15 Şubat 2023 18:26
Son Güncellenme Tarihi: 15 Şubat 2023 21:59

Pazarcık'ta kaymakam yardımlara el koydu

Depremin merkez üssü Pazarcık'ta bulunan Hasankoca Mahallesi Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğinde, toplanan yardımlara AFAD tarafından dağıtılacağı gerekçesiyle el konulmak isteniyor.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Depremin merkez üssü Pazarcık’ta bulunan Hasankoca Mahallesi Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğinde toplanan yardımlara “Bizim yönetimimiz dışında yardım dağıtımı yapamazsınız” denilerek Kaymakamlık tarafından el konuldu. Büyük yıkımın yaşandığı Pazarcık’ta depremzedeler devletin yardımları ulaştıramamasından şikayet ediyordu. 

Depremin merkez üssü Pazarcık'ta bulunan Hasankoca Mahallesi Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğinde, toplanan yardımlara el konulmak istendi. HDP, emek ve meslek örgütlerinin koordinasyonunda çok sayıda yardımın organize edildiği dernek binasına jandarmalar eşliğinde kaymakam geldi. Yardımların sadece AFAD tarafından dağıtılacağını söyleyen Pazarcık kaymakamı, bunun için yöneticiler görevlendireceğini söyledi. Dernekte kurulan dayanışma ağındaki görevliler, bunun kayyum atamak olduğunu söyleyerek itiraz ettiler. Duruma tepki gösteren depremzedeler köyevi etrafında toplanırken, jandarma depremzedeleri uzaklaştırmaya çalıştı.

KAYMAKAM "YARDIM DAĞITAMAZSINIZ" DEDİ

Gelişmeler hakkında gazetemize konuşan Eğitim Sen Ankara 2 Nolu Şube Yöneticisi Yurdagül Cabat, "Bu derneğe gelen bütün malzemeler burada depolanıyor ve dağıtılıyordu. Ancak Pazarcık kaymakamı beraberinde yüzlerce askerle buraya gelerek yardımlara el koyduklarını söylediler. 6 kişilik yönetim atayacaklarını, bu yönetim altında dağıtım yapabileceğimizi, bunun dışında yapamayacağımızı söylediler. Biz bunu kabul etmeyeceğimizi söyledik. İktidar koordinasyonu sağlayamazken, dünyanın dört bir yanından emek demokrasi güçlerinin getirdiği yardımlara engel oldular" değerlendirmelerinde bulundu.

Pazarcık'taki köyevine jandarma müdahalesi.

Pazarcık'taki köyevi

"HALKIN ÖFKESİNDEN KORKANLAR ÜÇ GÜN YOKTU"

HDP Milletvekili Ali Kenanoğlu ise yaşananları şöyle aktardı: “Depremin ikinci günü sabahtan beri ben Pazarcık’taydım. Ne kaymakam ne de devletin bir yetkilisini gördük, ne asker ne polis gördük. Sadece bir enkazın başında iki AFAD görevlisi vardı. Onun dışında insanlar kendi yakınlarını enkazdan çıkarmaya çalışıyorlar ya da umudu kesmişlerse enkazlarının başında bekliyorlardı. Bölgede ilk seyyar mutfağı kuran HDP’ydi. Bizim gençlerimiz duvarları çatlamış cem evinin içine girdiler. Oradan çadır ve mutfak malzemelerini çıkardılar, ilk çorbayı HDP kaynattı. Halkın öfkesinden ve tepkisinden dolayı depremin ilk üç gününde hiçbir şekilde ortalıkta olmayanlar halkın kendi kendine örgütlenmesiyle birlikte ortaya çıktı.

"HALKIN MALINI GASBEDİYORLAR"

İktidar denilen, devlet denilen olgu sorgulanmaya başlandı. Bu enkazın altında kalan devlet kurumları, şimdi toplanan yardımlara erzaklara el koyuyor. Çünkü onların yetmezliği, acizliği ortaya çıkmış oluyor; halk onlara güvenmiyor. İnsanlar yardımlarını devletin kurumlarına yapmıyor. Çünkü bu zamana kadar yağmaladılar, soyup soğana çevirdiler, kurumların içini boşalttılar. İnsanlar devlet kurumları yerine, daha güvendiği kurumlara, kendi kurumlarına yöneliyorlar. Kendi beceriksizliklerini bertaraf etmek için de oradaki organizasyonları, halkın çaresizliğine çare olmaya çalışan insanları engellemeye çalışıyorlar. Ben bölgedeyken işe yarayan malzemelere el koyuyorlardı. Bölge halkı çadır diye kıvranıyor, çadırlara el koyuyorlardı. Şimdi anlaşılıyor ki yardım kampanyası içindeki tüm malzemelere el koyuyorlar. Çünkü insanlar onların kapılarına değil, güvendikleri kurumların kapısına gidiyor. Bu karar devletin içi boşalmış kurumlarına itibar kazandırmaz, yaptıkları bir gasptır. Halkın malını gasp ediyorlar. Halkın bir araya gelerek oluşturdukları mallara mülklere çöküyorlar. Bunu kabul etmemiz mümkün değil, bunu her alanda teşhir edeceğiz. Bunun hesaplaşması ağır olacak. Bunun siyasi bedelleri olacak ve bu bedelleri onlara ödeteceğiz.”

DAYANIŞMA AĞINA DA KAYYUM

Gazetemize konuşan CHP Milletvekili Orhan Sarıbal da kaymakamlığın dernekteki dayanışma ağının başına yönetici atadığını, dernekteki görevlilerin de binadan ayrıldığını anlattı. Dernek binasında barınan depremzedelerin kalmaya devam edeceğini dile getiren Sarıbal, kaymakamlığın dernekteki yardımlara el koyması nedeniyle birçok şehirden gelen yardımların kesilebileceğini dile getirdi. 

"SEFERBER OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ"

Konuyla ilgili basın toplantısı düzenleyen HDP Eş Genel Başkanı Pervin Buldan, partisinin Pazarcık’taki yardım çalışmalarının engellenmesine tepki göstererek, “Yardımları engellemek haddinize değil, halkımız için seferber olmaya devam edeceğiz. Depremde insanların yanında olmayan insanları enkazın altında bırakan insanları soğukla açlıkla susuzlukla karşı karşıya bırakan bir anlayışa karşı her türlü seferberliği yapmaya çalışacağız” dedi.

"HALK OHAL YA DA KAYYUM DEĞİL YARDIM BEKLİYOR"

Sosyal medya hesabından açıklama yapan EMEP Genel Başkanı Ercüment Akdeniz "Halk OHAL ya da kayyum değil yardım bekliyor" diye seslendi. Akdeniz paylaşımında "Deprem yerinde gönüllülerin dayanışmasını zedelemeyin. Kayyum girişimleri ve yardımlara el koyma söylemleri ülkenin dört yanındaki dayanışmayı olumsuz etkiler. En azından şu an AFAD eşgüdüm halinde bağımsız kuruluşlarla çalışabilir. Halk OHAL ya da kayyum değil yardım bekliyor." ifadelerine yer verdi.

(Maraş/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Armutlu Mahallesindeki madenciler: “Madenci varsa umut vardır”

SONRAKİ HABER

Kısa çalışma ödeneği kararı: Deprem nedeniyle çalışamayan işçilerin ücretlerinde kesinti!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...