07 Mart 2015 10:21

YYÜ'de ‘bayanlara’ özel vaaz

Yaklaşan Dünya Emekçi Kadınlar Günü öncesi biz kadınlar olarak dayanışmamızı daha fazla büyütmek, yakılmamak için bu düzeni yıkmak zorundayız...

MART 2015

Paylaş

Özge ÖZDEMİR
Ülkenin her yerinde sıcaklığını koruyan bir konu var ki kadın cinayetleri ve kadına yönelik şiddet. Mersin'de üniversite öğrencisi Özgecan’ın başına gelenler mesela. Aynı hafta iki kadın cinayetinin daha yaşanması kadının nasıl bir zulüm ve baskı altında olduğunu erkek egemen toplumda kadının hiçe sayılmasının en can alıcı ve acıtıcı örnekleridir.
Bir de bu olaylara farklı kesimlerden farklı bakış açıları var tabi. Bunlardan biri ise Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Kredi Yurtlar Kurumu (KYK) Kız Öğrenci Yurdunda yemekhane camına asılan “Her Cuma bayanlara yönelik vaaz verilecektir. Tuşba Müftülüğü” ilanı. Bu ilanı ilk gördüğümde çok da ilgilenmemiştim sonra fark ettim ki bu ilan tam da bu ülkeyi ayağa kaldıran Özgecan cinayetinden sonra asılmıştı. Bu yapılan uygulama bilimsel bir eğitim kurumu olan üniversitenin yurdunda gerçekleşiyor. Enteresan olan sadece bu değil. Sanki kadın, cinayetlerin sorumlusuymuş gibi verilecek vaaz da “bayanlara” yönelik oluyor. Olaylara nasıl bakıldığı da gayet ayan beyan ortada. Devletin başındakilerden ve erkek egemen toplumdan çok farklı değil. “O saatte orada ne işi vardı” diyenle aynı hoca efendinin vaazda kadınlara ne söyleyeceğini de tahmin etmek zor olmasa gerek.
Kadının en başta aile, sonra çevre, toplum ve devlet tarafından baskılandığı yetmiyormuş gibi din baskısı da uygulanıyor. Aynı vaaz erkeklere verilse tepki şu olurdu galiba. ‘Sen karışma hoca, aile meselesidir.’
Böyle bir tutum izleyecek “müftülüğümüz” yok tabi. Onun yerine kadının nasıl davranması gerektiğini, onu nasıl zapturapt altına alacağını belirlemektedir. Çünkü onların gözünde suçlu olan kadındır. Mini etek giydiği için, gece geç saatte dışarıda olduğu için, daha bir sürü de sebep yazılabilir. Ama gereği yok. Onlara göre "Kadın, kadın olduğu için özgür birey olmaya çalıştığı için suçludur. Ölümü, dayağı, baskıyı, hiçe sayılmayı hak eder."
Yaklaşan Dünya Emekçi Kadınlar Günü öncesi biz kadınlar olarak dayanışmamızı daha fazla büyütmek, yakılmamak için bu düzeni yıkmak zorundayız.