14 Temmuz 2022 04:30

Futbol kadınlarla güzel

2022 Avrupa Kadınlar Futbol Şampiyonası'nda (EURO 2022) İngiltere'nin ev sahipliği yaptığı turnuvanın üçüncü gününde, B Grubu'ndaki ilk maçta İspanya, Finlandiya ile Milton Keynes'teki Stadyum MK'da karşı karşıya geldi.

Fotoğraf: Jose Hernandez/AA

Paylaş

Kadınlar Avrupa Futbol Şampiyonası’nda izlediğimiz maçlar; futbolun, artık neredeyse tamamen unuttuğumuz, sadece mücadeleye odaklanılan saf, temiz halini, diğer bir deyişle sportif özünü bize yeniden hatırlatıyor. Bu maçlar sayesinde, endüstriyel dayatmalara teslim olmuş erkekliğin, toksik davranış kalıplarıyla futbolu nasıl tiksinti verici bir aktiviteye dönüştürdüğünü çok daha net biçimde anlıyoruz.

Kadınların mücadelesini görünce, erkeklerin icra ettiği aktivitenin spor olduğunu iddia etmek imkansızlaşıyor. Erkeklerinki daha çok, tamamen maddi çıkar elde etme hedefine odaklanmış, sahtekarlıklarla dolu bir kibir ve kompleks gösterisi.

Endüstrinin dayattığı “Ne pahasına olursa olsun kazan” anlayışının üstüne bir de erkekliğin kendine özgü kibri ve kompleksi binince spor adına ortaya, dürüstlükle ve onurlu mücadeleyle hiçbir ilgisi kalmamış ucube bir gösteri çıkıyor.

Oysaki sporun felsefi temeli; rakibin, hakemin emeğine saygıya ve faziletli davranıştan hiçbir şekilde ödün verilmeyen onurlu mücadeleye dayanır. Tabii “Eşit şartlarda yarışma” da sporun diğer bir temel unsuru ancak paranın/endüstrinin borusunun öttüğü bir sistemde maalesef bunun gerçekleştirilme ihtimali yok…

Sporun özüne yabancılaşma öyle bir safhaya gelmiş durumda ki, hakeme topun kendisinden çıktığını itiraf eden ya da rakip oyuncu sakatlandığında topu dışarıya gönderen yani yapılması gerekeni yapan oyuncular övgüye boğuluyor. Faziletli davranışın esamisinin okunmadığı ortamda, böyle tekil dürüstlük örnekleri insanlarda heyecan yaratmaya yetiyor!.. Yaratmasına yaratıyor ama iş pratiğe gelince nedense hiç kimse faziletli davranış ve onurlu mücadele talep etmiyor. Asıl dert “kazanma” olunca onurlu mücadeleden eser kalmadığı gibi fazilet içerikli söylemler de buharlaşıveriyor…

Kadınlar da kıran kırana mücadele ediyor ama sadece ve sadece topu kapmak ya da kaptırmamak için. Erkekler gibi rakiplerine asla gaddarca fauller yapmıyorlar. Yaptıkları fauller “oyun gereği” olarak tanımlanabilecek türden. Erkeklerin, rakip takımdaki meslektaşlarını sakatlama pahasına girişlerini kadınların maçlarında görmüyoruz.

Erkek maçlarının olmazsa olmazlarından, hakemi etkileme, kandırma amaçlı sahtekarlıkların, sürekli hakeme itiraz etme pespayeliğinin ve ucuz zaman çalma numaralarının da kadın futbolunda yeri yok…

Mesela erkek futbolunda taç çizgisi kenarında yapılan karmaşık bir mücadele sonrasında top oyun alanını terk ettiğinde neredeyse bütün oyuncular türlü jest ve mimiklerle topa en son rakibin temas ettiğini iddia ederek tacı kullanma hakkının kendilerine verilmesini ister. Topun dışarıya kendisinden çıktığı kamera çekimlerinde net biçimde görülen bir oyuncunun bile taç atışının kendisine verilmesi için hakeme ısrarla itiraz etmesi, erkek futbolunda en sık karşılaştığımız çirkeflikler arasındadır.

Bu tip pozisyonlarda kadınlar asla böyle davranmıyor. Topun dışarıya kendisinden çıktığını bilen oyuncu hiç hakeme bakma gereği bile duymadan hemen oyundaki görevine dönüyor…

Kadınlar; dürüstlüğün, erkeklerin dillerinden düşürmedikleri ancak bir türlü sahaya yansıtamadıkları “onurlu mücadelenin” temeli olduğunu çok iyi biliyorlar…

Şampiyonada şu ana kadar oynanan maçların (Bu yazı yazıldığı sırada toplam 12 maç oynanmıştı) kart istatistiği, kadınların oynadığı futbolun başkalığını/güzelliğini ortaya koyan önemli bir gösterge.

12 maçta toplam 23 sarı, 1 kırmızı kart gösterilmiş. Yani sarı kart sayısı maç başına 2 bile değil.

Hayatın her alanında olduğu gibi futbolda da kadınlardan öğrenilecek çok şey var…

Gönül ister ki; erkekler, kadınların oynama biçiminden etkilenip, hatta utanıp kendilerine çeki düzen versin ve futbolu, kazanmanın kutsandığı endüstriyel koşullarda da olsa faziletli davranıştan ödün vermeden oynayabilsinler…  

Korkumuz ise bunun tam tersi. Yani kadınların, erkek futbolunun etkisi altına girmesi ve “Ne pahasına olursa olsun kazanma” anlayışının yarattığı çirkin davranış kalıplarının bir süre sonra kadın futbolunda da boy göstermeye başlaması…

Umarız, korkumuz gerçekleşmez…

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa