03 Eylül 2020 00:07

Adalet yokluğu

Gazeteciler basın açıklaması yapıyor

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Bir toplum ve devlet hayatında adalet yokluğu, Ahmed  Arif’ten ilhamla, diyebiliriz ki, “Cehennemin öbür adıdır”.

Düşünün ki bu ülkenin ana muhalefet partisinin lideri yakın geçmişte, “hak, hukuk, adalet” sloganı ile 440 kilometrelik Ankara- İstanbul hattını yürümüştür. Bu bir temel talepti. Aynı zamanda protestoydu. Aynı zamanda ana muhalefet partisinin topluma vaadiydi.

“Hak, hukuk, adalet” sloganı adalet yokluğuna işaret ediyordu, değil mi?

Hatırlayalım, “Adalet mülkün temelidir” sloganındaki “mülk” devlettir. Adalet devletin temelidir.

Ama Türkiye’de hep sorunlu bir alan olmuştur.

Sorun temelde, Türkiye’nin anayasal ve yasal sistemiyle ilgilidir.

Yokluğu, herkes için “Cehennemin öbür adıdır.”

Birkaç yazımda değinmiştim, Avrupa Birliği parlamenterlerinden rahmetli Marc Galle, 1994 yılındaki Türkiye ziyaretlerinin ardından bir rapor hazırlamış ve Avrupa parlamentosuna sunmuştu.

Raporun Türkçesine ulaşmak  mümkün. https://acikerisim.tbmm.gov.tr/xmlui/handle/11543/1926

M. Galle, raporunda Türkiye’nin sistemini analiz etmekte ve siyaseti de yargıyı da her şeyi belirleyen bir gücün varlığına işaret etmekteydi. Sistemdeki, silahlı kuvvetlerin ve en tepedeki Milli Güvenlik Kurulunun hayatın her alanındaki tayin edici gücünden bahsetmekteydi.

Modern bir devlette bulunması gereken bütün kurumların Türkiye’de olduğundan ve fakat bu kurumların formel yapılar halinde oluşundan söz etmekteydi.

AB sürecinde yapının bu yanı değişti. Milli Güvenlik Kurulunda siviller sayıca çoğunluk oldu.

Kanımca Türkiye’nin hükümet siteminin değişmesiyle yer değişikliğine gidildi.

MGK’nin yerini tek başına saray ve saray bürokrasisi aldı.

Adalet de artık sarayın bünyesinde mündemiç hale geldi.

Türkiye’de geleneksel olarak anılan/kutlanan “1 Eylül Dünya Barış Günü”nde , adalet yılı açılışı, sarayda yapıldı.

Yürütme gücünün merkezinde.

Birkaç gün önce Avukat Ebru Timtik, 5 Şubat 2020 tarihinde adil yargılanma talebiyle başlattıkları açlık grevi ve ölüm orucu eyleminde yaşamını yitirmişti.

Ana muhalefet lideri nasıl yürümüşse, “hak, hukuk, adalet” talebiyle , farklı bir eylem biçimiyle Ebru Timtik de “adil yargılanma hakkı” talebiyle eylem yapıyordu. Kendi seçimi…

Timtik yaşamını yitirdi.

Demokratik kamuoyunun çırpınışları yetmedi, adalet yokluğunu gidermeye ve Ebru’yu yaşatmaya…

Şimdi de Avukat Aytaç Ünsal’ı yaşatmak için adalet yokluğunu gidermeye çalışıyor toplum.

Tekrarlıyoruz: Adil yargılanma hakkı bir insan hakkıdır ve Aytaç Ünsal bunu talep etmektedir.

Çünkü, adalet yokluğu, “Cehennemin öbür adıdır.”

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...