28 Haziran 2013 11:45

Haydi gençlik kampına!

Umut İlter - Destina Çelik

Yaşanan bu birlik ve beraberlik ve günümüzün dolu dolu geçmesini sağlayan atölyeler, konserler gibi etkinlikler bana çok şey öğretti. Kampa gelip de bir şey öğrenmeden ayrılmak çok zor. Tüm bu güzellikleri yaşamak ve yeni şeyler öğrenmek adına bu sene tekrar kampa gideceğim.
Ama bu sene diğer katılışımdan farklı olarak kamp paramı ve kamp harçlığımı kazanmak için çalıştım. Bu benim ilk işimdi. Bu şekilde hem aileme yük olmayacağım hem de kendi emeğimle kamp paramı karşıladığım için daha rahat bir tatil geçireceğim. İnsanın kendi emeği ile bir şeyleri başarması kadar güzel bir şey olamaz! Bunu kampa gelen herkes bilir.
Tüm Türkiye gençliğini kendi emeğimizle üretip, birlikte tükettiğimiz, birlikte eğlendiğimiz gençlik kampına davet ediyorum. Gelin barış sesini hep birlikte yükseltelim. 16-25 Ağustos tarihleri arasında İzmir Dikili Sotes Tatil Köyü’nde buluşalım.

İlk kez kampa gidecektim, bunun heyecanını yaşıyordum. Nasıl olacak, kimler gelecek, neler yapılacak gibi sorular vardı kafamda hep. O bir hafta hiç geçmeyecek dedim kendi kendime.
Çok küçüktüm o zaman. Kimseyi de tanımıyordum. Çok sıkılacağımı düşünüyordum. Ve kamp zamanı geldi. İlk iki gün beni çok zorladı. (alışma aşaması, tanışma faslı...)

ANLATILMAZ YAŞANIR

Hatta bir anımı anlatayım size. Bir gün akşam kimseyi bulamadım kayboldum sandım. Çadırıma dönüp ağladım kimse yok diye. Sonra annemi aradım. O da orada bulunan Arif abiyi aradı. Arif abi gelip beni aldı ve birçok kişiyle tanıştırdı. Çok komikti gerçekten. Sonra bir sürü arkadaşım oldu. Kamp daha eğlenceli geldi bana ama artık günler çok çabuk geçiyordu. Üzücü yanı oydu.
Hep beraber yemek hazırlar, müzik dinler, halay çekerdik. Son günün akşamı çok güzeldi. Sahilde ateş yakıp etrafına dizilmiştik, halay çekmiştik, konuşmuştuk. Yani diyeceğim o ki; herkesin bunları yaşamasını çok isterim. Anlatılmaz yaşanır derler ya, bu da o biçim işte.

Evrensel'i Takip Et