24 Temmuz 2019 23:50

"Yengeci" yiğitler devrede!..

"Yengeci" yiğitler devrede!..

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Bir yandan transfer haberleri ve söylentileri, diğer yandan takımların yeni sezon hazırlıkları sürüyor. Yaz transfer dönemi 2 Eylül’de sona ereceğine göre bu süreçte belli ki daha çok, -bir türlü gerçekleştirilemeyen- transfer haberi duyacağız.  Medya, kim bilir hangi futbolcuları hangi takımlarla ilişkilendirerek gündeme getirecek? Nasıl olsa palavra transfer haberlerinin bir yaptırımı yok. Maksat, bu haberler üzerinden satışları artırmak olunca, sallamakta sınır tanımıyorlar...

Radamel Falcao’nun peşini bırakmıyor medya. Kafaya koymuşlar, Kolombiyalı golcüyü Galatasaray’a getirmeden rahat etmeyecekler!.. Oyuncunun yıllığı 6 milyon avrodan 3 yıllık sözleşme istediği umurlarında mı? Kulüp dediğin parayı bir şekilde bulur ve yıldız oyuncuyu transfer eder. Ne yazık ki futbol, “transferci” zihniyetin egemenliğinden bir türlü kurtulamıyor. Kurtulamadığı sürece de, ne kulüplerin iki yakasını bir araya getirebilmesi, ne de futbolun ciddi bir aşama kaydedebilmesi mümkün…

İçinde bulunulan ekonomik ve teknik sefaletin, borçlanarak bulunan paraların transfer adına çarçur edilmesinden kaynaklandığı bilinmesine karşın herkes aynı yolda yürümeye kararlı görünüyor. Teknik direktörler de dahil olmak üzere işin, oyuncu yetiştirme, geliştirme kısmıyla ilgilenen pek kimse yok…

Gelelim işin başka bir boyutuna… Falcao’nun Galatasaray’a gelebileceği yönünde yapılan haberlerden etkilenen taraftarlar, futbolcunun eşine sosyal medyadan binlerce mesaj göndermiş… Medya, transferin gerçekleşmesi adına “yengecileri” de devreye sokmuş durumda yani. Kadının, kendisine gönderilen “Yenge, come to Galatasaray” şeklindeki sevimli(!) mesajlarından etkilenip eşini Galatasaray’da oynamaya razı etmesi bekleniyor. Çok garantili bir yol!.. Kadını, binlerce kilometre uzaktan “yenge” payesiyle onurlandırdık!.. Şimdi sıra onda. Eşini ikna ederek bunun karşılığını vermeli!..

Yabancı yıldız oyuncuların, transferine giden yolun, “yengelerin” ikna edilmesinden geçtiği şeklinde bir inanış var. Daha önce de Türkiye’ye gelen pek çok ünlü oyuncunun eşini “yenge” statüsüyle bağrımıza basmıştık!.. Yaratılan “sıcak” ortamın, oyuncuların gelişini kolaylaştırabileceği, gelenlerin ise kalışını uzatabileceği yönündeki umudumuz hep diri!..

Medya taraftarların bu densizliğini, “Yengeye mesaj yağmuru”, “Taraftarlar coştu” gibi başlıklarla veriyor. Binlerce mesaj ne demek? Düpedüz taciz!.. Medyanın haberi veriş tarzı da, tacizi normalleştirir ve olumlar türden…

Taraftarlık, erkeklere daha bir densizleşme, yılışma cüreti veriyor. Galatasaray taraftarı olunca, transfer söylentilerinde adı geçen Falcao’nun eşine yılışıkça mesaj gönderme hakkına sahip oluyorsun gibi bir algı var. Hiç kimseye de garip gelmiyor bu. Stadyumların “özgür” ortamı işte böyle “yengeci” yiğitler yetiştiriyor!.. Normalde edemeyecekleri lafları taraftarlık kimliğiyle pervasızca dile getirebiliyorlar.

Mevcut erkeklik kurgusunda zaten, kadınlara yanaşmak, yılışmak, musallat olabilmek adına fırsat arama, kollama, yaratma çabası önemli bir yer tutuyor. Futbol taraftarları ise buldukları fırsatları değerlendirmek konusunda pek hızlı görünüyor!..

Her şey bir yana, Galatasaray Kulübü, “Ekonomik durumumuz bu transferi gerçekleştirebilmemiz için uygun değil” gibisinden bir açıklama yapmıyor. Söylentiler işlerine geliyor belli ki. Konunun gündemde kalması ve kulübün isminin sürekli olarak Falcao gibi dünya çapında bilinen bir oyuncu ile birlikte anılması bir tür tanıtım ve reklam faaliyeti sayılır ne de olsa!..

Futbolu, transfer ve skor odaklı bir oyun haline getirmenin yıkımdan başka bir sonuç doğurmayacağı bakalım ne zaman anlaşılacak? Ya da anlaşılabilecek mi?

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...