26 Mart 2020 00:35

İnsanlıktan uzaklaşmak!

İnsanlıktan uzaklaşmak!

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Dünyanın gündemi COVID-19 salgınına kilitlenmiş durumda. Salgın nedeniyle hayat her alanda adeta durma noktasına gelirken, ulusal ve uluslararası nitelikteki bütün süreli sportif organizasyonları da bir daha ne zaman başlayacağı/yapılacağı belirsiz bir şekilde birbiri ardına iptal ediliyor…

Salgının bundan sonraki seyrine yönelik olarak bilim insanlarınca dile getirilen öngörüleri ve tahminleri göz önüne aldığımızda, spor etkinliklerinden uzunca bir süre uzak kalacağımız anlaşılıyor…

Bu süreçte yapabileceğimiz en doğru şey zorunlu olmadıkça evden çıkmamak. Salgını önce yavaşlatabilmek, sonra da durdurabilmek için şimdilik bilinen tek ve en etkili çare bu…

Öte yandan, her türlü krizi kendi ekonomik politik çıkarları doğrultusunda fırsata çevirmeye alışkın olan düzen uyanıkları(!) da devrede…

Umut edelim ki, evde geçirdiğimiz uzun zamanlarda, dünyanın geldiği noktaya bakarak bazı şeyleri daha derinlemesine sorgulama ihtiyacı hissedelim ve kendimize dert ettiğimiz pek çok şeyin, küresel bir felaketin yanında aslında ne kadar basit ve önemsiz kaldığının farkına varalım…

Mesela fanatik taraftarlık adına rakip oyunculara ve taraftarlara haklarından gelinmesi gereken düşman gözüyle bakan, takımlarına ölümüne bağlı olduklarını ve stadyuma da ölmeye geldiklerini haykıranlar, salgında çaresizlik içinde çırpınanları, hayatını kaybedenleri gördükçe ne düşünüyorlar acaba?

Kesintisiz bir gerginlik içinde onunla bununla çatışmanın marifet sayıldığı bir taraftarlık halinin, insanlığın esas ve ciddi sorunlarının yanında kayda değer hiçbir anlam ve değer taşımadığını anlayabilmişler midir?

Futbolu ve yeşil sahada kazanmayı hayati bir mesele olarak görüp zamanlarının ve enerjilerinin büyük kısmını bu uğurda harcamanın, hayatın asıl önem verilmesi ve üzerinde durulması gereken yanlarının görülmesini engellediğini kavrayabilmişler midir?

İnsanlar arasındaki fiziki mesafenin açıldığı ve sosyal ayrışmanın hayata damgasını vurduğu şu dönemde, böylesi soruların yanıtını verebilmek için henüz erken. Ancak, salgın son bulduğunda, bu belanın insanlar üzerinde nasıl bir etki bıraktığı anlaşılacak…

Lakin böyle zamanlarda bile insanın umudunu kıracak gelişmelere tanık olabiliyoruz. Uzmanlar, salgının önünü alabilmek için bıkmadan usanmadan insanların birbirinden uzaklaşması gerektiği yolunda uyarıda bulunurken birileri, Koronavirüs testi pozitif çıkan Galatasaray Teknik Direktörü Fatih Terim’e sosyal medyadan nefret kusarak insanlıktan uzaklaşıyor… Bir kişiyi sevmeyebilir, eleştirebilir hatta itici bulabilirsiniz ama özellikle hastalık üzerinden nefret kusmak, alçaklıktan başka bir şey değil…

Dünya çapında neredeyse topyekun seferberlik ilan edildiği bir zamanda, kulübü borç batağındaki bir kulüp başkanı da sanki elzemmiş gibi  “parlak” bir öneriyle ortaya çıkıyor. Ona göre, ligler kaldığı haliyle tescil edilmeli, Avrupa kupalarına katılacak takımlar da son 5 yıllık başarı durumları dikkate alınarak belirlenmeliymiş!.. Tabii liglerin kaldığı şekilde tescillenmesi durumunda Avrupa’ya gidememe riski mevcut. O nedenle aklınca işi garantiye alabilmek için, son 5 yıllık performans şartını ortaya koyuyor. Amacı belli ki Avrupa’dan gelecek parayı kapmak… Oysa aynı başkan daha birkaç gün önce, “Ligler şu anki haliyle tescil falan edilemez” diye konuşmuştu…

Tutarlı olmak kimin umurunda? Hele ki çıkarların kıyasıya çarpıştırıldığı maddiyat dünyasında gözler para, rant ve kâr için dönmüşken…

Bazen insanların birbirinden uzaklaşmasında fayda olsa da, hiçbir zaman ve hiçbir koşulda insanlıktan uzaklaşmamak gerekiyor…

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...