10 Kasım 2019 00:01

Edebiyatın, sinemanın Bekir Yıldız’ı ve anımsadıklarım

Bekir Yıldız'ın Reşo Ağa ve Mahşerin İnsanları kitaplarınının kapak görselleri.

PAZAR
Paylaş

Şanslı doğanlardan değildim. Kartal’da kitabı, kitaplığı olmayan bir evde doğmuştum. Evde kitaplık benimle, ortaokul yıllarımda oluşmuştu. Sonrasında kendi çabamla, tırnaklarımla kazıyarak, duruşuma sahip çıkarak okuyan-yazan biri olmuştum. Öncesinde eve giren ilk edebiyat kitapları, yaz tatillerini babamın çalıştığı yerde geçiren şair Ümit Yaşar Oğuzcan’ın imzalı şiir kitaplarıydı. Her dönemin önemli müzik insanı Alpay ve Ümit Yaşar Oğuzcan’ın babamla tanışıklıkları ve eve giren ilk imzalı şiir kitaplarının edebiyata, sanata yönelmemdeki ilk tohumlar olduğunu düşünüyorum.

Yine o yıllarda amcam ve ‘mahalle arkadaşları’ tek odalı bir mahalle kültür ve dayanışma derneği kurmuş ve orada bir kitaplık oluşturmaya çabalamışlardı. Orada gördüğüm ilk kitaplar Erol Toy’un İmparator’u, Türk Dil Kurumu’nun Arı Dile Doğru gibi kitap, kitapçık ve broşürleri, bir de CHP’nin yayınladığı kitapçık ve broşürlerdi. ‘Ortanın Solu’, ‘Demokratik Sol’ gibi kavramları, Demirel’e neden ‘Morrison Süleyman’ dendiğini, ‘Amerika’nın ‘adamı’ olduğunu oradaki kitapçık ve broşürlerden öğrenmiştim.

Ortaokula geldiğimde artık politik seçimimi de yapmış, sanatla edebiyatla yakından ilgilenmeye başlamıştım. Yazma denemelerim oluyor, kendimce küçük skeçler yazıyor arkadaşlarıma tek kişilik gösteriler yapıyordum. Tiyatrocu olma ve şiir yazma heveslerim, çabalarım babamın olumsuz tavır ve tepkileri nedeniyle sekteye uğruyor, soğumama, uzaklaşmama neden oluyordu.

Kitapla, okumayla, edebiyat ürünleriyle, siyasi mücadeleyle yakın ilişkim, bilgilenmem ortaokulda müdavimi olduğum Zeynep Abla’nın Emek Kitabevi’ne sürekli gidip gelmemle ve okulda edebiyata olan ilgimi fark edip ilgilenen edebiyat öğretmenimiz Celal Özcan’ın özel ilgisiyle yoğunlaşmıştı. Kitaplar okuyor, yazarlar tanıyor, edebiyat dergilerini takip ediyor ve sol politik mücadelenin, eylemlerin, örgütlenmelerin içinde yer alıyordum.

EDEBİYATIN BEKİR YILDIZ’I VE TANIŞMA

Kartal’ın yazlık ve kışlık salonları olan önemli ve tarihi sineması Uzunkaya yıkılmış yerine sevimsiz beton yığını Uzunkaya Çarşısı açılmıştı. Birçok giyim kuşam dükkânının arasında bir de kitapçı açılmıştı orada. Adını anımsayamadığım kitapçı benim yazarlarla, edebiyatçılarla yüz yüze tanışmamı, sohbet edebilmemi, imzalı kitaplar edinmemi sağlayan ilk yer olarak anılarımda yer aldı. 1977 yılında orada imzalattığım ilk kitap Savaş Dinçel’in çizimleriyle, Müjdat Gezen’in yazılarıyla oluşturdukları Çizgilerle Nazım Hikmet’ti. Sonrasında gelen ve yıllarca etkisinde kaldığım unutamadığım, o yaşta gözüme bilge gibi görünen yazar Bekir Yıldız’dı. O gün edindiğim Reşo Ağa ve Kaçakçı Şahan’ı hemen okumuş ve o günkü toplumcu duruşumla çok etkilenmiştim. Hem öyküler hem de dili, anlatımı beni etkilemişti Bekir Yıldız’ın. Evlilik Şirketi ve Halkalı Köle’yi lise sonrası mı okumuştum, anımsamıyorum fakat çok etkilenmiştim. Daha önce de şaka yollu söylediğim ‘Bugüne dek hiç evlenmediysem Bekir Yıldız’ın ve bu iki kitabın payı vardır’ sözümde gerçeklik olabilir.

3 Mart 1933 yılında Şanlıurfa’da doğan hikâye ve roman yazarı Bekir Yıldız’ın çocukluğu Anadolu’nun çeşitli kentlerinde geçer. Eğitimini İstanbul Matbaacılık Okulu’nda tamamlayan bir süre basım evlerinde dizgi operatörlüğü yapan Bekir Yıldız 1962’de İşçi olarak Almanya’ya gider. Dört yıl çeşitli fabrikalarda çalıştıktan sonra İstanbul’a dönerek burada Asya Matbaası’nı kurar. İlk öyküsü 1951’de yayımlanan Bekir Yıldız, Güneydoğu Anadolu’nun yaşam koşullarını anlattığı Reşo Ağa adlı eseriyle adını duyurur. 1968’de Kara Vagon ile Öykü dalında May Edebiyat Ödülü’nü, 1971 yılında Kaçakçı Şahan adlı eseriyle Sait Faik Hikâye Armağanı’nı kazanır. Darbe adlı romanıyla 1990 Milliyet Yayınları Roman Yarışmasında birincilik ödülünü alır. Bedrana, Kara Çarşaflı Gelin ve Halkalı Köle adlı eserleri sinemaya uyarlanan Bekir Yıldız, eserlerinde Anadolu insanının yaşamı, ağa-köylü ilişkileri, törelerin katılığı, kadının ezilmişliği, kan davası, kaçakçılık, Almanya’ya çalışmaya giden Anadolu insanının toplumuna yabancılaşması, evlilik kurumunun çarpık yanları ve kırsal kesim insanının kentteki bunalımı gibi konuları işler.

8 Ağustos 1998’de İstanbul’da aramızdan ayrılan Bekir Yıldız’ın eserleri: Türkler Almanya’da (Roman, 1966), Reşo Ağa (Öykü, 1968), Kara Vagon (Öykü, 1969), Kaçakçı Şahan (Öykü,1970). Sahipsizler (Öykü, 1971), Evlilik-Şirketi (Öykü, 1972), Harran (Röportaj, 1972), Beyaz Türkü (Öykü, 1973), Alman Ekmeği (Öykü, 1974), Dünyadan Bir Atlı Geçti (Öykü, 1975), Demir Bebek (Öykü, 1977), Halkalı Köle (Roman, 1980), Mahşerin İnsanları (Öykü, 1982), Aile Savaşları (Roman, 1984), Bozkır Gelini (Öykü, 1985), Ve Zalim Ve İnanmış Ve Kerbela (Roman, 1987), Darbe (Roman, 1989), Röportajlar, Yargılayan Zaman İçinden (1984), Arılar Ordusu, Şahinler Vadisi, Kör Güvercin, Ölümsüz Kavak.   

BEKİR YILDIZ VE SİNEMA

Bazı hikâyeleri senaryolaştırılan ve filme alınan Bekir Yıldız uyarlanan bazı filmlerin senaryo çalışmalarına da katılır. Geçtiğimiz haftalarda bu sayfada senaryosunu Tarık Akan, Muzaffer Hiçdurmaz, Haşmet Zeybek ve Bekir Yıldız’ın birlikte yazdıkları, Muzaffer Hiçdurmaz’ın yönettiği, başlıca rollerinde Tarık Akan, Müge Akyamaç, Savaş Yurttaş, Erol Demiröz, Günay Girik, İhsan Yüce gibi oyuncuların yer aldığı 1987 yapımı Çark filmini yazmıştım.

Çark ve Darbe (1990 Yönetmen; Ümit Efekan-Bekir Yıldız, Haşmet Zeybek) filmlerinin senaryo çalışmalarına katılan, üç filmde (Bizim Ev TV Dizisi 1995, Kimlik1988, Çark 1987) oyuncu olarak yer alan Bekir Yıldız’ın 8 eseri de televizyon dizisi ve sinema filmi olarak uyarlanır. Bunlar;  Baba (Sinema Filmi 1971), (Bedrana Sinema Filmi 1974), (Kara Çarşaflı Gelin Sinema Filmi 1975), (Halkalı Köle Sinema Filmi 1986), (Umut Zamanı Sinema Filmi 1987),  Çark, (Sinema Filmi 1987) Bayan Perşembe (TV Dizisi 1993) ve Hamuş, TV Dizisi 1993)

Not: Haftaya, Sinemada Bekir Yıldız filmleri

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...