25 Ağustos 2022 04:00

'Futbol yasaklanmalı'

Fotoğraf: Mürsel Çoban

Paylaş

Dün, Metin Kurt’un 10. ölüm yıl dönümüydü.

Metin Kurt, sadece sporun hedefleri ve icra ediliş biçimi bağlamındaki özgün düşünceleriyle değil, aynı zamanda siyasi ve toplumsal konulardaki birikimiyle de spor alanında dünyanın en özel, en kıymetli kişilerinden birisiydi.

Öyle ya, dünya spor tarihinde, işin hem teorisine, hem pratiğine onun kadar hakim, hayatını neredeyse sporcuların örgütlenmesine adayan kaç spor insanı tanıyoruz ki…

Hayatı boyunca, hem sporculuğu, hem de teknik direktörlüğü döneminde spora, spor emekçilerinin hakları temelinde yaklaştı ve sporcuların örgütlenmesini temel mesele olarak gördü. Bu yüzden, her zaman sporun kaymağını yiyen yönetici takımının ve onların güdümündeki besleme medyanın ağır saldırılarına maruz kaldı. Türlü baskılar, yalan ve iftira kaynaklı saldırılar karşısında asla yılmadı, asla boyun eğmedi ve doğru bildiklerinden asla ödün vermedi…

Hayat serüveni, -kendi deyimiyle- “onuncu köyü aramak” şeklinde özetlenebilir…

Bu bakımdan Metin Kurt’u anmak, güçlü yol gösterici ışığına bir kez daha dikkat çekmenin yanında onun yeni kuşaklar tarafından tanınmasını/bilinmesini sağlamak açısından da büyük önem taşıyor. Sporu, bambaşka hedefler doğrultusunda ve bambaşka biçimlerde organize etme hayaliyle yürüyenlerin Metin Kurt’un hayatından ve mücadelesinden öğreneceği çok şey var çünkü…

Ülke futbolu üzerinde dertleşmenin yanında zaman zaman tartışırdık Metin abiyle. O, sorunlar karşısında her zaman radikal çözümleri devreye sokmaktan yanaydı. Yedikule’de teknik direktörlüğümüzü yaparken de, Sportmence dergisini çıkarırken de, Evrensel’de spor sayfasını birlikte hazırlarken de, ömrünün son yıllarında örgütlenme çalışmalarını yeni bir heyecanla sürdürürken de pek çok kez buna tanık oldum. Söz gelimi o, futbolun artık tamamen paranın ve patronların kontrolüne girdiğini, bu haliyle sürekli olarak milliyetçilik, militarizm, fanatizm, cinsiyetçilik üreterek kitlelerin şuursuzlaştırılmasına, dolayısıyla egemenlerin ideolojisine hizmet ettiğini söyler ve tüm bu sorunların ancak futbolun yasaklanmasıyla çözülebileceğini ileri sürerdi. Futbolu, kitleler üzerindeki uyutucu, şuursuzlaştırıcı etkisi nedeniyle din kurumuna benzetirdi. Amatör kümelerde dönen dolapları da bildiği için topyekun bir yasaklamadan başka çare olmadığında ısrar ederdi. Tabii sözünü ettiği süresiz bir yasaklama değildi. Bütün pislikler temizlenene kadar…

Ben ise yasaklamak yerine, paranın egemenliğini kırıp oyuna; sporun, insan(lığ)ı zihnen, bedenen, ruhen geliştirici felsefesi ve sporcuların hakları temelinde yeni bir kültür, yeni bir anlayış kazandırma mücadelesi vermenin daha doğru olacağını iddia ederdim. Metin abi, ortada oyun olarak nitelendirilebilecek bir şey kalmadığını vurgulayarak yasaklama düşüncesinde üstelerdi…

Aradan geçen yıllardan sonra, futbolun gerek saha içinde, gerekse de saha dışında nasıl bir çürüme süreci yaşadığını görünce, “Metin abi haklıymış” demekten kendimi alamıyorum… Metin abi, “futbol yasaklanmalı” derken kuşkusuz, gelecek yıllarda çürümenin ulaşacağı boyut hakkındaki öngörüsünü de ortaya koymuş oluyordu.

Artık devasa bir ticari faaliyet ve rant alanına dönüşen futbol, bunun kaçınılmaz sonucu olarak, her geçen sene giderek artan oranda pisliğe batıyor.

Rant kavgası o denli büyük gürültü koparıyor ki, mevcut futbol düzenine muhalif az sayıdaki ses de o kargaşada kaybolup gidiyor.

Rekabetin kızıştırılıp fanatizmin körüklenmesiyle, insanlar tuttukları takımın kazanması adına ırkçılık, zorbalık, militarizm, cinsiyetçilik, tehdit gibi en utanç verici pislikleri dahi pervasızlıkla sergileyebilecek derecede angutlaştırılıyor. Üstelik sadece tribünde değil, sokakta, evde, sosyal medyada da…

Ölümünün 10. yılında Metin Kurt’u sevgi ve özlemle anarken, onun hayal ettiği spor düzenini hayata geçirmek hedefiyle yürümeyi sürdürüyoruz. Ondan öğrendiklerimizle ve tıpkı onun gibi; cesaretle, inatla, kararlılıkla…

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...