01 Nisan 2015 06:51

Savcı Kiraz için cenaze töreni düzenlendi

Rehine operasyonunda hayatını kaybeden Savcı Mehmet Selim Kiraz için Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı’nda cenaze töreni düzenlendi.

Paylaş

Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı’ndaki rehine operasyonunda hayatını kaybeden Savcı Mehmet Selim Kiraz için Adliyede cenaze töreni düzenlendi. Savcı Kiraz'ın cenazesi, adliyenin C kapısından alındı. Kiraz'ın cenazesini Orhan Kapıcı ve Vedat Yiğit'in de aralarında bulunduğu başsavcıvekilleri adliye kapısında karşıladı ve içeriye kadar arkasından yürüdü.

ÇOCUKLARI DA TÖRENDEYDİ
Yapılan tören için adliyenin içine iki dev bayrak ve "Şehidimizi unutmayacağız. Allah'tan rahmet diliyoruz" yazılı pankart açıldı. Savcı Kiraz'ın daha önce görev yaptığı Gaziosmanpaşa Adliyesi başta olmak üzere çeşitli adliyelerde görev yapan yüzlerce meslektaşı tören için adliyeye geldi. Törene TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan Yardımcıları Bülent Arınç, Numan Kurtulmuş ve Yalçın Akdoğan ile Adalet Bakanı Kenan İpek, eski Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, eski İçişleri Bakanı Efkan Ala, Emniyet Genel Müdürü Celalettin Lekesiz, İstanbul İl Jandarma Komutanı Gürcan Sercan, İstanbul Valisi Vasip Şahin ve İstanbul İl Emniyet Müdürü Selami Altınok törene katılan isimler arasındaydı. Şehit Savcı Kiraz'ın babası Hakkı Kiraz, annesi Saadet Kiraz, eşi Yasemin Kiraz ile 2 çocuğu ve akrabaları katıldı.

"ONUN ADALET YOLUNDAKİ MÜCADELESİNİ EN YÜKSEK SEVİYEDE YÜRÜTECEĞİZ"
Törende konuşan İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, “Burada sözlerin çok zor olduğu bir anda bu menfur olayı, haince saldırıyı yapanları ve bu konuda tüm kamuoyunun vahşetin nereye vardığını görerek yeniden bir silkinip kendine gelmesini diliyorum. Kıymetli arkadaşımızı mesaisi başında akla gelmez bir menfur saldırıya uğradı ve şehit oldu. Ruhu şad olsun. Ama arkasında binlerce Mehmet Selim olduğunu unutmasın. Biz onun adalet yolundaki mücadelesini en yüksek seviyede yürüteceğiz" diye konuştu.

Rehine eylemine operasyon: 2 eylemci ve savcı yaşamını yitirdi

"DEVAM EDEN SORUŞTURMANIN GEREKÇE GÖSTERİLMESİ KABUL EDİLEMEZ"
Adalet Bakanı Kenan İpek ise, “Bu saldırıyı sadece meslektaşımıza değil, tüm Türk adalet sistemine yönelmiş bir saldırı olarak görüyoruz Milletimize çevrilmiş silah olarak görüyoruz. Dün öğle saatlerinde sayın savcımız odasına teröristlerce rehin alınmış, tüm çabalara rağmen bırakmaya yanaşmamıştır. Akşam saatlerinde odadan duyulan silah sesleri üzerine polisimiz operasyonu başlatmıştır. Elinde sadece kalemi ve yüreğinde adalet duygusu olan savcımız yaralı hastaneye kaldırılmış, doktorlarımızı tüm çabalarına rağmen vefat etmiştir" şeklinde konuştu.

Zaman zaman konuşmakta zorlanan Bakan İpek, “Devam eden bir soruşturmanın gerekçe gösterilmesi asla kabul edilemez. Öldürme, zarar verme, yıkma gibi yollar hangi amaç için olursa olsun yanlıştır, alçakçadır. Teröre hiçbir talep gerekçe olamaz. Adalet ile ilgili talepleri dillendirmenin yolu bellidir. Bunun dışındaki yolar hukuk dışıdır. Terörün ahlakı olmaz. Terör mazlum insanlara yönelmiş bir insanlık suçudur. Bunun son örneği dünkü saldırıdır. Psikolojik sorunlar içinde yaşadıkları toplumla bir bağı olmayan bu marjinal sapkınlar, tedaviye muhtaç kesimlerdir. Bu sapkınlar, aziz milletimizle bir bağ kurmayı beceremedikleri için şiddet ve terör yolunu seçmektedir" dedi.

Bakan İpek, “Ülkemizin huzuruna, milletin güvenliğine bir saldırı vardır. Bu durumda herkes haddini bilecek. 5 bin yıllık devlet geleneği olan Türk milleti 3-5 aşağılık saldırıya göz yumacak değildir. Devletimiz bu alçak tetikçilerin arkasında asıl hainleri bulacak güç ve imkana sahiptir. Bu tetikçilerin ölmüş olması karanlık güçleri rahatlatmasın. Milletimizin göz bebeği yargıya yönelen saldırıdan kim ne amaç taşıyorsa bunu elde edemeyecektir. Kendi kirli hesapları ile yeni fırsatlar kollayacaklar ama bu millet tarih boyunca olduğu gibi bu karanlık alçaklarla mücadeleyi sürdürecektir. Kendi meşrepleri, dar inanç ve kör bakışları ile siyasal rant elde etme heveslisi olanları da milletin vicdanına havale ediyorum. Yargısal süreç gerektirecek beyanlar ve söylemlerle ilgili gereği yapılacaktır. Ancak belli pozisyonda rolleri olanlara da seslenerek onları sağduyulu tavırlara davet ediyorum. Özellikle sosyal medya ve televizyonlarda yapılan yorumlarda özenli olunması önem arz etmektedir. Teröre kaşı tek vücut olmanın zamanıdır. Sağduyulu ve sorumlu davranmanın zamanıdır. Terörün dini milleti mezhebi olmaz. Terör yıkar, yakar ve öldürür. Dünyanın her tarafında terörün karakteri budur. Terör her zaman masumlara yöneldiği içini kalleşliktir. Devlet olarak ne zaman büyük hedefler belirlesek, terör ile içimize kapandık. Türkiye artık içine kapanacak bir ülke değildi. Canlarımız yanacak ama bu millet var olacak, bu albayrak ebediyen göklerde dalgalanacaktır. Yıllarca vatana evlatları şehit oldular. Tarih boyunca bu millete musallat olan ne kadar hain varsa hepsinin defteri dürülmüş, hadleri bildirilmiştir. Bu alçak saldırılar üzerine hesap yapanlar da hesap verecek. Bunu net ve açık ifade ediyorum. Devletin birliğin bozmak isteyen bu alçaklar da olabilir başkaları da. Bu alçakların adalet yönünde en ağır cezayı alacağının unutulmasın. Hangi deliğe, hangi ine, hangi mağaraya çöreklenirseniz çöreklenin, büyük Türk milletinin önünde hesap vereceksiniz. Destekçileri ve azmettirenler adalet önünde hesap vereceksiniz. Mehmet Selim Kiraz kardeşimizin ismi şimdiden yargımız için sembol isimlerden olmuştur" ifadesini kullandı.

Savcı Kiraz'ın cenazesi, buradaki törenin ardından Eyüp Sultan Camii'ne götürüldü.

Antalya, Eskişehir ve İzmir'de operasyon: 32 gözaltı

ANKARA'DA KÜRSÜ GERGİNLİĞİ
Ankara Adliyesi önünde düzenlenen anma töreninde ise hakim, savcı ve avukatların katıldığı törende konuşturulmak istenmediğini iddia eden Yargıçlar Sendikası Başkanı Mustafa Karadağ kürsüye çıktı. Bu sırada görevliler kürsü mikrofonunu kapattı. Bunun üzerine kısa süreli gerginlik yaşandı. Duruma tepki gösteren Ankara Başsavcısı Harun Kodalak, kürsüde yapılan tavrın yanlış olduğunu söyledi.

Yargıçlar Sendikası Başkanı Mustafa Karadağ konuşturulmak istenmediğini söyleyerek kürsüye çıktı. Bu sırada görevliler kürsü mikrofonu kapattı. Bunun üzerine kısa süreli gerginlik yaşandı. Gerginlik üzerine Mustafa Karadağ tartışmalar içerisinde konuşmasını tamamladı.

Daha sonra kürsüye çıkan Ankara Başsavcısı Harun Kodalak kürsüde yapılan tavrın yanlış olduğunu belirtti. Bunun üzerine Karadağ "Söz hakkımı kullanmak istiyorum, polemik yaratmayın" şeklinde yanıt verdi.Anma töreninde yapılan kısa konuşmalardan sonra, bir dakikalık saygı duruşunda bulunuldu, İstiklal Marşı okundu. (DHA)

ÖNCEKİ HABER

Adliyeye giren herkes üst aramasından geçiriliyor

SONRAKİ HABER

İran'la nükleer müzakereler uzatıldı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa