Bir tecavüz endüstrisi: Medya

BİR evi bir insana nasıl dar edersiniz? Psikolojik, ekonomik, fizyolojik bir şiddet ne kadar etkilidir? Bir insan kendi hayatının içinde nasıl bir böcek konumuna getirilir. Eğer Öyle Bir Geçer Zaman Ki isimli duygu pornografisini andıran diziyi izliyorsanız, bir insanın hayatının Türkiye’nin karakollarına ve işkence odalarına nasıl çevrilebileceğine dair fikir sahibi olmuşsunuzdur.

Elbette hepimiz bu diziye öyle ya da böyle maruz kaldık. Ağlayan Çocuk Osman’dan, Sadakatsiz Maço Erkek Ali Kaptan’a içimizdeki zenofobiyi okşayan Karolin’e kadar dizideki tüm karakterler katıksız stereotype’lerin sonuçları. Erkek egemen coğrafyanın bize verdiği  emirlerin sıralandığı bir şov, ne kadar göz yaşı o kadar seyirci oyunu. Kalbimize atılan oltanın bütün iç organlarımızı delişi yani. Örneğin hangimiz Osman’ın annesi polis tarafından Karolin’i bıçaklaması sonucu götürülürken izleyip göz yaşı imalat tesislerine yazılmadı? Aynı göz altıların benzerleri İzmir’de daha bu hafta üstelik insanlar birini bıçaklamamışken olurken kimse 6 sosyalist için o göz yaşlarını dökmedi. Televizyonun görünür kıldığı şeyler vardı ve biz onları göremezdik. Örneğin tüm sosyalistlerin burjuva ailelerin yakışıklı çocuklar olduğu, ülkücülerin özünde iyi çocuklar olduğu dizide bana kalırsa insafı sorgulanması gereken asıl insan o yönetmen. Neden mi? Dizide bir annenin tecavüze uğrayışının öz oğluna zoom yapılarak aktarılışını Türkiye medya tarihinin hangi kadın kanıyla bezenmiş sayfasına, bana kalırsa çocuk pornografisinin statüsünde bir sorguya muhtaç biçimde aktarıyor da ondan. Türkiye tecavüzün estetize edilmesine alıştı. Fatmagül’e tecavüz öncesinde içilen içki, Fatmagül’ün donu şeklinde ticari ürünlerin piyasaya çıktığı ülkede acaba Cemile’nin üstündeki eşarp, Ali Kaptan’ın takma bıyıkları kadar yönetmenin insaniyete olan saygısı da satışa çıkmış mıdır?

TECAVÜZÜN BAŞARISI

Konu keşke sadece Öyle Bir Geçer Zaman Ki ile kısıtlı kalsaydı. Bu yazı yazılırken henüz yayınlanmamış olan bir başka çok izlenenimiz “Muhteşem Yüzyıl” hareminden gelen tecavüz haberiyle televizyon başında geç kalmış tatminlerini kollayanları sevindirmiş olmalı ki Youtube’daki fragman bile heyecanla yorumlanır olmuş. Kadınların üreme ünitelerinden üreme için yarışan ünitelere doğru çevrilen algısıyla hepimize kadının saraydaki ve muhafazakar yeni dünyamızdaki yerini öğretmeye niyetlenen ve halvet halini kadının erkeğe pazarlanmasının başka hiçbir şekilde yorumlayamamış bu dizinin tecavüze yer vermemesi komik olurdu. Fragmanda görüldüğü kadarıyla tecavüzün o garip terimle “başarıya ulaşıp ulaşmadığı” henüz belli değil. Tecavüzün başarısını ölçme iğrençliğine erişmemiz ve bir tecavüz endüstrisi oluşturmamız ise artan muhafazakarlığın asıl muhafaza ettiği şeyin erkek iktidarı olduğunun en net kanıtı değil mi? (İzmir/EVRENSEL)