Bakan Selçuk, ‘Biz okulları açıyoruz ama siz çocuklarınızı göndermeyin’ diyor
Fotoğraf: DHA
Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, 6 Ekim Salı günü düzenlediği basın toplantısında, “yüz yüze eğitimde ikinci aşamaya geçileceği”ni duyurdu. Bakanın açıklamasına göre; 2, 3, 4, 8 ve 12. sınıflar ile köy okullarının tüm kademeleri ve özel gereksinimli öğrencilerin sınıfları, 12 Ekim’den itibaren yüz yüze eğitime başlayacak!
Bakan Selçuk açıklamasında, uzaktan eğitim ile yüz yüze eğitimin birlikte yürütüleceğini, öğrencilerin haftanın iki günü okulda olacağını söyledi. Velisinin okula göndermek istemediği öğrencilerin devamsız sayılmayacağını belirten Selçuk, ancak bu öğrencilerin, bulunduğu sınıf müfredatından sorumlu olacağını da söyledi.
Selçuk’un söylediklerine bakıldığında, eğitim alanında MEB’in aldığı önlemler sayesinde, pandemi koşullarında bütün okullarda ve sınıflarda yüz yüze eğitim için hızla ilerlenmektedir.
HANGİ KRİTERLER YERİNE GETİRİLDİ DE YÜZ YÜZE EĞİTİME GEÇİLİYOR?
Ama eğitimcilerden velilere, eğitim sendikalarından bu alandaki çalışmaları izleyen uzmanlara kadar ilgili her kişi ve kesim, Bakan'ın açıklamalarını eleştirmekte, Ziya Selçuk başta olmak üzere yetkililerin yanıtlaması gereken sorular sormaktadırlar.
Bakanın açıklamasını gazetemize değerlendiren Eğitim Sen Genel Eğitim Sekreteri Özgür Bozdoğan; “Sorumuz şu: Değişen ne? Vaka sayıları mı düştü? Salgın artık kontrol altına mı alındı? Dünya Sağlık Örgütünün belirttiği kriterler yerine getirildi mi?” diye sorularını sıralıyor.
Eğitimcilerin ve eğitim sendikalarının pandemi koşullarında eğitimin sürdürülebilmesi için atılması gereken adımlarla ilgi öne sürdükleri;
- Eğitim için ek bütçe sağlanması,
- Okulların fiziki koşullarının iyileştirilmesi ve yeterli sayıda yeni sınıf açılması,
- Eğitimci kadroların yeterli hale getirilmesi,
- Her okula sağlık görevlisi ve temizlik işleri için görevliler istihdam edilmesi,
- Servislerin güvenli hale getirilmesi için gerekli önlemlerin alınması… gibi talepler konusunda hiçbir adım atılmadığı ortaya çıkmıştır.
- 1’inci sınıfların yüz yüze eğitime alındığı 21 Eylül’den beri yukarıdaki konularda hiçbir girişim yapılmadığı halde, şimdi yeni sınıflar yüz yüze eğitime başlatılmaktadır.
- Bütün bunların ötesinde Bakan Selçuk’un, yüz yüze eğitimle ilgili sorunların aşıldığını iddia ederken;
- Sınıfların nasıl bölüneceği,
- Bölünen sınıfta eğitimcilerin derslere nasıl gireceği,
- Online eğitimin sorunlarının (internet, EBA ve tablet vs.) aşılması için hangi önlemlerin alındığı,
- 500 bin tabletin nasıl ve ne zaman dağıtılacağı gibi soruları yanıtlamayı belirsiz bir geleceğe havale etmesi, veliler, öğrenciler ve eğitimcilerin endişelerini daha da artırmıştır.
BAKAN ASLINDA NE DİYOR?
Bakan Selçuk, daha önce yaptığı açıklamada, “Kovid 19 testi pozitif çıkanlar ve temaslıların, klinik belirtileri yoksa okula devam edeceğini” açıklamıştı.
Salı günkü açıklamasında ise; "Yüz yüze eğitime başlama konusunda veli rızası bizim için çok önemli. Bu aşamada da isteyen velilerimiz çocuklarını okula gönderecek, istemeyenlere esneklik tanınacaktır. Bu durumda öğrencimiz devamsız sayılmayacak. Ancak okula gönderilmeyen öğrencimizin uzaktan eğitime devam etmesi gerekiyor. Çünkü öğrencilerimiz her koşulda devam ettiği sınıfın müfredatından sorumlu olacaklar" diyerek, yüz yüze eğitimle online eğitim bağlantısını da ortaya koydu!
Pandeminin ikinci, üçüncü “pik”inden, “dalgası”ndan söz edildiği, “Maske, Mesafe, Temizlik” önlemlerinin önemi üstünde bu kadar yoğun laflar edildiği, spekülasyonla gerçeğin birbirine karıştığı bir ortamda yaptığı iki açıklama arka arkaya ele alındığında, Bakan Selçuk, velilere şu çağrıyı yapmış olmaktadır: “Biz, ‘Kovid-19 pozitif’ öğrencilerle olmayanları aynı servislerle getirip götüreceğiz, aynı sınıflarda karışık olarak okutacağız. Siz de çocuğunuzu ister okula gönderirsiniz ister göndermezsiniz. Karar sizin!..”
Bu tutumun Türkçedeki karşılığı; “Aklınız ve imkânınız varsa çocuğunuzu yüz yüze eğitim için okula göndermezseniz” demektir!
SÜRÜ BAĞIŞIKLIĞINA OYNANIYOR
Yüz yüze eğitim için aylardır hiçbir önlem alınmamasının yanı sıra “Kovid-19 pozitif” olanlarla ve temaslıların okula devam edebileceği kararı;
- Koronavirüse karşı mücadelenin “sürü bağışıklığı”na bağlandığını,
- Online eğitimi olduğu gibi yüz yüze eğitimi de daha etkili biçimde kullanan özel okul öğrencilerinin de aynı müfredattan sorumlu tutularak sınavlara sokulacağı dikkate alındığında, pandeminin eğitim alanında da zenginler lehine olan uçurumu büyütmek için kullanıldığını ve kullanılacağını açıkça göstermektedir.
Süreç ilerledikçe de tek adam yönetiminin, pandemiyi eğitimin dinileştirilmesi ve özelleştirilmesi için daha etkin biçimde kullanacağını daha açıkça göreceğiz.
- Özak Tekstil işçileri ve BİRTEK-SEN’in asıl suçu ne? 27 Mart 2024 05:05
- Seçime 1 hafta kala AKP ve Erdoğan emekçilerle karşı karşıya! 24 Mart 2024 05:20
- Yüz binler alanlardan seslendi: Barış istiyoruz ve biz buradayız! 21 Mart 2024 05:45
- Tek adam yönetimi ve Cumhur İttifakı’nda ‘seçimi götürmek’ için her yol mübahsa! 19 Mart 2024 12:00
- İçinde Gazze olan sorular bile yasaklanırken NATO’ya ve AB’ye selam ne anlama geliyor? 16 Mart 2024 05:05
- İşçi gazetesi, sınıflar mücadelesinin en ön cephesindedir 13 Mart 2024 05:15
- İktidar ‘İstanbul’u alma’, muhalefet yurttaşın ‘stratejik oy’ kullanması peşinde! 09 Mart 2024 05:15
- Partisini motive edemeyen Destici, sorununu ‘Ebu Bevval’ olmakla mı aşmaya çalışıyor? 17 Ocak 2024 04:11
- Tüm emek güçleri için ‘haydi mücadeleye’ dönemi! 14 Ocak 2024 04:55
- Erdoğan, Murat Kurum’u neden İBB’nin adayı yaptı? 10 Ocak 2024 05:00
- İş yerleri kaynıyor; mevsim kış ama havada ‘işçi baharı’ kokusu var! 07 Ocak 2024 04:58
- Lübnan ve İran’daki saldırılar İsrail-Filistin Savaşı’nda neye işaret ediyor? 05 Ocak 2024 04:57