2 Mayıs 2015 12:48

Mamak'a ilkbahar geldi, kız kardeşini de getirdi

Yatılı okulda okuyanlar bilir, hemen herkesin bir ablası veya kız kardeşi vardır. Şimdi var mıdır, bilemiyorum ama bizim köylerde çoğu kadının bir bacısı vardı; derdini, sırrını paylaştığı, bunaldığında sığındığı, akıl aldığı, yani dayanıştığı bir bacısı. Bugün bu kız kardeşliği mahalle ve köy derneklerinde yeniden diriltmeye çalışıyoruz.

Mamak'a ilkbahar geldi, kız kardeşini de getirdi

Nurhayat FARIMAZ

Tam da bu yüzdendir ki; derneğimizin mahalle içerisinde olması ve “Kız Kardeşim Kadın Dayanışma Derneği” adını taşıması çok değerli. Dernekleşmemiz “Hadi bir dernek açalım” fikriyle olmadı. Mahalledeki kız kardeşlerimizle her zaman toplanıyorduk. Sonra yemeli-içmeli bir gün yaptık. Orada “Kendimiz için, kadınlar için neler yapabiliriz?” sorusunu tartıştık; kadın cinayetlerini, hükümetin kötü ve kandırmacalı kadın politikalarını konuştuk. Kandırmaca diyorum çünkü “kadın istihdamı” diyorlar ama mahallemize gelen bir istihdam yok. Kadınlar için bir sürü şey yaptıklarını söyleyenleri dinlerken mahalleye baktığımızda daha kötüye giden bir yaşam var kadınlar için. Çalışmak isteyenler ancak ev temizliği, büro işleri, evde çocuk bakma gibi işler bulabiliyorlar kendilerine, yani güvencesiz çalışma. Kaç kadın şiddete uğradığında merkezi bir yere gidip başvurabiliyor? Elbette çok azı… Oysa yakın bir yerde danışacağı, kendini ait hissettiği bir yerin olması acil ihtiyacı, şiddete veya tacize uğrayan kadının. Kız kardeşleriyle dertleşeceği yer, dayanışacağı yer, yani bir kadın derneği.
 

SEÇİM BİLDİRGELERİNDE KADININ ADI BİLE YOK
Yine bir seçim zamanı. Bir taraftan siyasi partiler seçim bildirgelerini açıklıyor ama çoğu partinin seçim bildirgesinde kadının adı bile yok. Kadın aday sayısını  üç beş çoğaltınca kadın sorununu çözdüklerini sanıyorlar. Sadece öldürüldüğümüzde iki söylemle bitmeyecek bu cinayet ve tacizler. Yeni, gerçekçi ve uygulanabilir kadın politikaları uygulanmak zorunda. Öncelikle bir “Kadın Bakanlığı” açılmalı. Dernekteki kadınlarla Kadın Bakanlığı kurulması talebimize ilişkin çalışmalara başladık. Bunun için her partinin kadın vekil adaylarını çağırıp ‘’Kadınlar için ne yapacaksınız?’’ sorusunu soracağımız bir panel yapmayı düşünüyoruz.
Diğer yandan Mamak’ta onca emekle açtırdığımız kadın sığınma evi kapatıldı, bunun için de bir imza çalışması başlattık. Hepimiz biliyoruz ki “sığınma evi açtık ve sorun bitti” olmuyor. O evin güvenilir, yaşanabilir ve kadınların yaşama yeniden başlayabileceği olanakları sağlayabilir olması gerek. Mahallemizde tehditle yaşayan kadınların var olduğunu hepimiz biliyoruz ama yalnız başımıza yapabileceğimiz bir şey yok; bu yüzden mahallelerdeki kadın örgütlenmeleri hayati önem taşıyor.
 

8 MART'TAN 1 MAYIS'A SOKAKLARDAYIZ
8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü'nde Mamak'taki Köy Dernekleri ve kurumlarının oluşturduğu Mamak Demokrasi Platformu'na katılarak, 7 Mart'ta geniş katılımlı yürüyüş ve salon etkinliği yaparak merkezi etkinliğe çağrımızı yapmıştık. 1 Mayıs için de Mamak Demokrasi Platformu'nda yer aldık ve 1 Mayıs çalışmalarına katıldık. Tuzluçayır'da yapılan 1 Mayıs etkinliğinden sonra, platformun ana pankartının yanı sıra kendi pankartlarımızla merkezi etkinliğe katıldık.
 

NE VAR BURADA?
Kız kardeşlerimizle her cumartesi günü toplanma kararı aldık, diğer günlerde de sırayla derneği açıyoruz.  Geçtiğimiz haftalarda toplantılarımıza başladık. Tanıdık tanımadık, genç yaşlı birçok kadın geldi, gelmeye de devam ediyor. Sokaktan geçerken “Ne var burada diye bir baktım” diyen kadınları kapıda karşılayıp çay ikram ediyor ve derneğimizi anlatıyoruz. Üye olanlar ve katkı sunanları gördükçe yüzümüz gülüyor başarmanın hazzıyla. Teyzenin biri derneği yeni açtığımız için Kur'an okudu, birisi türkü söyledi, birisi gezi yapılmasını istedi, birisi oy istedi... Dernek mahalle içinde olunca, herkes kendi dilediği gibi geliyor, kendi isteklerini dile getiriyor.
İşte böyle kız kardeşlerim…  Daha çok paylaşmak dileğiyle…

Evrensel'i Takip Et