Mücadele ile dolu 30 yıl!
Dile kolay, 30 yıl… 7 Haziran 1995’te doğan çocuklar bugün 30 yaşında oldular. Tıpkı Evrensel gazetesi gibi… 30 yaş artık, gençliği geride bırakıp, olgunluğa doğru atılmış bir adımın başlangıcı… Ama nasıl bir 30 yıl? Her bir günü, haftası, ayı, yılı hep mücadele ile dolu bir 30 yıl… Halk arasında deyim vardır ya “iğneyle kuyu kazmak” diye, Evrensel bunu 30 yıl boyunca hep yaptı, iğne ile kuyu kazmayı başardı, her türlü baskıya, saldırılara, ambargolara, Metin Göktepe’yi kaybetmesine karşın hep ayakta durdu, hep işçilerin emekçilerin, ezilen bütün halkların, kadınların, gençlerin, çevrecilerin, köylülerin yanında durdu.
Bu 30 yılın en az 22 yılında, gazetenin Ankara bürosunda her kademede görev alan ve haftalık yazılarıyla devam eden bir gazeteci olarak, Evrensel ailesi içerisinde olmaktan hep gurur duydum. İşçi ve emekçilerin, ezilen her kesimin sesi olmak amaç ve iddiası ile yayın hayatına başlayan gazetem, bu konuda hiç geri adım atmadı, atmadan da yoluna devam ediyor.
* * *
Muhabirlerinin ve her kademe çalışanlarının özverisi, işçi ve emekçilerin, sesi olduğu kesimlerin desteği ile bugünlere gelen Evrensel, tepeden gelen baskılara da hiçbir zaman ‘olur’ demedi. Bunun en güzel iki örneğini vermek isterim bu yazımda:
Birincisi, ANKA ajansının o dönemki (‘90’lı yıllar) yanılmıyorsam Genel Yayın Yönetmeni Timur Temurtürkan anlatmıştı… Askeriyenin siyasete yön verdiği dönemler, ANKA’nın bir haberi üzerine Genelkurmay Başkanlığı’ndan aramışlar, haberin derhal yayından kaldırılması istenmiş ve ‘Siz haberinizi geri çekin, biz tüm gazete ve televizyonları aradık yayınlamayacaklar. Tek aramadığımız Evrensel gazetesi oldu. Onlar da zaten yayınlamayın desek de yayınlar’ denilmiş. ANKA haberini geri çekti mi, haber neydi çok hatırlamıyorum. Ama arayan komutanın söylediği ‘tek Evrensel’i aramadık’ sözünü hiç unutmam. Yani o dönemler her dedikleri emir telakki edilen Genelkurmay’da böyle bir algısı vardı Evrensel gazetesinin…
İkincisi ise bizzat benimle ilgili… 2008 yılı 10 Kasımıydı. Başbakanlık muhabiri olarak Bakanlar Kurulu bittiğinde açıklamayı takip etmek üzere Başbakanlığa gittim. Başbakanlık akreditasyon kartlarının yenilerinin geldiğini söylediler. Gittim yeni kartımı almaya, listede ismim yoktu. Benim gibi 7 gazetecinin ismini bulamadık listede. Soruları, haberleri ve çektiği fotoğrafları hoşa gitmeyen 7 gazeteci; ki aralarında erken yaşta kaybettiğimiz Ali Ekber Ertürk de vardı; dönemin Başbakanı Erdoğan’ın başdanışmanı, bugünün ‘demokratı’ Akif Beki ‘kendi inisiyatifi’ ile bizim kartlarımızı yenilememiş! Nedeni ortada, bugün yandaş olmayan hiçbir gazetecinin yanına bile yaklaştırılmadığı Erdoğan’a soru sormamızın engellenmesi…
Başbakanlık’tan gazetemiz yönetimine yazı yazıldı, “Akreditasyon engeli gazeteye değil, muhabiredir. Başka bir muhabir görevlendirin, akreditasyonuzu yapalım’ diye… O dönem Genel Yayın Yönetmenimiz İhsan abi (İhsan Çaralan) yanıtını net verdi: “Bizim hangi muhabiri nerede görevlendireceğimize Başbakanlık karar veremez. Biz başka muhabir vermiyoruz, bizim Başbakanlık muhabirimiz Sultan Özer’dir.”
Yani demem o ki, Evrensel gazetesi askerden ya da iktidardan, kimden gelirse gelsin baskılara, telkinlere, saldırılara hiç boyun eğmedi, hiç geri durmadı, yayın politikası hep aynı ilkeler doğrultusunda devam etti…
* * *
Nerede bir işçi, emekçi mücadelesi var, Evrensel orada. Nerede kadınlar, gençler, köylüler, ezilenler sokağa çıkmış Evrensel orada. Buradan sorayım.. Hangi gazete işçilerden gelen mektupları yayınlar, üstelik virgülüne dokunmadan! Evrensel’de işçi mektuplarının çok özel bir yeri vardır ve tüm diğer fabrikalardaki, alanlardaki işçiler bu mektuplar sayesinde yalnız olmadığını görür, güçlenir.
* * *
Yazımı Metin Göktepe’ye yer vermeden bitirmek istemem. “Bu haberi ben izlemeliyim” diye ısrarla gittiği haberde, seçilerek, Evrensel muhabiri olduğu bilinerek gözaltına alınan ve dövülerek öldürülen Metin Göktepe, geride Metin Göktepe Gazeteciliğini ve gazetesi Evrensel’i bırakarak gitti. Şunu söylemeliyim ki, Evrensel Metin’i hiç unutmadı, unutturmadı, adına her yıl Metin Göktepe Gazetecilik Ödülleri düzenlenmesinin ev sahipliğini yaptı. Rahat uyu Metin! Gazeten 30. yaşını doldurdu. Yoluna inançla, inatla, tüm baskıları emekçilerin desteği ile geride bırakarak devam ediyor.
* * *
Buradan işçi ve emekçilere, ezilen halklara, hakları gasp edilenlere, kadınlara, gençlere, emeklilere, asgari ücretlilere de seslenmek isterim ki; bu gazete sizin. Bu gazetenin sahibi, yazarı, muhabiri sizsiniz. Gazetenize, gazetemize sahip çıkalım ki, sesimiz her yerden duyulsun!
Nice yıllara Evrensel!

Evrensel'i Takip Et