07 Ekim 2015 00:53

Cahide Sonku’yu canlandıran Nilüfer Açıkalın: Hayatlarını yıkıp dökenlere saygılar

'Cahide Sonku Müzikali' ile sahneye çıkan Nilüfer Açıkalın, Sonku’ya olan hayranlığını, oyunu ve role hazırlanma sürecini anlattı.

Paylaş

Hakan GÜNGÖR
İstanbul

Tiyatro Keyfi, Türkiye’nin ilk kadın sinema yönetmeni olan, dönemine damga vurmuş oyuncu Cahide Sonku’nun hayatını bir müzikal olarak sahneye taşıyor. Nilüfer Açıkalın, hayranlık duyduğu Sonku’yu canlandıracak olmasının kendisini nasıl heyecanlandırdığını ve Sonku’yla benzer yanlarını anlattı.

“Tiyatro Keyfi’nin Kurucusu, Yönetmenim Kemal Başar, Beyoğlu Mask Müzik Kulubü’nde Gökhan Dabak’la beraber yazıp bestelediğimiz özgün şarkılarımızı söylediğim bir akşam beni izledikten sonra Cahide Sonku Müzikali’ni benim için yazdırmaya karar vermiş” diyor Açıkalın. Gökhan Eraslan’ın oyunun metnini yazar yazmaz kendisine gönderdiğini belirten Açıkalın, “Metni okuduktan sonra role çarpıldım ve hemen çalışmaya başladık. Yaklaşık iki aya yakın bir masa başı ve dramaturji çalışması yaptık. Bu sırada olağanüstü yaratıcı ve yetenekli müzisyen Orhan Enes Kuzu şarkılarımızı hazırlıyordu. Bir yandan tekst üzerinde çalışırken bir yandan şarkılara çalışıyordum. Yüksel Aymaz’ın ışık rejisi ve Canan Göknil’in kostüm tasarımının da işin içine girmesi mükemmel ve tamamlayıcı oldu” ifadelerini kullanıyor.

‘DÜRÜST, YIRTICI, HIRSLI, SOĞUK…’

Oyunun yönetmeni Kemal Başar’ın sezgilerini, zamanlamasını, koordine kabiliyetini takdir ettiğinin altını çizen Açıkalın, Cahide Sonku’yu çocukluğundan bu yana hafızasının ıssız bir yerinde özenle saklayıp koruduğu bir karakter olduğunu belirtiyor. “Bana bu rolü oynamam için teklif geldiğinde hiç şaşırmadım sadece heyecanlandım. Çok eski bir dostu ruhuma çok yakın bir yareni yeniden bulmuştum sanki” diye konuşan Açıkalın, Sonku’yu şöyle anlatıyor: “Güçlü, müdanasız, kimseye eyvallahı olmayan, dürüst, yırtıcı, hırslı, soğuk, ne istediğini bilen ve tabii güzel bir kadın. Bazıları onun çok da güzel olmadığını sadece çok alımlı olduğunu söylüyorlar ama güzellik göreceli bir kavram ve Cahide benim güzellik ölçütlerime çok uygun.”

Cahide Sonku ile arasında benzerlikler keşfedip etmediğini soruyoruz Açıkalın’a. Sonku’nun alkole olan düşkünlüğünü hatırlatıyor Açıkalın; “Cahide alkole çok düşkün ama ben kendi potansiyelimi bilen biri olarak yazabilme yeteneğim olmasaydı belki ben de alkolik olabilirdim. Bilincindeyim, beni yok olmaktan kurtaran yazmak olmuştur çünkü maalesef içinde bulunduğumuz ışıltılarla insanı kandıran ortam son derece acımasız ve ruhuma hiç uygun değil. Ben o ışıltıları elinin tersiyle itmiş biriyim. Starlık kavramına başkaldıran belki de tek kişiyim. Bile isteye o yaftayı yapıştırmadım kendime, özgürlüğü seçtim.” Yazabilme yeteneği olmasaydı Cahide Sonku kadar hırslı olabileceğinin altını çiziyor Açıkalın, “Herkes kendi hayatının mimarı ancak ben kendi hayatlarını yıkıp döken insanlara da büyük saygı duyuyorum. Hatta çekinerek söyleyeceğim, hayranlık duyuyorum çünkü benim de kendi hayatımı bilerek yıkıp dökmüşlüğüm var.”

‘YAŞASAYDI MUTLULUK DUYARDI’ DEDİLER

Peki Açıkalın, Cahide Sonku gibi bir döneme damga vurmuş önemli bir ismi canlandıracak olması nedeniyle tedirginlik yaşadı mı? Açıkalın, “Aksine ‘nihayet’ dedim, ‘Nihayet taşlar yerine oturdu” diye düşünmüş. “Kendimi bildim bileli duvarımdaki çalışma panomda resmi durur, oynadığı filmin küçük afişi camlı masamın içindedir yani bir ömür boyu çalışma alanlarımdan bana göz kırpan bir kadındır Cahide. Bu büyük bir tesadüf ve olağanüstü bir yanı var. Üstelik hayatlarımızdaki akışın dönemsel olarak farklılıkları olmakla beraber örtüşen birçok yanı da var. Annem ve babam da ‘Cahide yaşasaydı onu senin oynamandan büyük mutluluk duyardı’ dediler. Bu referans doğru yolda olduğum yönünde oldukça güçlüdür benim için” diye konuşuyor Açıkalın.

Oyunu izleyenlerin Cahide Sonku’yu tanımış ve anlamış olarak ayrıldıklarını vurgulayan Açıkalın, “Bu yüzden biraz buruk, biraz saygılı ama en çok da onun gücünden etkilenerek çıkıyor izleyici oyundan. Bu da izleyenin gücüne güç katan bir katarsis yaratıyor ister istemez” diyor.

SİNEMANIN İLK FIRST LADY’Sİ CAHİDE SONKU

Türk Sinema Tarihi kitabında Giovanni Scognamillo’nun “İlk first lady” diyerek andığı Cahide Sonku, 1916’da doğdu. Tiyatro oyuncusu olan Cahide Sonku zamanla sinema filmlerinde oynamaya başladı. Yıldız olarak anıldığı yıllarda Sonku Film adında bir de yapım şirketi kuran Sonku, senaryolar yazmış, yönetmenlik yapmıştı. Sonku, zamanla gözden düşen ve parlak kariyeri Beyoğlu meyhanelerinde son buldu. Sonku, “Aysel, Bataklı Damın Kızı (1934)”, “Şehvet Kurbanı (1940)”, “Senede Bir Gün (1945)”, “Beklenen Şarkı (1953)” gibi filmlerde rol almıştı.

Cahide Sonku Müzikali, 9, 13, 16 ve 30 Ekim Borusan Oto Dolmabahçe Sahne'de, 24 Ekim'de ise Leyla Gencer Opera ve Sanat Merkezi'nde seyirciyle buluşacak. Biletler Biletix ve gişede: 0538 272 23 79

ÖNCEKİ HABER

Öğrencilere 600 TL’lik kitap dayatması

SONRAKİ HABER

Parasız, bilimsel, demokratik ana dilde eğitim için...

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...