06 Nisan 2019 20:01

Değişim yılları ve Banker Bilo

Değişim yılları ve Banker Bilo

Banker Bilo filminin afişi

PAZAR
Paylaş

12 Eylül darbesi sonrası oluşturulan apolitikleştirilmiş ortamda bencilleşen bireylerin dünyasının yarattığı toplumsal-bireysel yıkımlar da yansır sinemaya. Darbenin yarattığı toplumsal-bireysel dönüşümlere, bu dönüşümler sonucu oluşan ortama, insan ilişkilerine yönelik eleştiriler içeren filmler de yapılır, 1980’li yıllarda ve sonrasında.

Usta Yönetmen Ertem Eğilmez’in 1980 yapımı filmi Banker Bilo da bu filmlerdendir. Filmde, Almanya’ya gitme ümidiyle yola çıkan ve dolandırılan Bilo’nun hikayesi anlatılır. Bilo çok namusludur, bu yüzden de her zaman kaybeden taraf olmaktadır.

BİLO’NUN HİKAYESİ

Bilo sıcağın altında tek başına tarlada çalışmaktadır. Bu sırada arabasıyla Maho gelir. Maho yıllar önce Almanya’ya gitmiştir ve giderken Bilo’yu yanına aldıracağını söylemiştir. Ama gittikten sonra bir daha hiç aramaz. Maho Bilo’yu da alıp kahveye gider ve kahvedekilere isteyenleri Almanya’ya götürmek için köye geldiğini söyler. Onları kaçak olarak Almanya’ya götürebileceğini anlatır, ancak bu işin bazı masrafları olduğunu söyler. Bilo ve İbo her şeylerini satıp gitmeye karar verirler. Bilo gitmeden önce Hasan emmisinin (Münir Özkul) yanına gider, çünkü kızı Zeyno’ya (Meral Zeren) aşıktır ve onunla evlenmek istemektedir. Dönüşte başlık parasıyla geleceğini söyler, sonra da Zeyno’yla vedalaşır.

Bilo İbo’yu da alıp Maho’nun yanına gider, paraları verip bir kamyonun arkasına binerler. Kamyonun arkasında kendileri gibi Almanya’ya gitmek isteyen birkaç kişi daha vardır.

Biraz gittikten sonra Maho arabayı durdurur ve sınırda durduklarında kimsenin konuşmaması gerektiğini söyler. Sonra yola devam ederler. Bir süre daha gittikten sonra dururlar, Maho sınıra gelmiş gibi davranır ve polisle konuşuyormuş gibi yapar. Fakat hepsi yalandır. Bir süre daha dolaştıktan sonra Maho arabayı tekrar durdurur ve Almanya sınırındaki polislerle konuşuyormuş gibi yapar. Sonunda arabayı bir düzlükte durdurur ve kamyondakilere Almanya’ya geldiklerini söyleyip, Münih’in tepenin arkasında olduğunu, fakat şehre sabahleyin gruplar halinde girmeleri gerektiğini anlatır.

Bilo ve İbo aynı fabrikada çalışacakları için birlikte yola çıkarlar. Tepeyi aşınca İstanbul’a gelirler ve boğazı görürler. Ancak burayı Münih zannederler. Yolda birini durdurup adresi sormaya çalışırlar, adam onlarla Türkçe konuşunca şaşırırlar. Münih’te bir Türk bulduklarını sanırlar. Ama adam onlarla dalga geçip, gider. Bu sırada birbirlerini de kaybederler.

Bilo geceyi sokakta geçirir, sabah parkta gördüğü birinden amelelik yaptığını öğrenir. Bunun üzerine o da inşaatta çalışmaya başlar; fakat ustabaşı da avantasını almadan hiçbir işçiyi orada çalıştırmamaktadır. Bu sırada sokakta hıyar satan birini görür ve bu işten daha çok para kazanacağını anlayınca o da hıyar satmaya başlar. Ancak diğerleri gibi zabıtaya rüşvet vermediğinden adamdan tokat yer. Yanındaki arkadaşları belediyenin adamlarına rüşvet vermesi gerektiğini söyler. Bilo ertesi gün karpuz satmaya başlar; ama bütün karpuzlar kabak çıkar. Tekrar salatalıklarını alır ve satmak için diğer arkadaşlarıyla beklemeye başlar. Bu sırada belediye başkanı gelir, Bilo onu belediyedeki diğer görevlilerden sanıp rüşvet vermeye kalkınca yine tokat yer. Ne olduğunu anlayamaz. Bilo bir gün sokakta yine hıyar satarken İbo’yla karşılaşır. İbo sigara satmaktadır. İbo onu kaldığı gecekonduya götürür. Ama yatak parasını alacağını söyler. Ertesi gün Bilo da sigara satarken Maho’yu görür ve kavga etmeye başlarlar.

Bilo paralarını dolandırdığı için ona hesap sormak ister fakat Maho yaptım ama niye yaptım sor bakalım diye başlayıp onu kandırır. Biriktirdiği parayı da elinden alır ve ortak iş yapacaklarını söyler. Onu bir dükkana götürür ve burada piyasada olmayan malları satacaklarını söyler. Bütün evrakları da Bilo’nun üstüne yaptırmıştır. Bu sırada mali polisler gelir ve yağ olup olmadığını sorarlar, Bilo önce Maho’ya bakar onun kaş göz işaretini görünce yok der, sonra polis arama yapar ve depodaki mallar ortaya çıkar. Bilo ve Maho’yu karakola götürürler, her şey Bilo’nun üzerine olduğu için Maho olaydan sıyrılır. Sonra da Bilo’ya ikisi de hapse girerse aç kalacaklarını o dışarıda olursa hapishanede ona bakabileceğini söyler ve onu yine kandırır. Bilo tutuklanıp cezaevine gönderilir. Bilo hapishanede tek başına aç kalır. Maho Tefeci Ali beyle tanışıp beraber iş yapmaya başlar, sonra da adamın kızıyla evlenir. İşleri iyice büyütür, fabrika açar, banker olur.

Bilo hapishaneden çıkar ve İbo’nun evine gider. Ama İbo da artık İbrahim Bey olmuştur, başka bir eve taşınmış ve kaçak sigara, içki satma işinin başına geçmiştir.

Eskisi gibi sokaklarda kendi gezmemekte, yanında başkalarını çalıştırmaktadır. Bilo köye gidip Zeyno’yu görmek istediğini söyleyince İbo onların da İstanbul’a taşındıklarını gecekondularının az ileride olduğunu söyler. Bilo koşarak onların evine gider. Zeyno’nun babasıyla konuşurlar. Adam kendisine avanta vermesi karşılığında çalıştığı fabrikada ona bir iş ayarlayabileceğini söyler. Sabahleyin fabrikada buluşurlar. Bilo patronla konuşmak için içeri girer, ama onu görünce şaşırır. Çünkü fabrikanın sahibi Maho’dur. Maho yine evet yaptım ama sor bakalım niye yaptım diye başlayıp Bilo’yu kandırır. Eve geldiklerinde Maho onu karısıyla tanıştırır. Ardından da onu apartmanının kapıcısı yaptığını söyler. Bilo hemen işe başlar. Ama diğer kapıcılar gibi değildir. Ne bakkaldan ne de kasaptan avanta almaz, haram para yiyemeyeceğini söyler.

Bilo apartmanı temizlerken Zeyno gelir. Zeyno Maho’nun evinde temizlikçilik yapmaktadır, aynı zamanda onun sevgilisidir. Maho karısı onunla olan ilişkisinden şüphelenmesin diye Bilo ve Zeyno’yu nişanlamaya karar verir. Bu sırada Maho’nun aklına yurt dışına giderken Bilo’yu işlerin başına bırakmak gelir. Havaalanında Bilo’dan işlere göz kulak olmasını ister. Maho gider gitmez, Bilo işyerlerinin adını Bilo olarak değiştirir. Artık o da banker olmuş, Maho’nun her şeyini kendi üzerine geçirmiştir.

Maho işlerini bitirip yurt dışından döner, önce eve gelir; fakat yeni kapıcı onu içeri almaz. Bilo’nun kesin emri olduğunu söyler. Ardından Maho işyerine gider, bu sefer Bilo ona yaptım ama sor bakalım niye yaptım deyip, “Şimdiye kadar hep sen benim sırtıma bindin artık ben sırtına bineceğim” der. Sonra da asansörle yukarı çıkar. Sekreteri ona içeride akrabalarının onu beklediğini söyleyince Bilo odasına girer. Zeyno ve ailesi gelmiştir. Bilo onlarla dalga geçer ve kendisinin koskoca bir fabrikatör olduğunu onun gibi bir hizmetçi ile nişanlı olamayacağını söyler. Bu sırada Maho’nun karısı içeri girer, Bilo’nun yeni nişanlısı odur. Bilo eski Bilo’yu hep beraber öldürdüklerini söyleyip yerine bu kaldı der.

Bilo Maho’dan intikamını almıştır. Maho’nun tüm mal varlığı fabrikaları Bilo’nun olmuştur ve eski karısı da Bilo’nun sevgilisidir. Bilo artık zengindir ve bankerdir.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa