Bir AKP klasiği ve sağlıkta dönüşüm cinayeti!
Özer Akdemir
[email protected]
Aydın’da bir doktor sağlıkta dönüşüm sisteminin kurbanı oldu. Görüntüleme sisteminin özel hizmet alımı ile yapılması uygulamasının getirilmesi sürecinde il sağlık müdür yardımcısı olarak görev yapan doktor, özel hizmet alımı yoluyla çekilen tomografi raporundan kaynaklı teşhis edilemeyen hastalığının ancak bir yıl sonra tespit edilmesi yüzünden şimdi yaşamını kaybetme riski ile karşı karşıya.
Aydın’da bir hastanede görev yapan doktorun dramı yaklaşık bir yıl önce başlıyor. 45 yaşındaki Kadın Doktor P. G. O. 27 Mayıs 2024’de mide bulantısı şikayeti ile kendi çalıştığı hastanede batın bölgesinden BT çektiriyor. Çıkan özel hizmet alım tomografi raporunu yorumlayan kişi rapordaki çok önemli ayrıntıları göremeyince tetkik sonucuna “Parankim yapısı doğal. Karaciğerde kist, kitle ve metastaz saptanmamıştır. Pankreas kaput, korpus ve kaudasına ait patalojik görünüm saptanmamıştır” diye özetle ‘Bir sıkıntı yok’ şeklinde görüş yazıyor. Bu görüşe güvenen Doktor P.G.O’nun başka bir tetkiki gereksiz görmesi kendisi açısından çok daha ciddi bir sağlık sorununun da başlangıcı oluyor.
Sağlığın özelleştirilmesinde görev almış
Doktor aslında sağlıkta özelleştirmenin adımlarından olan bu uygulamanın da sorumlularından birisi. Sağlıkta dönüşüm sonrası eskiden devlet tarafından yapılan tüm bu görüntülenme işleri özel sektörden hizmet alımı şeklinde gerçekleştirilmeye başlanmıştır. Bir zamanlar il sağlık müdür yardımcılığı görevi ile yönetim kadrosunda yer alan doktor, bu süreç içerisinde sağlıkta dönüşüm politikasının da yerleşmesi için çaba göstermiştir.
Bir yıl sonra çekilen tomografi acı gerçeği ortaya koyuyor
Hasta doktor geçtiğimiz mart ayında sağlık şikayetlerinin artması üzerine tekrar batın tomografisi çektiriyor. Bu tomografiye bakan devlete ait hastanede kadrolu bir radyoloji uzmanı doktora acı habere veriyor; pankreasta büyük bir kitle vardır ve kanser hücresi karaciğere göç etmiştir. Bu kötü sonuçların ardından geçen sene çekilen tomografide birşey çıkmamasının bir çelişki olduğunu düşünen uzman, geçen yılki tomografiyi de merak ederek inceliyor. Bir sene önce çekilen bu tomografide de aslında 2 cm’lik bir kitle olduğu görülüyor.
‘Bir sene önce tespit edilseydi olumlu sonuç alınabilirdi’
Konuya dair görüşlerini aldığımız isminin açıklanmasını istemeyen bir sağlık yöneticisi, 1 sene önceki görüntülemede kitlenin tespit edilmiş olması durumunda erken müdahale ile iyi bir sonuç alabilmenin mümkün olduğunu söyledi. Yönetici, sağlıkta dönüşüm nedeniyle hastaların her yönüyle özele yönlendirildiğini, hatta kamu hastanelerinin bile içinde özel sermayeye alan açıldığına dikkat çekerek, bunun olumsuz sonuçlarına dair benzer yüzlerce örnek olduğunu söyledi.
‘Devlet korumasında dev bir mafyatik yapı!’
Yönetici şunları dile getirdi; “Bakanlığa defalarca tutanak ve şikayetler ile durum bildirildi ancak sadece bu gibi yeni cinayetleri bekliyoruz. Hizmet alımda raporları okuyan hekim belli gibi gözükse de aslında başka bir hekim okuyor. Bir günde yüzlerce bakılan MR tomografi raporlarına teknisyenin ya da raportörün hatası eklenince facia kaçınılmaz oluyor. Bu göz göre göre gelen ve gelecek olan cinayetler, en yakın felaket olarak akla gelen Bolu otel yangını felaketinin yıllar içerisinde fersah fersah fazlası. Yenidoğan çetesinin rant amaçlı kuruluşu ne ise sağlıkta dönüşüm resmi yönüyle aslında kurumsallaşmış devlet korumasında dev bir mafyatik yapı!”
‘Bu cinayetler devam edecek!’
Ateşin düştüğü yeri yaktığını belirten sağlık yöneticisi, “Bu ve buna benzer cinayetler yine aynı hızı ile artarak devam edecek. Nasıl ki her yıl 1500 işçi düzenli olarak ölüyorsa ve en az 1500 işçi de daha yaşamadığımız 2026 yılında bu duyarsızlıkla ölecekse, bugünden itibaren yine bu doktor hanımın durumunda bir sürü masum insan ölecek. 2 çocuk annesi bir doktor ve daha birçok hastaya şifa olacak biri. Hayatlar, hikayeler... Bu olay bir AKP klasiği ve sağlıkta dönüşüm cinayetidir” diye konuştu.
Evrensel'i Takip Et