardından ise cenaze KCK, PKK ve YPG bayrakları ve çiçekler ile toprağa verildi. Cenazenin toprağa verilmesi ardından binlerce kişi cemevinde aileye taziye dileklerinde bulundu.

SURUÇ

Rojava'nın Cizîr Kantonu'nda IŞİD ile girdiği çatışmada 30 Nisan 2015 tarihinde yaşamını yitiren YPG'li Adem Özbek'in (Tajdin Sitemkar) cenazesi, dün getirildiği Diyarbakır'dan memleketi Urfa'nın Suruç ilçesine doğru yola çıkarıldı. Suruç'un Aligor Mahallesi'nin girişinde onbinlerce yurttaş tarafından karşılanan cenaze, omuzlara alınarak mahallenin çıkışına kadar sloganlar ile taşındı. Cenaze, buradan uzun araç konvoyu ile Suruç Devlet Hastanesi Morgu'na getirilirken, Özbek'in anne, bab ve kardeşleri morgda Özbek'in eline kına yaktı. Artan kınayı dışarda bekleyen gençlerin de ellerine yakan anne, duygulu anlar yaşanmasına yol açtı.

Burada omuzlara alınan cenaze, onbinler tarafından Zoncik köyüne doğru yola çıkarıldı. Yürüyüşte KCK, PKK, YPG,YPJ bayraklarının yanısıra, PKK Lideri Abdullah Öcalan ve yaşamını yitirmiş YPG/YPJ'lilerin posterleri taşındı. "Biji berxwedana YPG/YPJ, "Bijî serok Apo ve "Şehit namirin" sloganlarının atıldığı yürüyüş, 10 kilometre uzaktaki Zoncik köyüne kadar sürdü. Köyde, evinin önüne getirilen Özbek'in cenazesi daha sonra köyün mezarlığına taşındı. Burada kılınan cenaze namazı ardından "Çerxa Şoreşê" marşı eşliğinde yapılan saygı duruşu sonrası, Özbek toprağa verildi.

Özbek toprağa verildikten sonra mezar başında konuşan MEYADER Temsilcisi Şükrü Binici, baş sağlığı diledi. Sonrasında konuşan DBP İlçe Eşbaşkanı Mehmet Koşti, "Kürtlere düşmanlık edenler bilsin ki barışta ne kadar ısrarlı isek, değerlerimize el uzatanlara da karşıda savaşta o kadar ısrarlıyız" dedi. Son olarak konuşan HDP Urfa Milletvekili İbrahim Binici, "Bugünümüzü ve gelecek özgür yarınları onlara borçluyuz. Kobanê, Şengal, Hesekê şehitlerinin sorumlusu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'dur" dedi.

Kitle daha sonra kurulan taziye çadırına geçip, taziye dileklerinde bulundu.

DARGEÇİT

YPJ'li Hatice Can'ın (Doza Jiyan) cenazesi ise, binlerce kişi tarafından düzenlenen törenle memleketi Dargeçit'te toprağa verildi. YPJ'li Hatice Can'ın cenazesi dün Şenyurt Sınır Kapısı'ndan alınarak Mardin'e getirilip Mardin Kızıltepe Özel İpek Yolu Hastanesi'nde bir gece bekletildi. Bugün sabah saatlerinde MEYA-DER yöneticileri ve ailesi tarafından alınan YPJ'li Can'ın cenazesi, yüzlerce araçlık konvoy ile Sümer (Deywan) Durağı'nda karşılandı. HDP Mardin milletvekili adayları ve kurum temsilcilerinin katıldığı törende, esnafın da kepenk kapattığı görüldü. Omuzlara alınan YPJ'li Can'ın cenazesi, "Bijî berxwedana Kobanê", "Doza Jiyan yaşıyor YPJ savaşıyor", "Şehid namirin" sloganları eşliğinde Dargeçit Şehitlik Mezarlığı'na getirildi.

Yapılan defin işleminin ardından, "Çerxa Şoreşê" marşı eşliğinde saygı duruşunda bulunuldu. Törende konuşan HDP Mardin Milletvekili ve Milletvekili Adayı Gülser Yıldırım, onurlu bir yaşam için savaşmak zorunda olan gençlerin yolundan yürümeye devam edeceklerini söyledi.

YPJ'li Can'ın ablası ise, kardeşi için yazdığı şiiri mezarı başında okudu.

Mezara karanfiller konulmasının ardından tören sona erdi.

ADANA

Rojava'nın Hesekê kentinde 30 Nisan tarihinde IŞİD ile girilen çatışmalarda yaşamını yitiren YPG savaşçı Ahmet Coşkun'un (Erdal Herekol) cenazesi, dün akşam Diyarbakır'da yapılan otopsisinin ardından onlarca araçlık konvoyla Adana'ya getirildi. YPG'li Coşkun'un cenazesi, Adana Ceyhan ilçesinde E-5 karayolu üzerinde, PKK Lideri Abdullah Öcalan'ın dev posteri ile PKK, KCK, YPJ ve YPG bayraklarını taşıyan yüzlerce yurttaş tarafından "Şehîd namirin", "Bijî Serok Apo" ve "Ey şehîd xwîna te erdê namîne" sloganlarıyla karşılandı. Karayolunu trafiğe kapatan kitle saygı duruşunda bulundu. Ardından konvoyla YPG'li Coşkun'un cenazesi, ailesinin evinin bulunduğu Seyhan ilçesi Gülbahçe Mahallesi'ne getirildi. Cenazenin getirilişi sırasında duygusal anlar yaşanırken, esnafın da kepenk açmadığı görüldü.

YPG'li Coşkun'unun cenazesi, ailesinin evinin önünde toplanan on binlerce kişi tarafından yapılan yürüyüşle Küçükoba Mezarlığı'na götürüldü. Yürüyüş güzergâhında bulunan yurttaşlar kitleye zafer işaretleri, alkışlar ve zılgıtlarla eşlik etti. Mezarlık önünde YPG'li Coşkun'unun cenazesi araçtan alınarak omuzlarda taşındı. Kitle, mezarlık içerisinde Coşkun'unun cenaze namazını kıldı.

Cenaze namazının kılınmasından sonra YPG'li Coşkun'unun tabutu tekrar omuzlara alınarak mezar başına getirildi. Cenazenin defin işlemi öncesi kitle özgürlük ve demokrasi mücadelesinde yaşamını yitirenler anısına saygı duruşunda bulundu. Ardından kısa bir konuşma yapan MEYADER üyesi Ramazan Ceylan, Kürt halkının özgürlüğü için mücadele edip, yaşamını yitirenlerin mücadelelerinin yürütücüleri olacaklarını söyledi. YPG'li Ahmet Coşkun'un babası Habeş Coşkun ise, "Kürt halkının ve Serok Apo'nuın başı sağ olsun. Şehidimiz tüm Kürt halkının şehididir" dedi.

Konuşmaların ardından YPG'li Coşkun'un cenazesi, "Şehid namirin" sloganı arasında toprağa verildi. (DİHA)