21 Aralık 2019 00:14

Münferit değil, sistematik!

Münferit değil, sistematik!

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Benzer konuları ele alan iki önemli dizi olduğu için biraz da talihsizce onlarla karşılaştırılan Jay Roach imzalı “Skandal”ın (Bombshell) az zamanda önemli işlerin altından kalkmayı başardığını düşünenlerdenim. İkisi gerçek, biri kurmaca üç karakteri merkezine alan filmin, cinsel taciz meselesinin üç farklı boyutuna bakmayı başardığını söyleyebiliriz.

2015 yılında, ABD’de başkanlık yarışının kızıştığı dönemde Donald Trump ile röportaj yapan Fox News sunucularından Megyn Kelly bir anda hedef tahtasına konulur. Trump’ın sosyal medyada ve her türlü kamusal alanda sözlü tacizine maruz kalan kadın gazeteci kanaldan beklediği desteği bulamayacaktır. Aslında kanalın sahibi olan Murdoch ailesinin Trumpsever bir tarafı yoktur ama zaman ilerledikçe çıkarları için sevmeleri gerektiğini kavrarlar. Kanalın Yöneticisi Roger Allen’ın bunu uygun bir dille Megyn’e anlatması, Trump ile aralarını düzeltmenin bir yolunu bulmasını telkin etmesi ve hatta bir program ayarlayıp uzlaşma sağlaması meselenin iktidar ile bağlantısını ince ince kuruyor kanımca. Megyn’in önce başkan adayından sonra kanal yöneticilerinden gördüğü şiddet, bunun politik ve ekonomik çıkarlar nedeniyle örtbas edilmeye çalışılması ve hatta hedefe konulmasıyla sonuçlanıyor.

Hikayenin ikinci ayağında, yıllardır kanalda program yapmasına ve aslında başarılı da olmasına rağmen baskı görmeye başlayan Gretchen Carlson yer alıyor. Carlson önce akşam kuşağından ölü bir saate çekiliyor. Bazı söylemleri fazla ‘feminist’ bulunduğu için taciz devam ediyor ve nihayetinde işinden atılıyor. Bu hikaye ise siyaset ve ekonomiden bağımsız olarak yaşı biraz ilerlediği için gözden düşürülmeye çalışılan, bizzat televizyon yöneticileri tarafından yaşıyla, davranışlarıyla dalga geçilerek mobbinge maruz bırakılan bir televizyon çalışanını gösteriyor.

Filmin genç, hırslı, kendisini göstermek isteyen idealist kurmaca karakteri ise Kayla. Aileden muhafazakar, kendisini Fox dışında hiçbir yerde görmek istemeyen ve gerçekten de televizyoncu olmak isteyen bir kadın. Ancak Kayla’nın bu arzularının yerine gelmesi için karar verici mevkilerde yer tutan kimi insanların bazı taleplerini karşılaması gerekiyor. Üstelik bunların çoğu zaman kabul edilebilir şeyle de değil.

Bütün bu kurulu düzen Gretchen Carlson’ın işten atıldıktan sonra taciz davası açmasıyla sarsılmaya başlıyor. Kanalın kurucusu ve yöneticisi olan Roger Allan’ın kendisini hem sözlü hem de fiziki olarak taciz ettiğini söylemesinin ardından biraz geç de olsa beklediği desteği buluyor Carlson. Önce Megyn ardından kanaldaki başka kadınların itiraflarının birbiri ardına gelişiyle Roger Allan kanaldan uzaklaştırılıyor.

Filmin tartışmalı taraflarından birisi, kadın televizyoncuların bunca tacize yıllar boyunca neden katlandıkları sorusunu da sormaktan çekinmemesi. Aslında film karakterlerinin de bu karmaşayı yeterince yaşadıklarını gösteriyor. Megyn’in bir yandan kariyer hırsıyla bazı şeylere göz yumduğunu söylemesi ama diğer yandan da ofisinde elemanlarına anlattığı gibi böyle şeyleri ortaya dökmenin zorluğunun da farkında olması örneğin… Carlson’ın da benzer duygular yaşaması. Tam da bu noktada Kayla, bütün yaşadıklarına rağmen çekip gitmenin bazen en doğru seçenek olduğunu göstermek için filmin içinde var gibi görünüyor.

Filme yönelik eleştirilerden birisi de Carlson’ın dava açmasından sonra kanal içinde başını bazı kadınların çektiği Roger Allan’a destek kampanyası ve bunun “Kadın kadının kurdudur” gibi algılanma olasılığı. Kendi adıma, bunun da tacizin bir devamı olduğunu, söz konusu kadınların da nihayetinde işlerini kaybetmemek için bunun bir parçası olmaya zorlandığını hissettim filmi izlerken. Ki, hikaye büyüdüğünde ve diğer kadınlar konuşmaya başladığında kanaldaki birçok kadının daha cesaretli hale gelip destek vermeyi bıraktığını da görüyoruz.

“Avanak Ajan”, “Zor Baba” serileriyle tanıdığımız, 2015’te McCarthy döneminin sakıncalı senaristi “Trumbo”yu anlatarak yön değiştiren Jay Roach’ın yönettiği “Skandal”, tacizlerin boyutunu ya da maruz kalan insanların iç dünyasındaki yarılmayı, parçalanmayı anlatmak yerine daha çok sistematik tarafını ve güç- iktidar bağlantısını anlatmaya çalışıyor.

2016’da “Büyük Açık” ile senaryo Oscar’ını kazanan Charles Randolph’un kaleme aldığı “Skandal” hem meselesi hem de Charlize Theron, Nicole Kidman ve Margot Robbie gibi büyük isimlerden kurulu oyuncu kadrosuyla beklentiyi yükseltiyor kuşkusuz.

Beklentinizi biraz düşürür, görünenin arkasındaki anlatıya biraz odaklanırsanız yılın iyi seçeneklerinden birisi olabilir “Skandal”…

ORİJİNAL ADI: Bombshell
YÖNETMEN: Jay Roach
OYUNCULAR:  Charlize Theron, Nicole Kidman, Margot Robbie, John Lithgow, Allison Janney, Susan Estrich, Malcolm McDowell
YAPIM: 2019 ABD
SÜRE: 108 dk.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...