17 Mart 2019 19:30

Latin Amerika'da yeni güvenlik rejimleri

Latin Amerika'da yeni güvenlik rejimleri

Fotoğraf: Envato

Paylaş

Brezilya’da Marielle Franco’nun suikast ile öldürülmesinin üzerinden bir yıl geçmişken olayın failleri ve bu faillerin amaçları konusunda hâl aydınlatıcı bir sonuç elde edilemedi. Rio de Janeiro’nun PSOL (Sosyalizm ve Özgürlük Partisi) üyesi belediye meclis üyesi Franco’nun suikastı ile ilgili az da olsa ortaya çıkan bilgiler ise olayın failleri ve Başkan Jair Bolsonaro ve oğullarının şimdilik rastlantısal olarak geçiştirilebilen kesişmelerini işaret ediyor. Her halükârda, paramiliter grupların ve organize suç örgütlerinin varlığı ve bu varlıkla birlikte doğan şiddet sorununu 2016’dan beri ordunun sokaklara inmesi ile çözmeye çalışan yöntemin iflas ettiği de aşikâr. Franco’nun temsil ettiği varoşların, siyahların, kadınların ve gençlerin ise bu savaşın en büyük kaybedeni olduğunu söylemek mümkün. Geçtiğimiz Çarşamba, São Paulo’ya bağlı Suzano’da bir liseye saldıran iki eski öğrencinin 10 kişiyi öldürüp intihar etmesi kronikleşen şiddet sarmalının dışında ele alınmamalı. Bolsonaro’nun Yeni Brezilya’sında gündem, mevcut hasımlar, yeni hasımlar ve muhtemel hasımlar ile bunlara karşı duyulması gereken nefretin üretilmesi şeklinde belirlenir hale geldiğinden geleneksel Rio Karnavalı bile bu mevzileşmenin bir parçası haline geldi.

Komşu Arjantin’de ise ekonomik krizin ve IMF ile yapılan anlaşmanın sirayet etmediği, tasarrufun uğramadığı tek kamusal harcama alanının askeri harcamalar olarak karşımıza çıkması bölgede yeni bir örüntünün –aslında çok yeni olmayan, askeri cuntalar döneminden kalan bir yapının- konsolide olduğunun göstergesi gibi. Geçtiğimiz Cuma Başkan Mauricio Macri, insan ve uyuşturucu kaçakçılığına karşı ‘Güvenli Sınırlar’ projesi içinde 800 milyon dolarlık kaynak ayrıldığının müjdesini tanklar, silahlı insansız hava araçları ve askeri ekipmanlar eşliğinde verdi. Macri hükümetinin askeri reform programı dahilinde gerçekleştirilen bu harcamaların ekonomik krizden korunamayan Arjantin halkının en azından kuzey sınırlarından gelebilecek tehditlere karşı savunulmasının sağlanması mümkün olacaktır. 

Hafta içinde yukarıda anlatılan örneklere benzer bir başka ilginç hadise ise Uruguay’da hükümet ile silahlı kuvvetler arasında ortaya çıkan gerginlik oldu. Silahlı Kuvvetlerin başı olan General Guido Manini Ríos, Başkan Tabaré Vazquez tarafından azledildi. General Ríos’un azledilmesinde önemli rol oynayan son iki olaydan birisi Generalin yargıya yönelttiği eleştiriler olmuştu. General Ríos, 1973-1985 sivil-askeri diktatörlük döneminde insan hakları ihlallerine karışmış bulunan askerlerin özel mahkeme tarafından yargılanması süreçlerinde ihlallerin yaşandığını ve Uruguay yargısının öznesi asker olan davalarda adil davranmadığını iddia etmişti. 

Hükümetten yapılan açıklamaya göre, azledilmedeki ikinci ana sebep ise General Ríos’un muhalefetteki Ulusal Parti üyeleri ile gerçekleştirdiği görüşme olmuştur. Generalin eşinin Ulusal Parti üyesi ve belediye meclis üyesi olmasının yanı sıra, kardeşi de 1970’lerde faşist gençlik örgütlerinin kurucularından biri olarak karşımıza çıkıyor. Ríos ise görev süresinin dolduğu 2020 yılından sonra politik bir rol almak istediğini saklamıyordu. Geniş Cephe tarafından Ríos, Askeri Sigorta Fonunda değişiklik yapılması gündeme geldiğinde Çalışma Bakanını yalancı olarak suçladığı için ceza almıştı. Azledilmesi ile birlikte yayınladığı video ile de siyasete doğrudan bir giriş yapacağı anlaşılıyor. Yeni kurulan bir parti –kendisini Artigist toplumsal hareket olarak tanımlayan Açık Meclis Partisi- şimdiden 2024 adaylığı için Generali işaret etmiş durumda.

Uruguay’daki 2024 başkanlık seçimlerine doğru ise iki ihtimal ortaya çıkmakta. Birincisi, Ulusal Partinin Başkanlık için aday olarak gösterdiği Lacalle Pou’un ekibine Generalin dahil edilerek Geniş Cephe’ye karşı galibiyet kazanılması durumunda İç işleri ya da Savunma Bakanlığı pozisyonuna getirilmesi olarak gösterilebilir. İkinci ihtimal ise General Ríos’un çevresindeki emekli askerler ve siviller ile yeni bir parti kurarak Bolsonarist bir çizgideki politik bir kampanya ile 2024 başkanlık seçimlerine hazırlanması. Her iki durum dahilinde de Uruguay’da da Brezilya modeli güvenlikçi rejimin neoliberal ittifakı iktidara getirme potansiyelinin oluşmaya başladığını iddia etmek abartı olmayacaktır.  

YAZARIN DİĞER YAZILARI
Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...