Öğretmen ve öğrenci izlenimleri: MEB ve sosyal farklılaşmalar açığa çıktı
Fotoğraf: AA
Her hayırda bir şer, her şerde bir hayır var mıdır, onu bilemiyorum. Diyalektik kavrayış eleştirel düşünce açısından bazı izler taşısa da kalıp söz olarak alındığında geriye pek bir şey kalmaz.
Koronavirüsün yaygınlaşması dini ritüelleri, pazar ayinlerini, paskalyayı, namaz, hac, teravih, iftar, mevlit, sünnet töreni, cenaze töreni, hac… bir cümle toplu ibadetleri iptal etmiş görünüyor. Bunlar cemaatleşmenin temel vasıtalarındandı. Elbette sadece toplu ritüelleri değil topluluk oluşturucu tüm nişan, düğün, ofis, işyeri, lokanta, kahve, AVM, çarşı, pazar, ulaşım, akraba ziyareti, tiyatro, festival, hasta ziyareti… ne varsa etkilemiş bulunuyor.
Öğretmen, öğrenci ve velilerden çok izlenim, çok görüş var. Burada sadece çok toparlayıcı bir özet yapacağım.
ÖĞRETMEN İZLENİMİ: ETKİLİ DEĞİL, İÇERİK ÜRETİMİ ZAYIF, KARŞILAŞMA KÖTÜ
Bir öğretmen ve veli: “Üç gündür EBA TV’yi çocuklar nedeniyle takip ediyorum. Eba’da ilkokul öğrencileri için 2. sınıf dersleri üç gündür aynı video ile tekrarlanıp duruyor. Ortaokul öğrencileri için düz anlatımın olduğu, görsellerden yararlanılmadığı, dikkati çekme gibi bir ön hazırlık sürecinin uygulanmadığı öğrencilerin öğretim sürecine çok az katkısının olduğu bir çalışma olarak kaldı. Derslere de günün her saatinde erişilememekte.”
“Eşimle evde ne yapabileceğimizi konuşuyoruz. TRT 2’nin sanat programları fena değil. Arkadaşlara Youtube kanalları, filmler, senfoniler öneriyoruz.”
Öğretmenlerin görüşleri arasında derslerin “daha çok işitsel” kaldığı (Görsel desteğin ve çeşitliliğin zayıf kaldığı), “Yoğun düz anlatım” olduğu, içeriklerin zayıf ve bazılarının bilimsellikten uzak olduğu, ders akışlarının iyi planlanmadığı, yoksun aile çocuklarının kendilerine bir program oluşturamadıkları, uzaktan eğitim bir zorunlu ara uygulama ise en önemli öneri olarak da özellikle “Asıl sorunun içerik üretimi”, “Çocukların neyle karşılaştığı” olduğu belirtiliyor.
VELİLERİN KİMİ ÇARESİZ KİMİ KIZGIN: ‘MİLLET MEB’İN NE YAPTIĞINI GÖRDÜ’
Yoksul aileler çaresizce süreci izliyor, sanal ortamlara, televizyondan eğitime hiç hazır değiller.
Daha orta sınıf veya farkında bazı veliler EBA, TRT… iyi oldu. MEB’in ne yaptığını, eğitim ve okulların ne hale getirildiğini herkes gördü, diye ifadelerde bulunuyor.
Gördü de anladı mı, onu bilemem, ama en azından ne yapıldığının velilerce de görüldüğü, yeterince anlaşılmasa da ortada durduğu, kendi kendisini kayda geçirdiği, ne yapıldığının belgelendiği açık.
ÖĞRENCİLER: NE KADAR PLANSIZ, NE KADAR SIKICI, ARKADAŞLARIMI ÖZLEDİM
Öğrencilerin çok genel bir deneyimi, EBA ve TRT eğitim programlarının iyi organize edilmediği, çok dağınık geçtiği ve sıkıcı olduğu yönünde. Yaygın olarak arkadaşlarını ve okullarını özlediklerini ifade ediyorlar.
Öğrenciler arasında arkadaşlıkların yerini, derslerin yerini doldurmak üzere sanal gruplaşmalar, bu yöndeki arayış ve ihtiyaçlar çok daha artmış gözüküyor. Birbirleriyle haberleşiyor, birbirlerine sorarak süreci ve dersleri anlamaya, boşluğu doldurmaya çalışıyorlar.
Öğrenciler şimdiden arkadaşlarını çok özlemiş bulunuyor.
ÖZEL OKULLAR KENDİ SANAL GRUPLARINI OLUŞTURUYOR
Sosyoekonomik farklılaşma okullar arasındaki farkla daha da belirginleşecek. Okul olmayışının boşluğunu, diyalog boşluğunu özel okullar ve kolejler kendi alt gruplarını ve interaktif destek ağlarını oluşturmaya başlayarak kendileri için avantaja dönüştürmeye çalışıyor.
SOSYOEKONOMİK DÜZEY FAKLILIKLARI DAHA ARTACAK
Yoksun, eğitim düzeyi görece daha düşük aileler hiçbir şey anlamamış bulunuyor. Çocuklar da bu derslerde öğretmen ve aile desteği almadan bir şey anlamıyor. Bu süreç sonunda zümre ve sınıf farklılaşmaları daha da artacak gibi gözüküyor. Eğitimli aile çocukları daha avantajlı hale gelecek, yoksul çocuklar okullardan daha da kopacak.
ACİL ÖNERİ 1-İÇERİK DÜZELTİLMELİ, ZENGİNLEŞTİRİLMELİ
Ortak kanı içerikler düzeltilmeli, sunular zenginleştirilmeli ve diyalog kanalları güçlendirilmeli.
ACİL ÖNERİ 2- ÖĞRETMEN VE ÖĞRENCİYE DONATI
Öğretmenler ve özellikle de yoksul ve yoksun veli ve öğrenciler için bu sürece aktif katılımlarını sağlayacak donatılarla, bilgisayar ve internet altyapısı ile donatılmalı.
ACİL ÖNERİ 3- OKUL, ÖĞRETMEN, ÖĞRENCİ, VELİLERİN HEM KENDİ İÇİNDE HEM DE ARALARINDA DİYALOG KANALLARI AÇILMALI
Çok acilen diyalog veya interaktiflik düzeyini artırmak şart. Bunun için günlük program yapıp her öğretmene ve öğrenciye-veliye her gün birkaç saat dilimi verip okul, öğretmen, öğrenci ve velilerin kendi içlerinde hem de birbirleriyle diyalog kanalları açılmalı.
Öğrenciler arasında da okul düzeyinde, sınıf düzeyinde ve arkadaşlıklar düzeyinde sanal grup oluşturulması önemli bulunuyor.
Geçen haftalarda da yazdım; mevcut haliyle e-eğitim değil olsa olsa e-diktasyon oluyor.
- AKP ve MEB mesleki eğitimin sırrını çözdü: Fütüvvetnameler ve baş ahilik dönemi 15 Mart 2024 04:43
- Patriyarka ve öğrenci açlığı sorunu: Niteliksiz okullar, meteliksiz veliler, kadınlar, çocuklar 08 Mart 2024 05:05
- Türkiye'de felaketlerin faktörlerinden öte aktörleri kimler? 01 Mart 2024 04:46
- Felaketler çağı ve Türkiye'nin felaketler dönemi 23 Şubat 2024 04:46
- Depremde Hatay’da ölüm sayısı ne kadar? Hatay’a, Adıyaman’a, Malatya’ya resmen ayrımcılık mı yapılıyor? 16 Şubat 2024 04:39
- Afetin, nemacılığın, timokrasinin ‘utp-usta öğreticilik’ hali: 890.920 09 Şubat 2024 04:53
- Deprem ve ülke yönetimi: Mütaşerik yönetimin ağır sonuçları 02 Şubat 2024 04:48
- "Karakter eğitimi" nedir: MEB, Bakan Tekin 1.3 milyon işçi çocuğu unuttu, "Çocukları bari tatilde çalıştırmayın" 26 Ocak 2024 04:45
- Davos, yerel seçimler ve yoz milliyetçilik çağı: Paranın satın alma gücünün satın aldığı tin ve insanlık 19 Ocak 2024 04:50
- MEB'in yüzüncü yıl raporu gerçeklik korkusu: İçinde Mustafa Kemal hiç geçmiyor 12 Ocak 2024 04:47
- 2024'ün dört günü: Anayasa'nın, hukukun, bilimin, eğitimin, barışın, yurttaşlığın lağvedilmesi 05 Ocak 2024 04:27
- 2023'ten 2024'e: Ölmek öldürmek mi, yaşamak ve yaşatmak mı? 29 Aralık 2023 04:52