17 Aralık 2019 00:04

Kanal İstanbul ve dar gelirliye 100 bin konut!..

Fotoğraf: DHA

Paylaş

C. Bşk. önceden inşaatçılık üzerinden Türkiye’yi büyütmeye soyunmuştu. İddialıydı. “Öyle bir büyüyoruz ki…” diyor, inşaatçılığa yükleniyordu. Hele bir de “Başkanlık sistemi olunca Türkiye uçacak” iddiasındaydı!

Olmadı. İddialar iddia olarak kaldı. Ve tersine Türkiye küçüldü. Hane halkı gelirleri küçüldü. Kişi başına milli gelir küçüldü. Sanayi ve Türkiye ekonomisi küçüldü.

Hele işçiler ve dar gelirliler. Gerçek ücretleri düştü, gelirleri ve fileleri iyice küçüldü. Ocak ayında bir asgari ücretle 505 paket süt alınabiliyorken, Aralık’ta bu sayı 138 azalarak, 367 paket süt alınabilir oldu. Enflasyon, TÜİK’in bütün “Ali-Cengiz Oyunları”na karşın asgari ve asgari olmayan ücretleri yuttu, daha bordrolara yazılmadan toplu sözleşmeyle verilen ücret zamlarını eritti. Zaten ücretlere kaşıkla zam yapılırken, doğal gaza, elektriğe, ulaşıma, ekmeğe kepçeyle zamlar yapılmıştı.

“Ekonomi dengelendi” diyen Damat Berat’ın dengeleri müthişti, kepçeyle kaşık zamları en başta onun eseriydi!

Köprülerle havaalanları ve şehir hastanelerine geçiş, yolcu ve hasta olarak MÜŞTERİ GARANTİSİ verilirken kaynak da, para da vardı; ama EYT’liye zinhar yoktu! Yandaş zengin edilir, ama asgari ücretten vergi alınır, emeklilik hakkının üstüne yatılırdı.

Kriz nedeniyle C. Bşk.’lığı kararıyla tüm yeni yatırımlar durdurulmuş, “kaynak yok” denip ücreti enflasyona ezdirilen işçinin, sütsüz ve bezsiz bırakılan çocuğunun, “seçim “Kaybetsek bile vermeyiz” denen emeklinin, karnını bile doyuramaz olan dar gelirlinin hakları yenirken, çare, yeniden “çılgın projeler”de aranır oldu. Kanal İstanbul yeniden gündemde. Neymiş? “Siyasi hamle”ymiş! “Dünyada sükse yapacak”mış! Halk açken, siyaseti, süksesi batsın!

En az Kanal İstanbul kadar çılgın bir başka proje de, “Yılda 100 bin konut: Yüzde on peşinat ve 894 lira taksitle ev” adıyla ortaya atıldı. Başvurular başladı, 15 Ocak’ta tamamlanacakmış. “Sosyal konut projesi”ymiş. Pazarlamacılığı “Dar gelirli, kira öder gibi eve kavuşacak” şeklinde yapılıyor!

Kağıt kalem alıp hesap yapmaya gerek var mı? Asgari ücretli dar gelirli mi, dar gelirli. Haydi bakalım, gelsin de bu konutlar için baş vursun! Başta asgari ücretli olmak üzere dar gelirliyle dalga geçiyorlar!

Bu ülkede asgari ücret 2020 TL. Ve sözde işçinin temsilcisi Türk-İş yeni yılda ancak 2 bin 578 TL olmasını isteyebildi. Bu rakamın verilmeyeceğini de göreceğiz! Ama haydi verildi, bu rakamla ailesini geçindirip konut ödemesi için ayda 894 TL artıracak babayiğit beri gelsin!

AKP Grup Başkan Vekili Bay Muhammet “Günde üç öğün çay-simit tüketip asgari ücretlilerin geçinebileceğini” ve para da artırabileceğini ileri sürmüştü! O hesapsa, 1’er TL’den hesapladığı çay ve simit de zamlandı ve üstüne ulaşım, giyim, ısınma, ara sıra su içme ve tabii ki kira için de para gerekiyor.

İşçiyle, dar gelirliyle kesinlikle dalga geçiliyor! “Kira öder gibi eve kavuşulacak”mış! Haydi çocuklar süt içmedi, ailecek su da içilmedi, otobüse binilip işe de gidilmedi, peki, ev tamamlanıncaya kadar 5 kişilik aile sokakta mı yaşayacak?

Üç beş sene önce bu tür projeler, işçinin tazminatını, emekliliğini vb. kapmak için tezgahlanırdı. Yoksul elinde avucundakini peşinat olarak yatırıp kısa bir süre de aylık ödeme yapıp gerisini getiremez ve “kavuşacağı ev”i, uğruna harcadığından daha azına elden çıkarırdı. Konutlar dar gelirliye değil, hem de ucuza hali vakti yerinde olana geçerdi. Zaten giderek TOKİ evleri bile lüksleşti, orta gelir grubuna hitap eder oldu.

Şimdi “çılgın proje” bu kadar bile iş görmez! İnşaata yüklenerek ekonomiyi az-çok canlandırma niyetine dar gelirli alet edilmek isteniyor. Projenin hedefi dar gelirliyi eve kavuşturmak olamaz, çünkü Ali-Cengiz TÜİK’e göre bile nüfusun yüzde 17’si sosyal yardımlarla geçinmeye çalışıyor ve 14 milyon kişi muhtaç halde.

Memleketi yönetenlere tavsiyemiz, böyle kandırmacaları bir yana bırakıp ABD Senatosu Dış İlişkiler Komisyonunun 4’e karşı 18 oyla aldığı Bakanlar ve Genelkurmay Başkanıyla Erdoğan ve ailesine yaptırım kararı üzerine düşünmeleridir. “Yerli-milli” deseler de, Rusya’ya mı, İsrail’in Hayfa limanını bile işletecek Çine mi yanaşırlar, artık ona baksınlar!

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...